Almanya'da başbakan adayları genel seçimlerden önce son kez canlı yayında karşı karşıya geldi
Almanya'da 26 Eylül'de gerçekleşecek genel seçimler öncesi başbakan adayları son kez canlı yayında karşı karşıya geldi. Açık oturumun ardından yapılan ankete katılanların yüzde 42'si SPD'nin başbakan adayı Olaf Scholz'u başarılı gördü. Laschet yüzde 27 ile ikinci, Baerbock da yüzde 25 ile üçüncü oldu.
Almanya'da, 26 Eylül'de yapılacak genel seçimlerde yarışacak başbakan adayları seçimlerden önce son kez canlı yayında karşı karşıya geldi.
Hristiyan Birlik (CDU/CSU) partilerinin başbakan adayı ve Hristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) Genel Başkanı Armin Laschet, Sosyal Demokrat Parti'nin (SPD) başbakan adayı ve Maliye Bakanı Olaf Scholz ile Yeşiller Partisi'nin başbakan adayı ve partinin Eş Başkanı Annalena Baerbock, ProSieben, Sat.1 ve Kabeleins televizyon kanallarının ortak yayınında Linda Zervakis ve Claudia von Brauchitsch'in sorularını cevapladı.
Adaylara, seçimden sonra hangi parti ile koalisyon yapmak istedikleri sorusu sorulan yayında Scholz, Almanya için Alternatif (AfD) partisi ile koalisyona girmeyeceğini ve herhangi bir iş birliği yapmayacağını belirterek, "Ben daha ziyade Yeşillerle koalisyona girmeyi arzu ettiğimi gizlemek istemiyorum." dedi.
Baerbock da seçimden sonra tüm demokratik partilerle koalisyon görüşmeleri yapacağını ifade ederek, "Yeni bir başlangıç için Yeşiller yönetiminde bir hükümete ihtiyaç var. Dünün politikasını yaptığı için CDU’nun muhalefette olması en iyisi olacak." dedi.
Başbakan adayı Baerbock, SPD ile birçok noktada ortak hedeflerinin bulunduğunu kaydetti.
CDU Genel Başkanı Laschet ise Sol Parti ve AfD ile koalisyona girmeyeceğini belirterek, diğer başbakan adaylarının Sol Parti ile koalisyona girmeyi reddetmediklerine işaret etti.
Bu seçimde ülkenin nereye doğru gideceğine ilişkin yönünün belirleneceğini vurgulayan Laschet "Hristiyan Birlik partilerinin seçimden güçlü çıkması için çalışıyorum." ifadesini kullandı.
Laschet, terörle mücadeleyi ve iç güvenlik konusunu gelecek yıl Almanya'nın ev sahipliğinde düzenlenecek G7 Zirvesi'nde gündeme taşıyacağını ifade ederek, bu konularda uluslararası iş birliğinin önemli olduğunu söyledi.
Teröre karşı sıfır hoşgörü gösterilmesi gerektiğini anlatan Laschet, güvenlik güçlerinin tehlikeli olarak gördüğü kişilerin sınır dışı edilmesini istedi.
Laschet, son dönemde ülkede artan terör saldırılarına işaret ederek, "Terörün yeniden tehdit olduğunu anladık." değerlendirmesinde bulundu.
Baerbock ise polis ve yargı kurumlarının daha iyi donatılması gerektiğini ifade ederek, “Tehlikeli kişileri 24 saat takip etmek lazım. Bu pahalı ama önemli." dedi.
Scholz ve Baerbock, işçiler için asgari saat ücretini 12 avroya yükseltmeyi vaat etti.
Bunu iktidara geldiği ilk yılda yürürlüğe girmesini sağlayacağını aktaran Scholz, bundan 10 milyon insanın faydalanabileceğini kaydetti.
Baerbock da tek başına çocuk yetiştiren annelere işaret ederek özellikle bu annelerin yoksulluk tehlikesi yaşadığını vurguladı.
Laschet ise düşük gelirli kişilerin durumunun iyileştirilmesi gerektiğini belirterek, ancak siyasetçilerin asgari saat ücreti belirlemesine karşı çıktığını söyledi.
Bu ücretin sendikalar ve iş verenler arasındaki toplu sözleşme görüşmelerinde belirlenmesi gerektiğini ifade eden Laschet, siyasetçilerin ise ekonomik kalkınma ve istihdam sağlama görevi olduğunu kaydetti.
Öte yandan Sat.1 televizyonu açık oturumun ardından Forsa araştırma şirketinin 2291 kişi ile telefonda hızlı bir şekilde yaptığı anketin sonuçlarını yayımladı.
Buna göre, ankete katılanların yüzde 42'si SPD'nin başbakan adayı Olaf Scholz'u başarılı gördü. Laschet yüzde 27 ile ikinci, Baerbock da yüzde 25 ile üçüncü oldu.