ABD ve İngiltere basını Moskova saldırısını nasıl gördü?
Rusya'nın son yıllarda yaşadığı en büyük terör saldırısının üstünden iki gün geçti. DEAŞ'ın saldırıyı üstlenmesine rağmen Rusya ve ABD arasındaki tartışmalar sürerken, Putin yönetimi okları Ukrayna'ya yöneltiyor. Kiev ise iddiaları reddediyor. The New York Times, Putin'in Ukrayna'yı suçlamak için 'alan açtığını' belirtirken, Guardian ise saldırıyı DEAŞ üstlense de bu terör eylemini gerçekleştirdiklerine dair bir kanıt bulunmadığının altını çizdi. BBC ise DEAŞ'ın odağını Rusya'ya çevirdiğini belirten bir uzmanın sözlerini haberine taşıdı.
Rusya'nın başkenti Moskova, cuma akşamı bir kabus yaşadı. Son yılların en büyük terör saldırısının gerçekleştiği kentte, şu ana kadar 137 kişi hayatını kaybetti. 100'den fazla kişi yaralandı. Saldırının yapıldığı konser salonu teröristler tarafından patlatıldı, yangın sabaha kadar kontrol altına alınamadı.
Tüm dünyanın bir andan gözünü çevirdiği terör saldırısıyla ilgili ilk açıklama Beyaz Saray'dan gelirken, ABD Moskova'daki vatandaşlarına, "Şu an neredeyseniz orada kalmaya devam edin" mesajı gönderdi. Saldırıyı kınadı.
Konser salonuna akın eden güvenlik görevlileri, 5 kişi olarak açıkladıkları terörist grubunun alandan kaçmayı başardığını duyurdu. Saldırının kim tarafından gerçekleştirildiği merak edilirken, saldırıdan yaklaşık 5 saat sonra DEAŞ, saldırıyı üstlendiğini bildirdi. Bu açıklamanın ardından tartışmalar alevlendi.
Rusya DEAŞ'ı suçlayan bir açıklama yapmazken, Putin teröristlerin Ukrayna'ya kaçmaya çalıştığını duyurarak Kiev yönetimini suçladı. Kiev ise iddiaları reddediyor.
New York Times: Rusya, Ukrayna'yı suçlama eğiliminde
ABD'nin en büyük ve köklü gazetelerinden New York Times, haberinde, "DEAŞ'ın sorumluluğu üstlenmesine rağmen Rusya'nın suçu Ukrayna'nın üzerine atmaya çalışacağına dair işaretler vardı" ifadesini kullandı.
Geçtiğimiz hafta sonu yapılan Başkanlık seçimlerinden zaferle çıkan Devlet Başkanı Putin'in saldırıdan bir gün sonra öğle saatlerine kadar açıklama yapmadığına dikkat çeken New York Times, "Putin, beş dakikalık ulusa sesleniş konuşmasında, saldırganların Rusya'dan Ukrayna'ya geçmeleri için Ukrayna tarafının bir pencere hazırladığını iddia ederek saldırıdan Ukrayna'yı sorumlu tutmaya zemin hazırlıyor gibi görünüyordu" dedi.
Saldırının, Moskovalıların son on yıldaki 'göreceli güvenlik hissini' zedelediğini öne süren New York Times, "2000'li yıllarda Rusya'nın başkentindeki yaşamı gölgeleyen saldırıların anılarını yeniden canlandırdı" ifadelerini kullandı.
Washington Post: Putin için büyük utanç kaynağı
ABD'nin bir diğer önde gelen gazetesi Washington Post, Putin'in ulusa sesleniş konuşmasında DEAŞ'tan bahsetmediğini belirterek, "Putin, Rusya'nın Ukrayna'da üçüncü yılına giren savaşının coşkusunu arttırmak için Ukrayna'yı yanlış bir şekilde saldırıyla ilişkilendirmekle suçladı" yorumunu yaptı.
Gazete, terör saldırısın 'Rus lider için büyük bir utanç kaynağı' olduğunu öne sürdü.
Guardian: DEAŞ üstlense de yaptığına dair kanıt yok
İngiltere merkezli Guardian, DEAŞ'ın saldırının sorumluluğunu üstlendiğini ve saldırıyı gerçekleştiren 'savaşçılarını' övdüğünü belirtirken, "Birçok yorumcu ve ABD'li yetkililer baş şüpheli olarak DEAŞ'ın Horasan kolunu işaret etse de şu ana kadar bu yönde bir kanıt bulunmuyor" cümlesinin ön plana çıkardı.
Kritik bir ayrıntıya da dikkat çeken Guardian, DEAŞ ve DEAŞ Horasan arasındaki ince farka değinerek, "Moskova'daki saldırının sorumluluğunu DEAŞ-H'nin üstlenmemiş olması önemlidir. Bu açıklama DEAŞ'ın merkezi iletişim kanallarından geldi, kendilerinden değil" ifadesini kullandı.
DEAŞ'ın hala bu tür saldırılar için fırsat kolladığını belirten Guardian, "Ancak bu aynı zamanda DEAŞ'ın farklı bir kolu ya da fraksiyonunun, hatta DEAŞ'tan ilham alan yarı özerk bir grubun sorumlu olması ihtimalini de gündeme getiriyor" dedi.
Guardian, DEAŞ'ın Rusya'yı hedef almasının nedeni olarak şunu belirtiyor:
"DEAŞ liderleri Rusya'nın Suriye'de Beşar Esad rejimine verdiği desteğin farkında ve Moskova'yı İslam'a karşı Hıristiyan ya da Batılı güçlerden oluşan daha geniş bir koalisyonun parçası olarak görüyor. Bu, Pakistan'dan Nijerya'ya kadar etki alanı olan DEAŞ propagandasının kilit bir noktası."
Eylül 2022'de DEAŞ-H teröristlerini Afganistan'ın başkenti Kabil'deki Rus elçiliğine yönelik ölümcül bir intihar saldırısının sorumluluğunu üstlendiğini hatırlatan Guardian, bazı uzmanların DEAŞ-H'nin son yıllarda Putin'e karşı çıktığını belirttiği yorumunu habere taşıyor. Washington merkezli Wilson Center'dan Michael Kugelman, DEAŞ-H'nin Rusya'yı Müslümanlara düzenli olarak baskı uygulayan faaliyetlerde suç ortağı olarak gördüğünü ve Moskova'ya karşı kendi şikayetleri olan bir dizi Orta Asyalı teröristi üye olarak saydığını söyledi.
BBC: DEAŞ-H'nin odağı Rusya
Birleşik Krallık devlet medya kuruluşu BBC ise haberinde New York Times'ın terörle mücadele analisti Clarke'ın analizini ön plana çıkarıyor.
Clarke'a göre DEAŞ-H son iki yıldır Rusya'ya odaklanmış durumda. Clarke, "DEAŞ-H, Moskova'nın Afganistan, Çeçenistan ve Suriye'deki müdahalelerine atıfta bulunarak Kremlin'i elinde Müslüman kanı bulundurmakla suçluyor" dedi.