Pentagon'dan Gazze açıklaması

Singh, "Gazze'deki insani durumun ne kadar vahim olduğunu biliyoruz ve bu nedenle sadece bu departmanda değil, kurumlar arası olarak da her gün İsrailli ortaklarımızla daha fazla yardım ulaştırmak için çalışmaya devam ediyoruz, çünkü yeterli yardımın ulaşmadığını biliyoruz." ifadesini kullandı.

Gazze ve Lübnan'daki sivil ölümleriyle ilgili soruya da "Kesinlikle sayı çok yüksek." yanıtını veren Singh, Joe Biden yönetiminin 70 günden az bir süresi kalmasına rağmen pes etmeden ateşkes için çalışmayı sürdürdüğünü öne sürdü.

Singh, "Ateşkes, Gazze'ye daha fazla insani yardımın girmesi ve sivillerin savaş alanından çıkarılmaları için İsrailli ortaklarımıza ısrar etmeye devam ediyoruz, çünkü bu ABD için ciddi bir endişe kaynağı." diye konuştu.

Dışişleri Bakanı Antony Blinken ve Savunma Bakanı Lloyd Austin'in, geçen ay İsrailli mevkidaşlarına Gazze'ye daha fazla insani yardım ulaştırılması talebiyle mektup gönderdiği ortaya çıkmıştı.

13 Ekim tarihli mektupta, İsrail hükümetinden, 30 gün içinde Gazze'deki insani durumu "iyileştirmek için harekete geçmesi" istenmişti.

ABD'li yetkililer 30 günlük sürenin ardından İsrail'in "önemli mesafe" kaydettiğini savunurken, Birleşmiş Milletler ve uluslararası yardım kuruluşları "Gazze'ye giren insani yardımların, ihtiyaçları karşılamanın yakınından bile geçmediğini" ifade etmişti.

ABD Dışişleri Bakanlığı, İsrailin Batı Şeria'da artan kısıtlamaları konusunda "çok endişeli"

ABD Dışişleri Bakanlığı, İsrail'in işgal altındaki Batı Şeria'da Filistinlilere yönelik artan kısıtlamaları nedeniyle duydukları "endişeyi" dile getirdi.

Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Vedant Patel, günlük basın toplantısında, İsrail'in Batı Şeria'da ve Gazze'deki Filistinlilere yönelik artan ihlalleri ve kısıtlamalarıyla ilgili haberleri değerlendirdi.

Patel, "Bu tür haberler konusunda çok endişeliyiz ve kesinlikle bunun Batı Şeria'da istikrarı sağlamada ne anlama gelebileceği konusunda da endişeliyiz." dedi.

"İsrail'i Batı Şeria'daki sivillerin hayatlarını korumak için tüm uygulanabilir önlemleri alması için teşvik etmeye devam edeceğiz." diyen Patel, bu konuda "İsrail'deki ortaklarından" daha fazla bilgi istediklerini söyledi.

İsrailli işgalci yerleşimcilerin Batı Şeria'daki Filistinlilere ait zeytin ağaçlarını kestikleri hatırlatılan Patel, bölgede sivillerin hayatlarını korumakla kalmayıp, temel ekonomik işlevlerin engellenmeden devam etmesi için gereken müsamahanın gösterilmesi gereğini vurguladı.

Öte yandan Gazze'deki insani durumun iyileştirilmesiyle ilgili konuya da değinen Sözcü Yardımcısı, İsrail'in bu yöndeki çabalarını artırdığını, ancak koşulların iyileştirilmesi konusunda yeterli adımların atılmadığı bilgisini paylaşırken, "Bu konuda bu hafta içinde bir karar alınmasını bekliyoruz." diye konuştu.

Patel bununla birlikte, İsrail'in güvenlikle ilgili karşılaştığı zorlukların "farkında olduklarını" ve kendini savunma konusunda "meşru hakkı" olduğunu kabul ettiklerini kaydetti.

Gazze'de zorla yerinden etme ve soykırım iddialarını reddetti

Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Patel, İsrail tarafından Gazze'de işlenen, "herhangi bir türde belirli bir zorla yerinden etme vakası" görmediklerini belirterek İnsan Hakları İzleme Örgütünün (HRW) bu yöndeki raporunu kabul etmediklerini söyledi.

"Belirli askeri operasyonlar yürütülürken sivillerden belirli bir bölgeyi boşaltmalarını ve ardından evlerine dönebilmelerini istemek tamamen tutarlı ve kabul edilebilirdir." diyen Patel, bu konuya "inanılmaz derecede dikkat etmeye" devam edeceklerini ifade etti.

Patel ayrıca ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'in 8 Kasım 2023'te Tokyo'da yaptığı konuşmaya atıfta bulunarak, Filistinlilerin zorla yerinden edilmesinin ABD için "kırmızı çizgi" olduğunu vurguladı.

HRW, bugün paylaştığı raporda, İsrail'i Gazze'deki saldırısı sırasında yaklaşık 1,9 milyon Filistinliyi zorla yerinden ederek "savaş suçu ve insanlığa karşı suç işlemekle" suçlamıştı.

Öte yandan Patel, Birleşmiş Milletler Özel Komitesi'nin, İsrail'in Gazze'deki askeri eylemlerini "soykırım" ile tutarlı olarak tanımlayan raporuna karşı, "Bu tür ifadelerin ve bu tür suçlamaların kesinlikle asılsız olduğunu düşünüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Söz konusu raporda, İsrail, "açlığı bir savaş yöntemi olarak kullanmak da dahil", Filistinlilere kasıtlı olarak yaşamı tehdit eden koşullar dayatmakla suçlandı.

Fotoğraf, AA tarafından servis edilmiştir, temsilidir.