Davutoğlu: Bahçeli, milli beka sorununu iktidarın yolsuzluklarında aramalı (2)

'DEZENFORMASYONLA MÜCADELE MERKEZİNİN KENDİSİ DEZENFORMASYON'

Dezenformasyonla Mücadele Merkezi'nin aslında kendisinin dezenformasyon olduğunu ifade eden Davutoğlu, "Dezenformasyonla Mücadele, aslında kendisi dezenformasyon yapan bir merkez beni yalanlamış. Açıklamada, 'Sayın Cumhurbaşkanımızın ekonomi yaklaşımı liderliği çerçevesinde' diyor. Allah aşkına bu milletin hafızası bu kadar kayıp değil. Cumhurbaşkanının ekonomi teorisi belliydi. Ne oldu netice. Türk modeli diye getirdiğiniz o uçurumun kenarına ülke ekonomisini getirdiğiniz o modelle, ülkede tarım neredeyse bitti. Sanayi üretiminde sıkıntılar yaşanıyor. Üretim ekonomisinden finans ekonomisine tamamıyla geçtiniz. Türkiye bugün 1 trilyon 254 milyar lira faize ayırıyor. 1 trilyon lira da kur korumalı mevduata. Kur korumalı mevduatın açtığı o büyük boşluğu doldurmak için dolar satıyorlar. Peki IMF ne zaman devreye girer. Bir ülkede bütçe açıkları olmuşsa, çözülemez hale gelmişse, dış ödemeler konusunda sıkıntılar baş göstermişse, o ülke yeterli finans kaynağı oluşturamıyorsa IMF gelir o ülkeye jandarmalık yapar. Ve der ki; 'Siz şuradan şuradan tasarruf yapacaksınız, borçlarınızı ödeyeceksiniz.' Türkiye ilk defa bu mücadeleye girmedi. Türkiye’de nereye kaynaklar gidiyor. IMF’nin ilk söyleyeceği şey, 'Maaşları donduracaksın ya da azaltacaksın.' Emekli maaşları da başta geliyor. Çünkü emekli üretmediği düşünülür. Bu dezenformasyon dairesi baksınlar bakalım eğer IMF gelmiş olsaydı Türkiye’de ne yapardı? IMF gelmiş olsaydı Türkiye’de aynen bunların uyguladığı politikaları uygulardı ve uyguluyorlar" diye konuştu.

'TÜRK EKONOMİSİNİN BAŞINDA BİR IMF KAYYUMU VARDIR'

Türk ekonomisinin başında bir IMF kayyumu olduğunu ifade eden Davutoğlu, "Kredi kuruluşlarında notu yükseltebilmek için dar gelirliyi daha da sıkıştırıyorlar. Sıkı para politikası adı altında bu sefer daha önce para basarak yol açmaya çalıştıkları enflasyonu kontrol altına almaya çalışacaklar. Açık ve net söylüyorum. Hiç kimseyi aldatmasınlar. Türkiye’de şu anda fiilen ekonomide kayyum yönetimi vardır. Türk ekonomisinin başında bir IMF kayyumu vardır. O kayyum emeklilerin maaşının verilmesini engelliyor. Çünkü ben Cumhurbaşkanını tanırım. Seçimi kaybedeceğini bildiği anda eğer bir medet umarsa emeklilere 3 bin lira değil, 5 bin lira verirdi. Niye veremedi? Çünkü Cumhurbaşkanı şunu söylüyor; ne versek eriyor, dipsiz kuyu gibi. Dipsiz kuyu niye var Sayın Cumhurbaşkanım. Niye siz emekliye 10 bin lirayı reva görüyorsunuz. Dipsiz kuyu ifadesi çok doğru bir ifade. Bugün hazine dipsiz kuyudur. Çünkü yukarıdan bizim vergilerimizi topluyorlar o kuyuya atıyorlar. Aşağıda da 5 tane boru var. O kuyuyu delmişler. Oradan da birilerine o hazineyi boşaltıyor. Birincisi, son 2 yıl içerisinde 1 trilyon lirası hazinenin kur korumalı mevduat adı altında faizcilere aktarıldı. Bunlar hiçbir şey üretmedi. Hiçbir şey üretmeden oturdukları yerden 1 trilyon lirayı cebe attılar. İkincisi ihale baronları. Bu sefer ihalelerde 3 liraya yapılacak işi 33 liraya yakınlarına vererek bir de bunlar boşaltıyor. Üçüncüsü imar baronları. Dördüncüsü uyuşturucu ve kara para aklayıcıları. Türkiye’den yurt dışına giden kara para. Onlar da bu kuyuyu boşaltıyor. Dipsiz kuyuda emekliye verecek para kalmıyor. Enflasyon canavarı da bu kaynakları tükettiği zaman geriye iflas etmiş bir ekonomi olur. O ekonomiyi de IMF ve çetesiyle düzeltmeye kalkarsınız" dedi.