Uğur Dündar'dan 'babalık davası'yla ilgili yeni açıklama
Gazeteci Uğur Dündar, D.G. isimli bir kişi tarafından kendisine açılan 'babalık davası'yla ilgili yeni açıklamalar yaptı
- 1
Gazeteci Uğur Dündar hakkında, D.G. isimli bir kişi tarafından açılan 'babalık davası'ndaki karar geçtiğimiz hafta açıklanmıştı.
- 2
Isparta 3. Aile Mahkemesi'nde görülen duruşmada mahkeme, "Uğur Dündar'ın D.G.'nin biyolojik babası olmadığı" sonucuna vararak davayı reddetmişti.
- 3
Uğur Dündar, konuyla ilgili yeni açıklamalar yaptı.
-
- 4
Uğur Dündar, 'Kamuoyuna önemli açıklama' başlığıyla şu ifadeleri duyurdu: D.G. adlı kişi tarafından şahsıma açılan 'babalık davası'nda Adli Tıp Kurumu DNA incelemesi yapmış ve biyolojik babalık iddiasını kesin olarak reddetmişti. Bu rapor için mahkemece sevk edildiğim, her koridoru kamera ile görüntülenen devlet hastanesinde kan ve saç örneğim alındı. (Saçımdan çeke çeke, sökerek kopartılan bir tutamın yerinde hâlâ boşluk var!) Adli Tıp Raporunun sonuçlanması 7 ay sürdü. Bu manevi işkence sürecinde ailem travmalar yaşadı. Ben yandaş medyanın ve sosyal medya trollerinin iftira ve linçlerinin hedefi oldum. Şimdi sıra hayatımda hiç tanımadığım bir kadından (bekarlık yıllarımda) çocuğum olduğu iftirasını atanlardan ve kesin DNA sonucuna rağmen hâlâ bunda ısrar edenlerden yargı önünde hesap sormaya geliyor. Zira nihayet mahkeme kararını verdi ve bu gereksiz davayı reddetti. Kamuoyuna saygıyla duyurur, değerli Avukatım Murat Ergün'e çok teşekkür ederim...
- 5
Ünlü gazeteci ardından, 'Kamuoyuna duyuru' başlığı altında da şu açıklamaları yaptı: İşlerine gelen sonuç çıkmayınca, yolunu bile bilmediğim, hiçbir mensubunu tanımadığım, yan yana gelmediğim, telefonla konuşmadığım Adli Tıp Kurumu'nun değerli uzmanlarını itibarsızlaştırma, kararlarına duyulan güveni sarsma ve şaibe altında bırakma kampanyası başlattılar. Bunu ben yapmış olsam devlet kurumu hakkında alenen yanlış bilgi yaymak suçlamasıyla kendimi içeride bulabilirdim. (Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'nın suç duyurusunda bulunması gerekir.) Bugüne kadar sustum, davayı açana kader vurmuş, bir de ben vurmayayım dedim ve alttan aldım. Çalıştığım gazete ve televizyonda haber bile yaptırmadım. Ama bir yere kadar. Bizim de mağduriyet yaşayan ailemiz, çocuklarımız var. Bizim de onurumuz var. Mahkeme kararı lehimize çıktığına ve buna rağmen iftiralarını sürdürdüklerine göre; artık konuşabilirim. Örneğin Çarşamba akşamı, şahsıma babalık davası açan D.G 'nin hayatımda hiç tanımadığım annesi Suphiye (Sofi) Orancı hakkında ARENA'ya ulaşan yüz kızartıcı belgeleri yayınlamaya başlayabiliriz. (Bizde yalan, iftira vs. yerine belge konuşur.) Bunlar arasında öyleleri var ki ekrana getirdiğimizde içinizden tükürme duygusu geçecek... Şimdilik bu kadar... (Not: Kendisi yandaş gazetelere açık kimliğiyle boy boy fotoğraf verip konuşuyor. Ama etik değerlere saygımız nedeniyle biz ondan D.G. diye söz ediyoruz. Takdir kamuoyunun.)