O duvar Hitler selamı için mi indi?

Chemnitz'de göçmenlere karşı ayaklananlar, bir grup çapulcu takımı, azınlıktaki bir Neo Nazi topluluğu değil. Çok daha geniş tabanı olan bir hareketten bahsediyoruz. Siyasi örgütlenmesiyle Alman Meclisi Bundestag'da üçüncü büyük parti olarak temsil edilen bir hareket. Almanya için Alternatif (AfD) partisi sokaklardaki protesto gösterileninin zihinsel ve toplumsal altyapısını oluşturuyor. İslamofobik Pegida ve Pro Chemnitz oluşumu da radikal sağ cepheyi tamamlıyor.

Irkçı gösterilerde, göç politikası nedeniyle Merkel'in ellerini "kanlı" tasvir eden pankartlar taşınıyor

Bir Almanın bıçaklanarak öldürülmesi üzerine başlayan sağ gösterilerin karşısına daha ilk günden dikilen direniş, sivil toplum örgütleri, aydınlar, sanatçılar ve sol siyasi kesimlerin katılımıyla giderek genişliyor. Geçen cumartesi günü “Nefret ve tahrike karşı tek yürek” sloganıyla Chemnitz’te sokağa çıkan göstericiler arasında Yeşillerin eski eş başkanı Cem Özdemir de vardı.

Chemnitz'te "Irkçılığa hayır" sesleri de sokağa taştı

Özdemir, orada mikrofonlara konuşurken, Saksonya eyaletinde iktidardaki CDU/SPD koalisyonunu kargaşa ortamında görevini yapmamakla suçladı; “Geçmişteki ihmallerden ders çıkararak artık sorumluluğu ele almalılar. Sağ radikallerin barışçı 1989 devrimini kendilerine yontması kabul edilemez. O bir özgürlük devrimiydi, nefret devrimi değil. Şimdi bütün partiler kenetlenmeli, AfD’ye karşı bir ‘güvenlik duvarı’ oluşturmalıdır” dedi.

Özdemir’in “Brandmauer” diyerek kastettiği fiziksel bir duvar değil elbette. Berlin Duvarı’nın yıkıldığı Kasım 1989’a gönderme yapan da sadece o değildi. Örneğin SPD Grup Başkanvekili Manuela Schwesig de gösterideydi; “1989’da cesur yürekli Doğu Almanlar açık, özgür ve çoğulcu bir toplum için sokağa çıktılar. Aşırı sağ ve sağ radikaller şimdi bu özgürlüğü bizden almak istiyorlar, insanların korkularını alet ederek. Nefretin bir adım sonrası şiddettir. Bunu istemeyenler şimdi net bir mesajla sokaktalar…” diyordu.

Dışişleri Bakanı Heiko Maas ise herkesi demokrasi cephesine çağırdığı tweet’inde duvar öncesine gidiyordu: “79 yıl önce bugün İkinci Dünya Savaşı başladı. Almanya akla hayale sığmayacak acılar çektirdi Avrupa’ya. Bugün yine Hitler selamıyla sokakları arşınlayanlar varsa tarih bizim için bir uyarıdır.”

BEYİNLERDEKİ DUVARLAR

Ancak bu görüşler, Almanya’nın doğu cenahına bir nevi çemkirme olarak algılandı. İki Almanya’nın birleşmesinden sonra sıkça dile getirilen “Duvar yıkıldı ama ya kafaların içindeki duvarlar…” deyişinin yeni bir yansıması gibiydi.

Örneğin Saksonya Başbakan Yardımcısı Martin Dulig eleştirileri kabul etmiyor, “Eyalette ırkçılık sorunu olduğu doğru ama çoğunluk makul ve dürüst insanlardan oluşuyor” diyerek, bütün bir eyaleti eleştirmek suretiyle demokrasi adına sokağa çıkanlara da haksızlık yapıldığını söylüyor. Hukuk devletini vurgulayarak bütün tarafların diyaloga açık olması gerektiğini ekliyor.

Chemnitz’in bağlı olduğu Saksonya gibi doğudaki eyaletlerden Thüringen’den de benzer bir ses yükseldi. CDU’lu Mike Mohring, Doğu Almanya’ya karşı toptancı önyargılı bir tavır alındığını öne sürdü: “Doğu dediğiniz, Chemnitz’deki Nazilerden ibaret değildir. Doğu Almanya’da halkın büyük çoğunluğu vatandaşlık bilinci içinde demokrasiye bağlıdır.”

Bu da duvar... Sağcı ve solcu göstericileri ayıran polis duvarı...

NEFRETE KARŞI MÜZİK

Doğru, bir Iraklı ile Suriyelinin 35 yaşındaki bir Almanı öldürmesiyle patlak veren olaylarda Chemnitz, Hitler selamıyla sokağa çıkanlardan ibaret değildi. Aşırı sağa karşı gösterilere diğer kentlerden de katılım oldu. Chemnitz’te yabancı düşmanlığına karşı dün akşamki protesto konseri için Die Toten Hosen, Feine Sahne Fischfilet ve Kraftklub gibi sol rock grupları “Bizler daha çoğuz” diyerek çağrılar yaptılar. Hatta Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier de konsere destek verdi.

Kraftklub, ırkçılara karşı cephede yer alan sol rock gruplarından

Ancak sağ ve sol grupların karşı karşıya geldiği geçen hafta başı yaşanan olaylarda Chemnitz polisinin yetersiz kalması, göçmen karşıtı hareketin boyunu ortaya koydu. Emniyetin açıklaması çok basitti: “Birkaç yüz kişi bekliyorduk, bu kadar kalabalık olabileceklerini düşünmedik.”

Ama o kadar kalabalıktılar. Ve geçen cumartesi günü aşırı sağın gösterisinde AfD yöneticileri ön saflardaydı.

Kalabalık sokakla da kalmıyor. Son anketlere göre Saksonya’da bugün seçim yapılsa, Merkel’in partisi CDU yüzde 30’la birinci, AfD yüzde 25’le ikinci parti konumunda.

Dün gelen habere göre Alman Anayasayı Koruma Teşkilatı, AfD’nin Bremen ve Aşağı Saksonya gençlik kollarıyla örgütlü aşırı sağ gruplar arasındaki ilişkiyi gözlem altına alacak. Saksonya’da ise henüz böyle bir girişim yok.

“SINIRA DUVAR"

Eli sopalı aşırı sağcıya karşı, Alman polisi sol gruplara siper

Chemnitz ruh halinin sokaklara taşan 4 bin 500 kişiden ibaret olmadığını sosyal medyada Cem Özdemir'e gösterilen tepkiler de ortaya koyuyordu. İşte en terbiyelilerinden birkaçı:

"Süper. Sınırları güvence altına alacağınıza Almanya'da duvarlar dikmek istiyorsunuz. Duvarlar sınıra yakışır. Türk kökenli bir politikacı kalkmış Almanya'nın neresine sınır çekip duvar dikeceğimizi öğretiyor..."

"AfD'nin istediği de duvar. Ama göçmenlere karşı sınıra duvar."

"Önce güvenlik duvarı, sonra da tecrit mi başlayacak Bay Özdemir."

"Esas Özdemir gibi sol popülistlere karşı güvenlik duvarına ihtiyaç var."

"Sadece laf, laf. Eylem yok. Suç AfD'de değil, halkın çektiği sıkıntıları görmeyen siyasette. Bize onurumuzu geri verin..."