Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Keşfet Resmi İlanlar

HABERTÜRK SPOR | ÖZEL RÖPORTAJ | ERTUĞRUL GÜNEŞ

Her sene dünya çapında tenisçilere ev sahipliği yapan ve bu sene 18-24 Nisan tarihlerinde düzenlenecek TEB BNP Paribas İstanbul Cup’a ilk kez ana tablodan katılacak olan Türkiye’nin 1 numaralı kadın tenisçisi Çağla Büyükakçay, büyük bir heyecan yaşıyor. Turnuvanın çok kaliteli maçlara ev sahipliği yapacağını belirten başarılı tenisçi, kişisel olarak başarılar elde ettikçe özgüven kazandığını belirterek, “Başardıkça daha güçlü bir tenisçi oldum” dedi. İşte Büyükakçay ile yaptığımız sohbetin çarpıcı bölümleri:

6. kez katılacağın TEB BNP Paribas İstanbul Cup’ta bu sene ilk kez ana tabloda mücadele edeceksin. Bu konuda neler düşünüyorsun?

- TEB BNP Paribas İstanbul Cup büyük bir turnuva ve senelerdir ev sahipliği yapıyoruz. Elit bir organizasyon olduğu için kendimi çok iyi hissediyorum. Maç maç gitmeyi düşünüyorum. Ancak kendi evimde oynuyorum ve sabırsızım. Elimden gelenin en iyisini yapmak istiyorum.

TEB BNP Paribas İstanbul Cup’a katılacağını açıklayan birkaç önemli raket, sakatlık ve güvenlik nedenleriyle burada yer alamayacak. Sence bu durum ilgiyi azaltır mı?

Tenise olan sevgi çok önemli. Eğer buradaki insanlar tenisi izlemek için geliyorlarsa, çok kaliteli maçlar olacağının garantisini verebilirim. İsimlere çok fazla bakılmamalı. İlginin azalacağını düşünmüyorum. Sonuçta ev sahibiyiz. Destek çok önemli olacak. Bu nedenle tüm tenisseverleri Garanti Koza Arena’ya bekliyoruz.

‘FEDERER’İ HAYAL BİLE EDEMEZDİM’

Garanti Koza Arena gibi büyük bir tesisin Türk tenisine nasıl bir katkısı oldu?

Dünyanın en büyük akademisi olma hedefindeki bir yerden bahsediyoruz. Bence bu durum Türk tenisi açısından muhteşem bir gelişme. Geçen sene Federer’i ağırladılar ve 8 bin kişilik bu kort doldu. Benim Türkiye için hayal edemeyeceğim bir şeydi. Ben de buranın bir parçasıyım. Ve bu nedenle çok gurur duyuyorum.

Grand Slam’de oynamak nasıl bir duygu?

Galibiyetler aldıkça ilk 100’e ait olduğumu hissediyorum. Senelerdir Grand Slam elemelerini aşamamak içimde kalan bir şey halinde dönüştü. Ama tokat yemenin de bir sonu olmadığını anladım. Yendiğim birçok oyuncu Grand Slam’lerde mücadele ediyor. Bu yüzden gözümde çok büyütmüyorum.

Doha’da Safarova’yı yendin. Bu başarı seni nasıl etkiledi?

Çok iyi bir turnuva geçirdim. 2. turda rakibim Safarova’ydı. Benim için bir fırsat olduğunun farkındaydım. 3-4 ay sonra ilk kez korta çıkacaktı. Ancak kariyerimin en iyi galibiyetiydi. Daha sonra Malezya’ya gidip burada ikinci kez çeyrek final oynadım. Bu da beni ayrıca mutlu etti.

"ŞANSIM YÜKSELECEK"

Rio 2016 şansını nasıl görüyorsun, Wild Card alma olasılığın var mı?

Olimpiyatlar için şansım sürüyor. 6 Haziran’a kadar ilk 70 içerisinde yer alabilirsem şansım yükselecek. Tenis Federasyonu gerekli başvuruyu yaptı.

Jankovic’le çiftlerde şampiyonluğun eşiğinden döndün. Eski dünya 1 numarasıyla oynamak neler kattı sana?

Jankovic bir dünya starı. Benim için çok büyük bir tecrübe oldu. Öncelikle bir arkadaş kazandım. Daha sonra güzel vakit geçirdik. Dubai’de beraber tatil yaptık. Turnuvalarda görüşüyoruz. Burada da yer almasını çok isterdim. Ancak sakat olduğu için gelemiyor. Başka bir partnerim var şimdi. Turnuvanın 1 numarası ile oynayacağım.

"İSTANBUL'DA TENİSÇİ OLAMAZDIM"

Adana’da yetişmiş bir tenisçi olmanın başarına katkısı var mı?

Adana’da hayat İstanbul’a göre çok daha kolay. Arabayla istediğiniz yere 10-15 dakikaya gidiyorsunuz. Yetiştiğim dönemde okulla tenisi bir arada yürütüyordum. Ve okuldan çıkıp antrenmana gidiyordum. Profesyonel insanlar için bu süreçte kurumların birbirine yakın olması çok önemli. İstanbul’da insanlar ulaşım konusunda çok zorluklar yaşıyor. İlk olarak İstanbul’da yaşamaya başlasam belki tenisçi olmazdım.

Yurt dışındaki turnuvalarda sizi en çok hangi şartlar zorluyor?

Alışmamız gereken şartlar oluyor. Mesela Malezya çok sıcaktı. Hava şartları, zaman farkları... Uzun süre turda olduğum için yemeklere alıştım. Ancak en büyük zorluğu zaman farkı ve iklim olarak yaşıyorum. İster istemez insan evini özlüyor.

Tenise başladığında kendine koyduğun hedeflere ulaştın mı?

Tenise başladığım zaman bu spor Türkiye’de popüler değildi. Gran Slam oynayan kimse yoktu. Hayalim her şeyden önce profesyonel bir tenisçi olmak, sonra da Grand Slam oynayabilmekti. Bunu başardım. Ve başardıkça önüme çok daha büyük hedefler koydum. Daha güçlü bir tenisçi oldum. Ben bir şeyler başarayım, arkadan gelenler de beni örnek alsın dedim. Ama keşke önümde görebileceğim birisi olsaydı. O zaman hedeflerim çok daha büyük olurdu.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ