Dünya Limit Aşım Günü: 2022 kaynaklarını 209 günde tükettik
Küresel Ayak İzi Ağı, 2022 'Dünya Limit Aşımı Günü'nü 28 Temmuz olarak açıkladı. Bu, dünya üzerinde 2022 yılı için ayrılan kaynakları 209 gün içinde tükettiğimiz anlamına geliyor. Bilim insanları tehlikenin ciddi olduğunu söylerken, insanlığın tüketimine bakılırsa, Dünya'nın yeni bir dörtte üçüne daha ihtiyacımız var.
Her yıl insanların doğal kaynaklardan ne kadar kullandığını ölçen ve o yıl için bir "Dünya Limit Aşımı Günü" belirleyen Küresel Ayak İzi Ağı (GFN), 2022 yılı için Dünya Limit Aşım Günü'nü 28 Temmuz olarak belirledi.
Bu, 28 Temmuz itibarıyla 2023 yılı için ayrılan kaynaklardan kullanmaya başladığımız ve yılın geri kalanında insanlığın gezegene sürdürülemez bir zarar verdiği anlamına geliyor. Geçtiğimiz yılın Dünya Limit Aşım Günü ise 29 Temmuz olarak belirlenmişti.
GFN, Dünya Limit Aşımı Günü'nü Birleşmiş Milletler verilerine dayanarak hesaplıyor. Buna göre, kişi başına ekolojik ayak izi ve dünyanın kişi başına biyokapasitesi karşılaştırılıyor.
Yarım yüzyıl önce, Dünya'nın biyolojik kapasitesi, insanların kaynaklara yönelik yıllık talebini karşılamak için fazlasıyla yeterliydi. Ancak, Dünya Limit Aşımı Günü, uzun süredir
takvimde yukarı çıkıyor.
GFN verilerine göre, bu yıl en kötü orana sahip ülke Katar. Ülkede yıllık kaynak limitini 10 Şubat'ta tüketti. Katar'ı ise 14 Şubat'ta kaynaklarını tüketen Lüksemburg takip ediyor.
GFN Başkanı Mathis Wackernagel, bu duruma ilişkin, "Bütün paranızı 28 Temmuz'a kadar harcamışsınız ve yıl sonuna kadar bütçe açığıyla yaşamanız gerekiyor gibi düşünün. Ancak bu çok
daha ciddi bir durum, çünkü gelecekten borç alıyoruz." dedi.
GFN 1971 yılından beri, Dünya Limit Aşım Günü'ne kadar ne kadar tükettiğimizi, ürünlerin ne kadar verimli üretildiğini, kaç kişinin kaynakları tükettiğini ve doğanın kaynaklarının ne kadarını yenileyebileceğini hesaba katarak bir hesaplama yapıyor. Ve son verilere göre insanlığın, mevcut kullanım oranına bakılırsa başka bir gezegenin dörtte üçüne ihtiyacı olacak.
Alman yayın kuruluşu Deutsche Welle'e konuşan Wackernagel, bu aşırı tüketimin gezegenin yaşadığı mevcut sorunların çoğunun altından yatan neden olduğunu söyledi. Wackernagel, "Bütün sorunlara farklı şekillerde bakıyoruz, iklim değişikliği veya biyoçeşitlilik kaybı veya gıda kıtlığı,
sanki bağımsız olarak ortaya çıkıyorlar. Ama hepsinin altında benzer sorunlar var: İnsanlığın sahip olduğu şeyleri kullanmak miktarı, Dünya'nın yenileyebileceklerine kıyasla çok büyük hale geldi." ifadelerini kullandı.
Wackernagel, durumun düzeltilmesi için yapılabilecek şeylerin olduğunu söyleyerek şu ifadeleri kullandı;
"Karbonsuzlaştırmayı sağlamak 22 gün, akıllı şehir tasarımının uygulanması 29 gün,
ton karbon başına 100 dolar fiyat koymak 63 gün ve AB'nin Yeşil Anlaşması'nın küresel olarak benimsenmesi 42 gün daha ekleyebilir."
Daha küçük değişikliklerinin de önemli katkı sağlayacağını dile getiren Wackernagel, hız sınırlarının düşürülmesi, çamaşırları kurutmak için makine kullanılmaması, ev ışıklarının
LED'lere çevrilmesi, haftada bir gün et yemek ve daha sürdürülebilir kıyafetler seçmenin mümkün olduğunu söyledi.
Alman yetkili Stefan Küper, "On yıllardır kaynaklarımızı gereğinden fazla kullanıyoruz, beni bu kadar endişelendiren şey bu. Küresel olarak baktığımızda aşırı kullanımın arttığını görüyoruz.
Bu derhal durdurmamız gereken bir gelişme." dedi.
Bilim insanları, gezegenin doğal kaynaklarının limitinin aşılmasından en büyük nedeninin insanlığın ekolojik ayak izinin yüzde 60'ını oluşturan karbon emisyonlarının olduğunu söylüyor.
Karbon emisyon oranı bunun sadece yarı miktarında olsaydı, Dünya Limit Aşım Günü yaklaşık üç ay gecikebilirdi.
*Haberin görseli Unsplash tarafından servis edilmiştir.