Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Spor Futbol Süper Lig Fenerbahçe HTSPOR yazarları Fenerbahçe ile Çaykur Rizespor mücadelesini yorumladı - Fenerbahçe Haberleri

        FAİK ÇETİNER | YA VOLKAN OLMASAYDI?

        Fenerbahçe’nin, Rize’de ilk 45 dakika içerisinde sadece tek bir ciddi atak yaptığını ve Van Persie’nin becerisiyle de golü bulduğunu söylesek, maçı seyretmeyenler bize inanır mı? Evet yanlış okumadınız... Transfer şampiyonu, yıldızlar topluluğu Fenerbahçe, Rize’de koskoca bir devreyi futbol olarak adeta boşa geçirdi. Van Persie’nin ustalık ve beceri dolu golü olmasa, Fenerbahçe’nin başı daha da çok ağrıyacaktı. Rizespor maça çok önde ve ofansif bir anlayışla başladı. Adeta Fenerbahçe’ye “Senden korkmuyorum” der gibiydi. Iyi mücadele etti, koştu, rakip defansın arkasına atılan toplarla da hep tehlike yarattı. Bir de penaltı kazandı. Atış öncesi yine Kweuke-Deniz muhabbeti yaşandı. Penaltı atışındaki Deniz tercihi ve Volkan’ın kurtarışı F.Bahçe adına şanstı. Dün gece ilk yarıda Sarı-Lacivertliler’in en iyi oyuncusu kaleci Volkan Demirel ise, gerisini siz anlayın...Takımdaki stoperlerden Alves’i anladık. Ama bu Kjaer topu oyuna iyi sokacak diye alınmadı mı? Dün Rizespor biraz şanslı, biraz becerikli olsa ve Volkan Demirel de direnmese maç çok farklı bir hale gelebilirdi. F.Bahçe yeni bir takım. Bunu anlıyorum ama bu takımın futbol olarak kötü görüntüsü anlatılır gibi değil. Forvette Van Persie ve Fernandao istediği topları alamadı. Kaleye doğru dürüst tek şut atılmadı. Diego bir parladı bir söndü. Iki bek kanatları çok iyi kullanamadı. Nani asist dışında yine etkili değildi. Ilk 45 dakikanın özeti çok kısa ve netti: Van Persie attı, Volkan Demirel tuttu.

        Pereira kötü görüntü üzerine ilk hamlesini ikinci yarının başında yaptı. Fernandao’yu alıp, Alper’i sahaya sürdü. F.Bahçe tek forvete kalmıştı. Bu değişiklikle birlikte orta alanda daha çok topa sahip olan Sarı-Lacivertliler, biraz daha ofansa yöneldiler. Ancak Pereira, Robin van Persie’yi de dışarı alıp, Sow’u oyuna sokunca tek forvetlik devam etti. F.Bahçe 1-0’a razı ve oyunu riske etmeden oynarken, sahneye Kjaer çıktı... Rakibin yapamadığını yapıp, kalecisi Volkan’ı avlayınca oyuna denge geldi. Golden sonra F.Bahçe’nin aklı başına gelir gibi oldu. Oyunu rakip sahaya yıktı. Ancak tek forveti Sow’la maçı döndüremedi. Dün Pereira’ya sezonun ilk uyarısı geldi. Bizim ligin şakası olmaz. Lafla da peynir gemisi yürümez.

        SIMON KJAER

        “Bir stopere 60 trilyon verilir mi?” dediğimizde bazı F.Bahçeliler bize çok kızmıştı. Bize kızanların dün geceki Kjaer’i seyrettikten sonra neler düşündüğünü merak etmiyor değilim.

        HANGİ MAÇLARA GELECEKSİNİZ?

        Rizespor geçtiğimiz yıldan farklı bir takım olmuş. Sahasında da yıldızlar topluluğu F.Bahçe ile oynuyor. Ama tribünlerin yarısı boş. Rizeliler’e sormak lazım: Bu maça gelmeyeceksiniz, hangi maça geleceksiniz?

        SERDAR ALİ ÇELİKLER | VİTOR'A AÇIK MEKTUP

        SEVGİLİ Vitor Pereira; Sana bu mektubu yazmaktaki amacım “Türkiye Ligi Gerçekleri”ni anlatmak istememdir. Türkiye’de hemen her Anadolu takımı 4-2-3-1 oynar. Bu sisteme adeta tapan hocalar vardır. Geride 2 uzun atletik stoperleri, biri kazma diğeri hızlı 2 bekleri olur. Asla ikisi de ileri çıkmaz. Savunma önünde kesin bir kazma, bir de biraz topu bilen oyuncular vardır. Öndeki 3’lünün kanatlarındakiler pır pır, santrafor arkası yarı yetenekli bir isimden oluşur. En uçta da senin Fernandao’n gibi fizikli bir santrfor olur. Bu takımlar, evlerinde daha özgüvenli oynarlar. Dünkü ilk yarıdaki gibi sen de 4-1-3-2 ya da en sevdiğin 4-2-2-2 oynarsan bu takımlar hücum yapar. Hücum yaptıkça havaya girer, daha çok baskı kurmak ister. Bu tip takımlara ya senden 2 önceki hoca gibi göz açtırmayan bir pres ve bol forvetli oynamalısın ya da pas oyunu oynayıp bayıltmalısın. Illa çift santrafor diyorsan Sow gibi pas istasyonu da olabilecek oyuncuyu direkt başlatmalısın. Dün ilk yarıda benim uzun zamandır seyrettiğim en kötü takım sahadaydı. Ne pas yapabildi seninkiler ne de savunma. Bireysel yetenekle öne geçtin ama kıymetini bilemedin. Senin de gözlemlediğin gibi bu kadar kötü oynamana rağmen rakip ancak Nani’nin yanlış pasıyla penaltı pozisyonu bulabildi. Volkan hem penaltıyı kurtardı, hem de Kweuke’nin kritik pozisyonunda skoru tuttu. Yine şahit olduğun gibi 2. yarıda Alper’i orta alana alınca rakibin gelemez oldu. Pas ile tempolarını düşürttün, rahatladın. Bu bölümde kritik eksiğin hücum aksiyonları ile ilgili bir değişiklik yapmaman oldu. Yenilen gol de tıpkı penaltı gibi 2 bireysel hatanın peşpeşe gelmesindendi. Ilk yarıda Fenerbahçe’n, yanlış ‘maç öncesi analizin’ dolayısıyla inanılmaz kötü oynadı ama önde bitirdi. 2. yarıda hem Alper hem Sow hamlen doğruydu ama 2 puan kaybettin. Futbolun cilvesi bu. Sen sen ol bir daha asla Anadolu deplasmanlarında rakibi küçümseme. Orta alanda ya pas yaptır ya da çok adamla hücum pres yaptır. Bir de bu ülkenin ligini Yunanistan Ligi ile karıştırma. Bu maçın analizini yaparken bu mektuba da bir göz at. Gözlerinden öperim.. Sevgili Pereira bu ligi asla Yunanistan Ligi’yle karıştırma. Bu maçın analizini yaparken bu mektuba da bir göz at. Gözlerinden öperim...

        KJAER’İN ÇAKMASI

        Shakhtar deplasmanında penaltıya sebebiyet; saçma bir kırmızı kart. Bu maç hem de savunmadayken bariz kötü futbol ve yine gereksiz sarı kart. Bir de kendi kalesine gol. Acaba buraya Kjaer’in çakmasını mı gönderdiler?

        NANİ'NİN DÖNÜŞÜ

        Penaltıya sebebiyet veren yanlış pası harici dün sahanın en iyisiydi. Yıldız ama kalpten oynayan, sorumluluk alan lider yapıdaydı. Bildiğimiz Nani bu işte.

        BÜLENT YAVUZ | PENALTI TARTIŞMA YARATTI

        Cüneyt Çakır kalitesindeki hakem için kolay bir maçtı. Ünlü hakemin zorlanmadığını gördük. Standart düdükler, disiplin uygulamasındaki kararlılık, oyuna hakimiyet ve maçın kontrolü açısından sırıtan hiçbir şey yoktu. Saha kötüydü. Yağmur da yağınca maç zorlu hale geldi.

        Hakemin dikkati ve gayreti önemli bir hataya fırsat vermedi. 31. dakikada Ahmet İlhan ceza alanı içerisinde kaleci Volkan’la karşı karşıya kalırken, kendisini yerde buldu. Burada Fenerbahçe kalecisinin kontrolsüz bir hareketi var. Her ne kadar temas görünmese de, Volkan’ın sağ dizinin pozisyonu, Ahmet İlhan’ın koşu yolunu engelliyor. Bu da kurala göre ‘ihlal’ demektir. Hakem tereddüt etmeden beyaz noktayı gösterdi. Kırmızı olmaz, sarı kart yeterliydi. Volkan’ın cılız itirazları adettendi. Hakem Cüneyt Çakır değil, başka bir hakem de olsa penaltıyı verirdi.

        Yazı Boyutu
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Habertürk Anasayfa