Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Sağlık Hollandalı doktorlar “olmaz”, Türk doktorlar “olur” dedi - Haberler

        Poyraz Ege Çağılcı 8.5 aylık bir bebek. Hollanda da böbrek yetmezliğiyle dünyaya gelmiş. Gebeliğin 20. haftasında aileye çocuklarının böbreklerinin kalıtsal olarak bozuk olduğu söylenmiş. Doğum sorunlu olmamış ama sonrasında bebeklerinde başlayan kusma ve beslenememe şikayetleri üzerine yaşadıkları yerde hastaneye başvurmak zorunda kalmış Çağılcı ailesi. Tetkik amacıyla yatırıldığı hastanede böbrek fonksiyonlarının kandaki en önemli göstergesi olan kreatinin ile potasyum düzeyinin yüksek çıkması üzerine periton diyalize başlanmış Poyraz bebeğe. Takılan kateterin iyi çalışmaması “peritonit” adı verilen karın zarı atakları geçirmesine neden olmuş. Tüm bunlar çok sorunlu ve uzun bir hastane döneminin başlangıcı olunca yatış süresi 3 ayı bulmuş. Bu süreçte, bebeklerinin durumunda kayda değer bir iyileşme olmaması üzerine tedavi görülen hastane ve doktorlarla ilişkiler gerilmiş ve aile yeni tedavi seçenekleri arayışına girmiş.

        BÖBREK NAKLİ UMUDU

        Anne Kübra Çağılcı, araştırmaları sonucunda böbrek nakli seçeneğiyle karşılaşmış. Hollandalı doktorlara oğlunun nakil olup olamayacağını sorduğunda Poyraz’ ın henüz 7 kg ve 64 cm olduğu için böbrek nakli olamayacağı ve çocuklarda nakil için 10 kilonun beklenmesi gerektiği şeklinde eski ve kitabi bilgilere dayalı bir yanıt almış.

        NAKİL İNTERNET ARAŞTIRMASI SONUCU GERÇEKLEŞTİ

        Çağılcı ailesi pes etmemiş ve Hollanda’da ki doktorların Poyraz’a nakil yapılamayacağı iddiasını kabul etmeyerek araştırmalarına devam etmiş. Araştırmaları sonucunda Türkiye’de bu konuda tecrübeli bir isme, Koç Üniversitesi Hastanesi Böbrek ve Pankreas Nakli Merkezi Sorumlusu Prof. Dr. Burak Koçak ve ekibine ulaşmışlar. Yapılan görüşmeler sonucunda 6 kiloluk bebeklere bile başarılı nakiller yapıldığını öğrenmek aileyi umutlandırmış. Poyraz’ı zaman geçirmeden Türkiye’ye getirip detaylı tetkik ve değerlendirmelerden geçirmişler ve bunların sonucunda babaannesinin, çocukları için uygun bir verici olduğu haberini almışlar.

        AMELİYATA GİRDİĞİNDE 7 KİLOYDU

        Nakle 7 kiloyla giren Poyraz, nakil öncesi bir süre hastanede yatırılmış, peritonik tedavileri tamamlanmış, eksik aşıları yapılmış ve iyi denebilecek duruma geldiğinde taburcu edilmiş. Canlı aşıdan sonra prosedür olarak bir ay süre geçmesi gerektiği için doktorlarının izniyle evine gönderilmiş. Bir aylık süre dolup kontrol amaçlı hastaneye döndüğünde genel durumu çok iyi bulunmuş. Nakle engel bir durum kalmadığı belirtildiğinde tüm hazırlıklar tamamlanmış ve Poyraz’a babaannesinden canlı vericili nakil yapılmış.

        AMELİYAT SONRASI DÖNEM DE SORUNSUZ GEÇTİ

        Poyraz bebek ameliyattan sonra prosedür gereği 2 gün yoğun bakımda kalmış, ardından servise alınmış. “Küçük çocuklarda ilk dönemde karın içinden yapılan bu ameliyat, bağırsaklarda şişlik, beslenememe gibi sorunlara yol açabiliyor” diyen Prof. Dr. Burak Koçak, bu çocukların zamanla normal fonksiyonlarına kavuştuklarını söylüyor. Her şeyin yolunda gittiğine karar verilmesi halinde ise taburcu gerçekleşiyor. Başarılı geçen nakilden sonra Poyraz’ın böbrek fonksiyonları hemen çalışmaya başlamış. Ameliyat sonrası dönem de sorunsuz seyredip hiçbir problemle karşılaşılmayınca Poyraz, mükemmel bir böbrek fonksiyonu sonucuyla taburcu edilmiş.

        10 KİLONUN ALTINDA 30 ÇOCUĞA NAKİL

        Prof. Dr. Burak Koçak, son 10 yılda 10 kilonun altında 30 çocuğu ameliyat ettiklerini söylüyor ve toplam nakil yaptıkları çocuk sayısının 300’ü bulduğunu belirtiyor. Buradaki en büyük sorunun, nakil gereken çocukların neredeyse hepsinde büyüme ve gelişme geriliği olduğu için 10 kilo şartını yerine getirememeleri olduğuna dikkat çekiliyor, “Bu çocukların büyük kısmı 10 kiloya ulaşamadıkları için bu şanslarını dolayısıyla da yaşamlarını kaybedebiliyor” diyen Koçak, başka bir çıkmaza da dikkat çekiyor. Koçak’a göre nakil gerçekleştirilemediği için bir yaş altı çocukların diyalizde ölüm oranları çok yüksek oluyor. Bu nedenle kılavuzlarda, 5 yaş altı çocuklara nakil yapılması öneriliyor ve nakil yapılan çocukların bundan büyük fayda gördüğü belirtiliyor.

        HOLLANDALI DOKTORLARIN ISRARLI TAKİBİ

        Prof. Dr. Burak Koçak, Poyraz bebeğin nakil ve tedavi sürecinde yaşadıkları ilginç bir olayı da anlatıyor gülerek. “Poyraz bize getirildiğinde Hollanda’da ki doktorlar ‘Çocuğu nereye götürüyorlar’, ‘Acaba ne olacak’ diye çok endişelenmişler. Anladığımız kadarıyla bizi tanımıyor, yaptığımız nakilleri bilmiyorlarmış. Poyraz’ın babasının ‘Herhalde az gelişmiş bir hastanede ya da merdiven altı bir yerde nakil yaptıracağımız endişesi taşıyorlardı’ cümlesi de bunu gösteriyor. Bir süre sonra hastanemize ulaşıp bebeğin sağlık durumu hakkında bilgi almak için bizimle temasa geçmek istemişler. Nasıl bir merkezde ne tür şartlarda tedavi aldığını merak ediyorlarmış. O dönemde Türkiye’de bayram tatili olduğu için hemen geri dönüş yapamadık kendilerine. Buna rağmen Poyraz’ın Hollanda’ da tedavi gördüğü üniversite hastanesinde görev yapan pediatrik nefroloji bölüm başkanı yılmayarak, biraz da sitem dolu bir mail daha gönderip hastası hakkında kendilerine acil dönüş yapmamızı, Poyraz’ı merak ettiklerini yazmış. Tatilden dönüşte Hollanda’ da ki doktoruna telefon edip hem hastanemiz ve organ nakli ünitemizde yaptıklarımızla hem de Poyraz la ilgili bilgi verdim. Çocuklar konusunda tecrübeli bir merkez olduğumuzu belirterek canlı vericilerden 6 kilo altı çocuklara bile nakil yaptığımızı söyleyince çok şaşırdı ve kendilerinin Hollanda’nın en büyük çocuk nakil merkezlerinden biri olmasına karşın, hastanelerinde 10 kilo altındaki çocuklara nakil yapamadıklarını söyledi. İletişimde olmak ve cerrahlarıyla birlikte hastanemize gelerek bu ameliyatları izleyip işbirliği yapma isteğine, ‘Seve seve’ diye yanıt verdik. Poyraz taburcu olduğunda kendisine bilgilendirme amaçlı bir mail yazdım. Maille birlikte Poyraz’la çekilmiş bir fotoğrafımızı da gönderdiğimde teklifini yinelemesi mutluluk vericiydi” diyor.

        ANNE KÜBRA ÇAĞILCI: “ARTIK MUTLU BİR ANNEYİM”

        24 yaşındaki Kübra Çağılcı, Poyraz’ın annesi. Hollanda’da özel bir şirkette çalışıyor. Eşi de öyle. “Oğlumuz hasta doğdu” diyor ve devam ediyor: “Hamileliğimin 5. ayında detaylı ultrasonda Poyraz’ın böbreklerinde bir soru olduğu görülmüştü. Biz ise ‘Ne olursa olsun önemli değil, yeter ki doğsun” demiştik. Doğumdan sonra doktorları böbreklerinde küçük bir kist olduğunu söylediler ve ufak bir cerrahi müdahaleyle geçecek” dediler. Kist geçmediği gibi büyüdü ve böbreklere hasar verdi. Doğduğunda böbrekleri yüzde 5 çalışıyordu zaten. Doğumundan iki hafta sonra yoğun bakıma girdi. Orada duyduğumuz şeyler kabul edilemez türdendi. ‘Elimizden geleni yaparız ama çocuğunuz yaşamaz” bile dediler. Biz ise ümidimizi hiç yitirmedik. Ben hep inandım oğlumun yaşayacağına ve onlara da hep bunu söyledim. Farklı tedavi seçeneklerinden bahsettiğimde 10 kilo altında ve 2 yaştan küçük çocuklara nakil yapılamayacağını ve Poyraz’ın diyalize girmesi gerektiğine inandırmaya çalıştılar. İkna olmadım ve detaylı bir araştırmaya girdim. İçgüdülerim Poyraz’ın yaşayacağını söylüyordu. Sonrasında Burak Bey’in görev yaptığı hastanenin ilgili birimine ulaştık. Onlardan Poyraz gibi çocuklara nakil yapılabildiğini duyunca çok sevindik ve büyük bir inançla Türkiye’ye geldik. Oğlumuz şu an çok iyi ve çok sağlıklı. Onu böyle görmek bize de tarifsiz bir mutluluk veriyor. Hayatımda en çok oğlum doğduğunda böyle mutlu olmuştum, bir de ameliyatının başarılı geçtiğini duyduğumda… Yakında Hollanda’ya döneceğiz ve tedavimize devam edip rutin kontrollerini orada yaptıracağız. 3 ayda bir de Türkiye’ye geleceğiz. Doktorlarına ve emeği geçen tüm organ nakli merkezi çalışanlarına minnettarız. Allah onlardan razı olsun.

        REKLAM
        Yazı Boyutu
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Habertürk Anasayfa