'Uzay neşteri'yle kanseri yendi
İşte o yöntem!
Mert Neşet MUSLU / İZMİR (AHT)
Manisa'da yaşayan inşaat mühendisi Hasan Emekli (62), Ege Bölgesi'nde sadece Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde bulunan Cyberknife (Uzay Neşteri) adlı cihazla kanseri yendi. 6 yıldır kanser tedavisi gören Emekli'nin uzay neşteriyle uygulanan operasyonla karaciğer ve akciğerindeki tümörler temizlendi. 6 yıl aradan sonra ilk kez tatil yaptığını söyleyen Emekli, ''Adeta yeniden doğdum. 6 yıldır halsizlik ve yorgunluktan yürümekte bile zorlanır hale gelmiştim. Bir demiri bile sıkamıyordum. Çok şükür ki o günler geride kaldı'' dedi.
HEMOROİD ŞİKAYETİYLE GİTMİŞTİ
Manisa'da yaşayan 2 çocuk babası Hasan Emekli (62), 2006 yılında hemoroid şikayetiyle Manisa Merkez Efendi'de bir genel cerraha muayene oldu.
Burada vücudundan alınan parçada yapılan patolojik incelemede kanser olduğu ortaya çıktı. Bunun üzerine ilk ameliyatını Manisa'da olan Emekli, daha sonra ise kemoterapi görmek için İzmir'e geldi. İzmir'de özel bir hastanede tedavi görmeye devam eden Emekli, burada 3 ay 5 seans ışın tedavisi aldı. Emekli'nin tedavisine devam ederken yapılan ölçümlerde kan değerlerinin de bozulduğunun anlaşılması üzerine Emekli, yapılan tetkiklerde karaciğer ve akciğerinde kitleler görüldü. Daha sonra hastane hastane dolaşan Emekli'ye doktorlar tek çare olarak ameliyat olması gerektiğini söyledi. Risk taşıması nedeniyle ameliyat olmak istemeyen Emekli, kanser tedavisinde olumlu etkileri olan ve Ege Bölgesi'nde sadece Yeşilyurt'taki Katip Çelebi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde bulunan Cyber Knife (Uzay Neşteri) cihazını son kurtuluş olarak gördü. Uzay neşteriyle yapılan 3 seans ışın tedavisi ile hastanın akciğerindeki kitleler yok edildi. Ancak daha sonra yapılan incelemelerde Emekli'nin karaciğerinde de ilaçlarla tedavi edildiği sanılan kitlenin nüksettiği saptandı. Emekli'nin karaciğerindeki kitle de geçtiğimiz Şubat ayında uygulanan aynı tedavi yöntemiyle yok edildi. Böylece Emekli iki kez kanseri yenerek hayata tutundu.
"İLK KEZ TATİL YAPTIM"
6 yıl aradan sonra ilk kez bu yaz tatil yaptığını söyleyen Hasan Emekli, ''Doktorum bana güven verdi. Bu hastalığı yeneceğime inandım ve çok şükür ki bu duruma geldim. Bu yaz 6 yıl sonra ilk kez tatil yaptım. 6 yıldır gördüğüm tedavi nedeniyle bitkinlik ve halsizliğim geçmiyordu. Devamlı güçsüzdüm. Her günüm daha zor geçiyordu. Ama şimdi o günler geride kaldı. Şu an kendimi yeniden doğmuş gibi hissediyorum. Doktoruma da çok teşekkür ediyorum'' dedi.
"OLUMSUZ BULGU YOK"
Radyoloji Onkolojisi Uzmanı Uzm. Dr. Ali Ölmezoğlu ise, ''Hasta bize 2011 yılında geldi Akciğerdeki metastası kemoterapi ilaçlarıyla küçültülemiyordu. Sol akciğerde ısrar eden ve tedaviye rağmen küçülmeyen 3 seansta ışın tedavisi uyguladık ve sonra akciğerdeki kitlenin yok olduğunu gördük. Ancak daha sonra yapılan incelemelerde karaciğerde de yayılma çıktı. Karaciğer ameliyatında da kanserin çıkarılması zor ve zahmetli bir iştir. Bu nedenle ameliyat olmadı. Yine aynı şekilde karaciğerdeki kanserli hücreler ışın tedavisiyle temizlendi. Tabi ki bu kitleleri zamanında fark etmeseydik, geç kalmış olabilirdik. Yapılan kontrol filmlerinde hastada herhangi bir olumsuz bulguya rastlanmadı'' şeklinde konuştu.
UZAY NEŞTERİ NEDİR?
CyberKnife'nin (Uzay Neşteri) en önemli iki bölümü, lineer akseleratör adı verilen ışın kaynağı ve robotik koldur. Işın kaynağı robotik kola takılıdır ve bir milimetrenin onda birine kadar hassas hareket kabiliyetine sahiptir. Tedavi sırasında robotik kolun hassas hareketleriyle, ışın kaynağı 1200'den çok noktada durabilir. Önceden planlanan tedavinin özelliğine göre tümöre veya hastalıklı alana çok sayıda (genellikle 100-150 arasında) ışın verilir. Robotik kol ışın kaynağını her seferinde değişik bir açıya getirip durur ve bu açıdan ışını tümöre gönderir. Tümöre ışın gönderilirken, robotik kol çevresinde yerleştirilmiş görüntü kameraları hastanın pozisyonunu tespit eder. Hastanın pozisyonunda ve dolayısıyla tümör pozisyonunda olabilecek değişiklikler, görüntü kameralarınca algılanır ve robotik kol hemen kendi pozisyonunu düzelterek ışınların tümör dışında bir alana gitmesini engeller.
Tedavi tamamlandığında tümöre verilen ışınların etkisi üst üste birikerek, tümörü harap edici veya büyümesini engelleyici sonuç elde edilirken, sağlıklı dokulara zarar vermeyecek kadar az ışın verilmiş olur.
Bu sistemin ışın kaynağını robotik kolla hareket ettirebilen ve tedavi sırasında hasta pozisyonunu gerçek zamanlı görüntülerle kontrol edebilen, omurga, omurilik ve vücudun diğer bölgelerine uygulanabilen radyocerrahi uygulayabilen tek sistem olduğu belirtildi. Beyin tümörlerinde de istenilen büyüklükte alana ışın verilebildiği ve beyin tümörlerinin tedavisi için diğer radyoterapi yöntemlerinde olduğu gibi hastanın kafasına metal bir çerçeve vidalanmasına gerek olmadığı belirtildi.
