30 saniyelik SIM kart değişimi gözü dönmüş katili yakalattı!
Dehşete düşüren görüntüyü gören tanık, titrek bir sesle ve korku içinde polisi aradı. Olay yerine gelen polis ekipleri tüyler ürperten bir cinayetle karşılaştı. Çıplak bir erkek bedeni, defalarca bıçaklanmıştı. Kanlar içinde yatan kimliği belirsiz kişi, kim veya kimler tarafından öldürülmüştü? Polisiye belgesel filmine dönüşebilecek bu vakada, maktulün önce kimliği tespit edildi. Ardından cep telefonunu kullanan kişi katil olarak izlendi. Ancak fark edilen 30 saniyelik bir SIM kart değişimi, soruşturmanın seyrini değiştirdi. Bu ayrıntıdan yola çıkan polis, gerçek katilin izine ulaştı. Hollywood filmlerini aratmayan bir çalışmayla parkta işlenen cinayeti çözen cinayet uzmanı emekli polis memuru Erdoğan Yangaz detayları Habertürk'e anlattı. Mustafa Şekeroğlu'nun özel haberi..
Tarih yaprakları 2006 yılının ekim ayını gösteriyordu. İstanbul sessiz bir geceyi yaşıyordu. Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri buna pek alışkın değildi. Gece yarısı, trafikle ilgili yapılan rutin telsiz muhaberesi, haber merkezinin Şişli İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerini anons etmesiyle kesildi. Gelen bir ihbar üzerine haber merkezi, Şişli İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerini Okmeydanı’nda bir parka yönlendirdi. Bu ihbarda yerde kanlar içinde yatan birinden bahsediliyordu. İlçe ekipleri hızla olay yerine gitti. Parka giren polis ekipleri, tüyler ürperten bir manzarayla karşılaştı. Karşılarında kanlar içinde yerde yatan çıplak bir erkeğe ait ceset bulunuyordu.
CİNAYET MASASI HAREKETE GEÇTİ
İlçe ekipleri gördükleri manzarayı hemen haber merkezine bildirdi. Bu tür olaylarda, haber merkezi hemen olay yeri inceleme ekipleri ve cinayet masasındaki ekiplere haber vererek hızla bölgeye geçilmesini ister. Bu olayda da aynı sistem devam etti. O gece cinayet masasında Erdoğan Yangaz ve ekibi nöbetçiydi. Erdoğan Yangaz ve ekibi hızla olay yerine gitti. Olay yeri inceleme ekipleri çalışma yaparken, Yangaz ve ekibi de çalışmaya başladı. Kimliği belirsiz bir erkek cesediydi. Defalarca bıçaklanmıştı. Çıplak cesedin sırrının çözülmesi için çalışmalara başlanmıştı.
İKİ KİŞİYİ GÖSTERİYORDU
Olay yerini incelediklerinde alkol şişelerinin bulunduğunu belirten cinayet uzmanı emekli polis memuru Erdoğan Yangaz, şunları söyledi: "Olay yerine baktığımızda, maktulün alkol aldığı görülüyordu. Ama olay yeri bize iki kişilik bir yer olduğunu söylüyordu. Tabi katili tespit etmemiz için önce, öldürülen bu kişinin kimliğini tespit etmemiz gerekiyordu. Defalarca bıçaklanmış bir maktul vardı ve kıyafetleri ile cüzdanı da ortalarda yoktu. Belli ki katil zanlısı bu kıyafetleri alıp götürüp bir yere atmıştır diye düşündük."
KİMLİĞİ BELİRLENDİ
Etrafta görgü tanıkları olup olmadığını araştıran cinayet masası ekipleri, bir türlü bir ipucu bulamıyordu. Parka gelen ve cesedi gören bir tanığın ifadeleri sadece cesedi görmesinden ibaretti ve işe yarar bir bilgi yoktu. Yapılan parmak izi incelemesinde maktulün kimliği belirlendi.
Yangaz, kimliği belirlenen maktulün profilini çıkarttıklarını belirterek “Genelde çıkarttığımız profilde, maktulün kimseyle bir husumeti var mı yok mu? Ya da tehdit ediliyor muydu? Bu incelemeleri yaparız. Aile fertlerinden edindiğimiz bilgiler ve yaptığımız araştırmalar sonucu maktulün kimseyle bir düşmanlığı olmayan bir adam olduğunu öğrendik. Eğer katil zanlısı ile bir bağı yoksa o zaman bizim daha çok çalışmamızı gerektiriyor. Çünkü cinayetlerde katil zanlısı ile maktul birbirini tanımıyorsa, ikili arasında bir bağ bulmamız zorlaşıyor ve o yüzden en ufak bilgi veya delili iyi değerlendirmemiz gerekiyordu. Gördüğümüz kadar bu da o olaylardan biriydi” dedi.
CEP TELEFONU KAYIPTI
Son yıllarda işlenen birçok cinayet vakası, kullanılan cep telefon sayesinde çözülmüştü. Yangaz, "Maktulün cep telefonun ortalarda olmadığını gördük. Yani kayıptı. Bizim hemen bu cep telefonunu incelememiz gerekiyordu. Çünkü katil zanlısı bu cep telefonunu cinayet sonrası almış olabilir. Biz maktulün cep telefon kayıtları için mahkeme kararlarımızı alırken, bir yandan da parkta maktulün yanındaki kişiyi gören kimse olup olmadığını araştırıyorduk" şeklinde konuştu.
CEP TELEFONUNU BİRİ KULLANIYORDU
Sokak çalışmasında hiçbir bilgi elde edilemiyordu. O zaman katil zanlısı kesinlikle tanıdık değildi. Cinayet masasının tecrübeli dedektifleri böyle düşünüyordu. Bir süre sonra soruşturmayı değiştirecek mahkeme kararı geldi. Maktulün kullandığı cep telefonunun başka biri tarafından kullanılmaya başlandığı verilerine ulaşıldı. Yangaz o verileri incelediklerini belirterek “Bu gelen verileri incelediğimizde, maktulün kayıp cep telefonu cihazını başka biri kullanıyordu. Yani kendi SIM kartını takıp kullanıyordu. Hemen kayıtlarına baktık bu kişi Gaziosmanpaşa’da oturuyordu. O zaman katil bu mu diye düşünürken, dikkatimizi 30 saniyelik bir sinyal bilgisi daha çekti” dedi.
BİR SIM KART TAKILIP ÇIKARTILMIŞ
Kayıtlara bakıldığında, maktulün olaydan iki gün sonra kullanılmaya başlanan cep telefonu cihazına aslında bir işlem daha yapıldığı fark edildi. Verileri dikkatlice inceleyen cinayet uzmanı Yangaz ve ekibi, maktulün cep telefonunu kullanan kişiden önce başka birine ait bir SIM kart takılıp 30 saniyelik bir işlemden sonra çıkarıldığını fark ettiler. Peki bu bilerek yapılan bir oyun muydu? Amaçları dikkatleri başkasının üzerine mi çekmekti? Yoksa katiller iki kişi miydi? İşte tüm bunların cevabını Erdoğan Yangaz ve ekibi yaptıkları çalışmayla verecekti.
TELEFONU KULANAN İNCELEMEYE ALINDI
Tespit edilen bu isimler incelemeye alındı. Olayı derinleştirdiklerini anlatan Yangaz şöyle devam etti: “Biz önce bu telefonu kullanan kişiyi takibe aldık. Birkaç ihtimal düşünüyorduk. O 30 saniyelik SIM kart takma olayı bizi yanıltmak için de olabilirdi. Yani katil zanlısı telefonu alıp, önce başkasına ait SIM kartı takip sonra da kendi SIM kartını takmış olabilirdi. Bu telefonu kullanan ile SIM kartı 30 saniye takılan kişi arasında bir bağ yoktu. Yani birbirlerini tanıyan ve akrabalık ya da arkadaşlıkları yoktu. O zaman bu cep telefonunun satılmış olma ihtimali ortaya çıkıyordu."
TELEFON ÇALIŞIYOR MU KONTROLÜ?
Maktulün telefonunu kullanan şüpheliyi ifadesini aldıklarını anlatan Yangaz, soruşturmanın seyrini değiştirecek bilgilere ulaştıklarını belirterek “Biz bu kişiyi sorgulamaya aldığımızda bize telefonu satın aldığını söyledi. Telefonu satın aldığı kişinin ismini bilmediğini söyleyen şüphelimiz, bize ‘Hatta ben telefon çalışıyor mu çalışmıyor mu diye onun SIM kartını takıp inceledik. Baktım telefon çalışıyor öyle aldım’ dedi. Bu bilgi soruşturmamızın seyrini değiştirdi. Bu anlattığı bizim elde ettiğimiz verilerimizle uyuşuyordu. Tabii o bizim bunu bildiğimizi bilmiyordu” dedi.
“BEN YAPMADIM’ DEDİ
Bu bilgilerin ardından cinayet masası o 30 saniyelik sürede SIM kartını takan şüpheli kişinin peşine düştü. Polis SIM kartını takan kişinin önce bir fotoğrafını elde etti. Ve bu fotoğrafı maktulün cep telefonunu son kullanan kişiye gösterdi. Birinci şüpheli, telefonu satın aldığı kişinin kendisine gösterilen fotoğraftaki kişi olduğunu söyledi. Bunun üzerine şüpheli gözaltına alındı. Sorgusunun başında cinayetle ilgisinin olmadığını iddia etti. Cinayet masası için gece uzundu.
İTİRAF ETTİ
Şüphelinin gözaltına alınması gününe kadar ona ait cep telefon kayıtları da elde edilmişti. Cep telefon kayıtlarına göre, şüpheli olay gecesi, o parkın bulunduğu baz istasyonunda sinyal veriyordu. Yangaz ve ekibi tarafından sorgulanan şüpheli gecenin ilerleyen saatlerinde cinayeti itiraf etti.
CİNSEL ORGANINI KESECEKTİ
Gece yarısı gelen itiraf tüyler ürperten detaylara uzandı. Zanlı iddialara göre, olay gecesi parkta alkol alırken, maktulle tanışmıştı. Birlikte alkol alan ikili arasında yapılan sohbet tartışmaya dönüştü. Tartışmada maktulün kendisine küfür ettiğini belirten zanlı, kendisini kaybederek maktulü defalarca bıçakladı. Katil zanlısı, iddiasına göre hırsını alamadığını belirterek, çıplak soyduğu maktulün cinsel organını keseceğini de söyledi. Ancak çok yorulduğu için bunu yapmadığını söyledi.
KANLI KIYAFETLERİ GÖSTERDİ
Tüyler ürperten itiraflar sonrası, katilin maktulün kıyafetlerini ne yaptığı konusu da önemliydi. Cinayet uzmanı emekli polis memuru Erdoğan Yangaz, şöyle devam etti “Katil itiraf edince, kıyafetleri sorduk. Ne yaptın dedik. Kıyafetleri olaydan sonra götürüp bir kuyuya attığını söyledi. Hemen götürüp kıyafetlerin atıldığı yere gittik. Aynen onun dediği yerde maktulün kıyafetlerini bulduk. Artık katil zanlımız buydu. Daha sonra olay yerine götürdük. Bize burada cinayeti nasıl işlediğini anlattı."
TELEFONU SATMIŞ
Katil zanlısı yaptığı itirafta, cinayeti işledikten sonra, maktulün cep telefonunu aldığını belirtti. Maktulün kullandığı SIM kartı çıkartıp, Gaziosmanpaşa’da tanımadığı bir kişiye sattığını söyledi. İfadesinde “Telefona müşteri buldum. Müşteri bana telefonu çalışıyor mu?" dedi. Bende çalıştığını belirterek SIM kartımı takıp telefonu açıp ona gösterdim. Sonra da SIM kartımı çıkartıp telefonu sattım” dedi. 30 saniyelik yapılan bu işlem tüyler ürperten cinayetin çözülmesine neden olmuştu.
