Bandırma Vapuru'nun hikâyesi
Bandırma Vapuru, 102 yıl önce bu saatlerde Karadeniz'de yol alıyordu. 1878'de İskoçya'da inşa edilen gemi, önce İngiltere sonra da Yunanistan bayrağıyla yük ve yolcu taşımak için kullanıldı. 1894'te İdare-i Mahsusa tarafından satın alındıktan sonra Panderma adı verilen gemi, 1910'dan itibaren ise Bandırma olarak denizlere açıldı. Bandırma Vapuru, İngiltere ve Yunanistan'ın yanı sıra Fransa ve İtalya'nın Türkiye işgalini sona erdirecek Kurtuluş Savaşı'nın başlayacağı yolculuk için 16 Mayıs 1919'da demir aldı
Büyük Britanya'da inşa edildi.
Önce İngiltere sonra da Yunanistan bayrağıyla denizlerde yük ve yolcu taşımacılığında kullanıldı.
Türk bayrağıyla ise bir ulusun kaderini taşıdı.
Bandırma Vapuru...
16 Mayıs 1919'da İstanbul'dan hareket eden Bandırma Vapuru, vardığı Samsun'da Mustafa Kemal Paşa'nın başlattığı kurtuluş mücadelesinin sonunda İngiltere ile Yunanistan'ın yanı sıra Fransa ve İtalya'nın Türkiye işgali sona erdirildi.
102 yıl önce bu saatlerde taşıdığı bir ulusun kaderiyle Karadeniz'de yol alan Bandırma Vapuru, asil görevini tamamlamasının ardından 6 yıl boyunca posta taşıma hizmetinde bulundu. Ne yazık ki 1925'te hurdaya çıkarılarak parçalandı.
Net bir fotoğrafı bile olmayan Bandırma Vapuru'ndan geriye asil göreviyle başlayan kurtuluş mücadelesinin ardından kurulan Türkiye Cumhuriyeti kaldı.
* Bandırma Vapuru'nun net bir fotoğrafı bulunmuyor. Bunun yanı sıra ona ait olduğu düşünülen bazı düşük çözünürlüklü fotoğraflardaki geminin gerçekten Bandırma Vapuru olup olmadığı konusunda şüpheler bulunuyor.
Bir ulusun kaderini belirleyen Bandırma Vapuru yolculuğu, ne yazık ki bugüne kadar bir sinema filmi veya TV dizisi haline getirilmedi.
Atatürk'ün Samsun'a çıkışının 100'üncü yılında 'İlk Adım: 1919' adında bir film çekileceği gündeme geldi.
Filmi Abdullah Oğuz yönetecek, Halit Ergenç 'Mustafa Kemal Paşa'yı canlandıracaktı.
1974'te denize indirilen bir tanker, Tuzla'daki tersanede Bandırma Vapuru'nun birebir kopyası olacak şekilde yenilenecekti.
Ne var ki yüksek maliyeti nedeniyle çekimlere başlanamadı. Zira o günlerde konuştuğum Abdullah Oğuz, yüksek maliyeti nedeniyle 'İlk Adım: 1919'un çekilmesi adına pek umutlu değildi.
Belki gün gelir, Bandırma Vapuru'nun 3 günlük yolculuğu bir sinema filmi veya TV dizisine yansır.
13 Kasım 1918'de I. Dünya Savaşı'nın İtilaf Devletleri arasında yer alan Birleşik Krallık, Fransa, İtalya ve Yunanistan İstanbul'u işgal etti.
Ardından Fransızlar; Çukurova, İngilizler; Merzifon, Samsun, Şanlıurfa, Gaziantep, Kahramanmaraş, İtalyanlar; Antalya, Konya, Yunanlılar ise İzmir bölgesini de işgal etti.
Yunan Ordusu, İzmir Limanı'na çıkarken görülüyor.İŞGAL ORDULARININ İSTANBUL'DAKİ ASKERİ GÜCÜ
Büyük Britanya: 67 savaş gemisi ve 26.525 asker
Fransa: 22 savaş gemisi ve 18.497 asker
İtalya: 10 savaş gemisi ve 3.782 asker
Yunanistan: 1 savaş gemisi ve 712 asker
TOPLAM SAVAŞ GEMİSİ: 100
TOPLAM ASKER: 49.516
İstanbul'un işgali sırasında işgal ordularının İstiklal Caddesi'ndeki geçit töreni.Karadeniz'de bir Pontus Rum devleti kurmak isteyen Pontus Rum Cemiyeti, İstanbul ve Anadolu'nun işgal edilmesini fırsat bilip amaçları için faaliyetlerini artırdı.
Bölgedeki Türklerin Pontus Rum Cemiyeti'ne bağlı çetelere karşı verdiği mücadeleden rahatsız olan İngilizler, Sadrazam Damat Ferit Paşa'ya baskı yapmaya başladı.
30 Nisan 1919'da 9'uncu Ordu Müfettişliği'ne getirilen Mirliva Mustafa Kemal Paşa, iç huzuru sağlamak, silah ve cephaneleri toplamak, vatandaşlara silah dağıtılmasını engellemek ve bunu yapan kuruluşları ortadan kaldırmak üzere görevlendirildi. İngilizler, Pontus Rum çetelerine karşı mücadeleyi sona erdirmek için uğraşacağını sansın Mustafa Kemal Paşa, kurtuluş mücadelesi için planlarını çoktan yapmıştı bile.
* Mirliva: Günümüzde tuğgeneralliğe denk gelen askeri rütbe. 'Paşa' unvanı, mirliva rütbesiyle kazanılırdı.
Samsun, Sivas, Van, Trabzon ve Erzincan'daki mülki memurlara Mustafa Kemal Paşa tarafından yapılacak olan tebligata uymaları konusunda genelge çıkartıldı. Mustafa Kemal Paşa, Samsun'da başlayacak olan görevi sırasında kendisine eşlik edecek olan asker ve memurların kimler olacağını belirleyerek listeyi Savaş Bakanlığı'na sundu.
Mustafa Kemal Paşa'nın görevi için Bandırma Vapuru tahsis edildi.
BANDIRMA VAPURU
Yapım Yılı: 1878
Yapım Yeri: Glasgow - İskoçya
Boyu: 47.7 metre
Ağırlığı: 192 ton
İlk adı Trocadero olan gemi, Londra merkezli Dousey & Robinson adlı şirket tarafından Londra limanına yük gemisi olarak tescil edildi.
1883... Trocadero, Yunan armatör H. Psicha tarafından satın alınarak Pire Limanı'na tescil edildi.
1885... H. Psicha, geminin adını Kymi olarak değiştirdi.
1890... Seyir hatası nedeniyle Erdek'te kayalıklara bindirdi ve baş taraftan karaya oturdu. H. Psicha'nın gözden çıkardığı Kymi'yi satın alan kaptanı Andreadis uzun uğraşlar sonrasında gemiyi karaya oturduğu yerden kurtarıp onarılması için Haliç'e götürdü.
1894... Osmanlı İdare-i Mahsusa'nın satın aldığı gemi, Panderma adı verildikten sonra Tekirdağ, Mürefte, Şarköy , Karabiga, Erdek arasında yük ve yolcu seferleri yapmaya başladı.
1910... Osmanlı İdare-i Mahsusa , Osmanlı Seyr-i Sefain İdaresi olunca Panderma adı Bandırma olarak değiştirildi.
1915... I. Dünya Savaşı sırasında nakliye görevindeyken Mürefte - Şarköy açıklarında İngiliz HMS E-14 denizaltısının saldırısına uğradı. Torpidonun isabet etmemesiyle batmaktan kurtuldu.
SAMSUN ROTASI ŞİŞLİ'DE ÇİZİLDİ
Mustafa Kemal Paşa'yı ve görevlendirilen diğer asker ve memurları Samsun'a taşıyacak olan Bandırma Vapuru'nun kaptanlığına 1 Mayıs 1919'da İsmail Hakkı (Durusu) atandı.
41 yaşındaki Bandırma Vapuru'nun Karadeniz'in hırçın dalgalarına karşı güçsüz kalacağı yönünde düşünceler olsa da kurtuluş mücadelesini başlatmak için Samsun'a gitmek Mustafa Kemal Paşa için elzemdi.
Mustafa Kemal Paşa ile Kaptan İsmail Hakkı Şişli'deki evde bir araya gelerek rota üzerine çalıştı. 'Ne olur ne olmaz' düşüncesiyle kıyıya yakın bir şekilde yol alma konusunda mutabık kaldılar.
Kaptan İsmail Hakkı Durusu (1871 - 1940)Bandırma Vapuru'nun yolculuğa hazır hale getirilmesinden sonra 14 Mayıs'ta gemide yolculuk edecek olanların isimleri Savaş Bakanlığı tarafından boğazların kontrolünü elinde bulunduran İngiliz işgal kuvvetleri komutanlığına gönderildi. Zira Bandırma Vapuru'nun İstanbul Boğazı'ndan Karadeniz'e açılması için İngiliz işgal kuvvetleri komutanlığından vize alınması gerekiyordu.
Bandırma Vapuru ile Karadeniz'e açılacak olan 49 görevli, 5 sivil, 25 mürettebattan oluşan listenin 15 Mayıs'ta onaylanması sonucu yola çıkışı vizesi verildi. Bandırma Vapuru'nda aynı zamanda 18 at bulunuyordu.
İngilizlerin Bandırma Vapuru'nun Karadeniz'e çıkabilmesi için verdiği vize.Mustafa Kemal Paşa, 16 Mayıs 1919'da Sultan Vahideddin ile Yıldız Sarayı'nda görüştükten sonra Beşiktaş Akaretler'de oturan annesi Zübeyde Hanım ve kız kardeşi Makbule Hanım'a veda etti. Daha sonra da Beşiktaş'taki iskeleden bindiği askeri sevk motoruyla Kız Kulesi yakınlarındaki Bandırma Vapuru'na ulaştı. İngilizler, demir almadan önce Bandırma Vapuru'na çıkarak yolcu ve yük kontrolü yaptı.
Bandırma Vapuru, yapısal olarak benzerlik gösteren başka gemilerle karıştırılıyor. Fotoğrafta görülen Gelibolu Vapuru da Bandırma Vapuru ile karıştırılan gemiler arasında bulunuyor.Mustafa Kemal Paşa'nın annesi Zübeyde Hanım'a veda ederken söyledikleriniMakbule Hanım (Atadan) şöyle aktarmıştı; "Anne, ben yarın Anadolu'ya gidiyorum. Buraların hali belli değil. Selanik nasıl elden gittiyse buralar da öyle olabilir. Ben, kurtarmaya çalışacağım. Elimden ne gelirse onu yapacağım. Fakat bu işte tehlike çoktur. Hesapta ölmek, gidip gelmemek vardır. Bana hakkını helal et… Sen de bunları iyi dinle Makbule. İşler fenaya dönerse, sakın buradan ayrılmayın. Bütün paranızı sarf edersiniz, paranız biterse, halılarınızı, kıymetli eşyanızı satarsınız. Bir kere daha söylüyorum. Ne olursa olsun yola çıkmaya kalkmayacaksınız. Başaramazsam zaten sizi öldürürler, o zaman elbet, ben de ölmüş olurum."
Makbule Hanım (1885 - 1956) Zübeyde Hanım (1857 - 1923) Mustafa Kemal Atatürk (1881 - 1938)Kaptan İsmail Hakkı, Karadeniz'i pek tanımıyordu. Ayrıca pusula tam randımanlı çalışmadığı için mümkün olduğu kadar kıyıları takip ederek yol alınıyordu. Sahili takip ederek Sinop'a ulaşıldı.
Bozuk pusulası nedeniyle Bandırma Vapuru ile daha fazla yol almak iyiden iyiye riskli bir hal alınca Samsun'a kolaylıkla gidilebilecek bir yol olup olmadığı soruşturuldu. Bir an önce Samsun'a varmak isteyen Mustafa Kemal Paşa, kara yoluyla ulaşmanın günlerce süreceğini öğrenince yola Bandırma Vapuru ile devam etme kararı aldı.
Yine kıyıya yakın bir rota takip edilerek 19 Mayıs 1919'da sabah saat 8.15'te Samsun'a varıldı. Pontus Rum çetelerine karşı olan mücadeleyi sona erdirmekle ilgili resmi görevini bahane ederek Anadolu'ya ayak basan Mustafa Kemal Paşa, hiç vakit kaybetmeden kurtuluş mücadelesine girişti. Valilere, bağımsız mutasarrıflıklara, Erzurum'daki 15'inci Kolordu, Ankara'daki 20'nci Kolordu ve Diyarbakır'daki 13'üncü Kolordu Komutanlıkları ile Konya'da İkinci Ordu Müfettişliği'ne gönderdiği genelgeyle işgale karşı tepki gösterilmesini tavsiye etti. Bu tavsiye sonrasında da Anadolu'da işgale karşı mitingler düzenlenmeye başlandı.
AMASYA GENELGESİYLE KURTULUŞ SAVAŞI BAŞLADI
Düzenlenen mitingler nedeniyle İstanbul'a dönme emri alan Mustafa Kemal Paşa, çağrılara kulak asmayarak Anadolu'da kurtuluş mücadelesinin tohumlarını ekmeye devam etti.
Mustafa Kemal Paşa, ulusal egemenlikten söz ettiği Amasya Genelgesi'ni21 - 22 Haziran'da hazırlayıp 9'uncu Ordu Müfettişi sıfatıyla imzaladı. Bir ihtilal bildirisi niteliğindeki genelgede İstanbul Hükümeti'nin işgal kuvvetlerinin kontrolünde olduğu belirtilirken milleti yine milletin kendisinin kurtaracağının altı çizildi. Böylelikle de amacının belirtildiği, yönteminin belirlendiği Kurtuluş Savaşı başlamış oldu.
Amasya GenelgesiHURDAYA ÇIKARILDI
Bandırma Vapuru, Samsun seferini tamamladıktan sonra posta hizmetlerine devam etti. 1924'te Osmanlı Seyr-i Sefain İdaresi tarafından hizmet dışı bırakılan Bandırma Vapuru, 1925'te armatör Bozmacı İlhami'ye (Söker) satıldı. 47 yaşındaki Bandırma Vapuru, bozulan motorunun tamirinin çok yüksek maliyeti nedeniyle hurdaya çıkarılarak Haliç Tersanesi'nde parçalandı.
1919'un 80'inci yılı olan 1999'da Bandırma Vapuru'nun benzerinin yapılmasına karar verildi. Dönemin Samsun Valisi Metin İlyas Aksoy tarafından alınan kararla Samsun Büyükşehir Belediyesi ve Samsun İl Özel İdaresi tarafından aslına uygun biçimde inşa edildi. 18 Mayıs 2003'te Samsun'da müze olarak hizmete açıldı.
Samsun'daki Bandırma Vapuru Müzesi.Bandırma Vapuru ile Samsun'a giden Görevli Asker ve Memurlar
9'uncu Ordu Kıt'aları Müfettişi Mirliva Mustafa Kemal Paşa
3'üncü Kolordu Kumandanı Miralay Refet Bey
Erkânıharbiye Reisi Miralay Kâzım Bey
Sıhhiye Müfettişi Miralay İbrahim Tali Bey
Erkânıharbiye Kaymakamı Arif Bey
Erkânıharbiye Binbaşı Hüsrev Bey
Topçu Müfettişi Binbaşı Kemal Bey
Sıhhiye Müfettiş Muavini Binbaşı Refik Bey
Yaver Piyade Yüzbaşı Cevad Abbas Efendi
Piyade Yüzbaşı Mustafa Vasfi Efendi
Piyade Yüzbaşı Ali Şevket Efendi
Piyade Yüzbaşı Mümtaz Efendi
Piyade Yüzbaşı İsmail Hakkı Efendi
Tabip Yüzbaşı Behçet Efendi
Piyade Mülâzım-ı Evvel Hayati Efendi
Piyade Mülâzım-ı Evvel Arif Hikmet Efendi
Yaver Topçu Mülâzım-ı Sani Muzaffer Efendi
Mülâzım-ı Evvel Abdullah Efendi
Müşavir-i Adlî Ali Rıza Bey
Tabur Hesap Memuru Rahmi Efendi
Tabur Hesap Memuru Ahmed Nuri Efendi
Sınıf-ı Sani Faik Efendi
Zabit Vekili Tahir Efendi
Sınıf-ı Rabî' Memduh Efendi
Kıdemli Çavuş Osman Nuri oğlu Ali Faik Efendi
Kıdemsiz Çavuş İbrahim İzzet oğlu Atıf
Çavuş Ali oğlu Musa
Çavuş Mustafa oğlu Kemal
Çavuş Kemal oğlu Mustafa
Onbaşı Tevfik oğlu Adem
Onbaşı Ali oğlu Rıfat
Onbaşı Rıfat oğlu Ali
Nefer Hüseyin oğlu Mehmed
Nefer Ahmed oğlu Emin
Nefer Mustafa oğlu İsmail
Nefer İbrahim oğlu Ömer
Nefer Kerim oğlu Mehmed
Nefer Hasan oğlu Ulvan
Nefer Mehmed oğlu Mehmed
Nefer Mehmed oğlu Hasan
Nefer Mehmed oğlu Durmuş
Nefer Mehmed oğlu Ali
Nefer Abdullah oğlu Musa
Nefer Abdullah oğlu Mehmed
Nefer Şakir oğlu Nuri
Nefer Hasan oğlu Hüseyin
Nefer Bekir oğlu Mahmud
Nefer İhsan oğlu Mehmed Lütfi
Nefer Abdullah oğlu Ali
Yolcu ve mürettebat listesinin bir bölümü.Bandırma Vapuru'ndaki Siviller
Sinop Mutasarrıfı Mazhar Tevfik Bey
Piyade Yüzbaşı Mustafa Vasfi Efendi'nin eşi Aliye Hanım, kızı Nefise ile oğulları Mithat ve Salih
Bandırma Vapuru'nun Mürettebatı
Kaptan Kayserili İsmail Hakkı Bey
İkinci kaptan Üsküdarlı Tahsin Bey
Kâtip İsmail Bey
Güverte lostromosu Hasan Reis
Serdümen Temel Şükrü Efendi
Serdümen Basri Ali Efendi
Ambarcı Ahmet Hasan Efendi
Ambarcı Maksut Süleyman Efendi
Tayfa Cemil Süleyman Efendi
Tayfa Rahmi Hüseyin Efendi
Tayfa Temel Mesut Efendi
Başmakinist Hacı Süleyman Bey
İkinci makinist Süleyman Bey
Vinççi Osman Emin Efendi
Vinççi Galip Ali Efendi
Ateşçi Halil Yusuf Efendi
Ateşçi Mansur Arif Efendi
Ateşçi Bahri Mehmed Efendi
Kömürcü Mehmed Hasan Efendi
Kömürcü Mehmed Ali Efendi
Birinci kamarot Tevfik Muharrem Efendi
İkinci kamarot Mehmed İbrahim Efendi
Muavin kamarot Ahmet Muhtar Efendi
Kamarot yamağı Halit Mustafa Efendi
Aşçı Hacı Hamdi Osman Efendi