Osmanlı maliyesinde vergiye esas olan insan ve mal varlığını tespit etmek için yapılan sayımların kaydedildiği defterlerin adıdır. Vergi tespitleri, tarım toplumlarının hakim olduğu devlet yapılanması içinde nüfus ve mal varlığı potansiyelini anlamak ve vergilendirmeyi buna göre yapmak üzere gerçekleştirilmiştir. Osmanlılarda timar (bkz. Osmanlı Toprak Sistemi) sisteminin de gereği olarak yapılan tahrirler, ülke genelinde insan gücünü ve üretim araçlarını, ürünleri, vergilendirilebilir gelir kaynaklarını gösteren istatistiki veriler sağlar.
Osmanlılar gerçekleştirilen fetihlerin ardından bölgenin tahririni yapar ve bunu çeşitli vesilelerle 30 yılda bir, çoğu defa da hükümdar değişikliklerinde tekrarlardı. Tahririn amacı halkın oturduğu yerleşim birimlerini, işe güce yarar erkek nüfusu, hane sahiplerini, bunların mallarını, üretimlerini, timar sistemi içindeki dağılımını göstermekti. Sadece timar sistemi değil, vakıf ve mülke tahsis edilmiş kaynakların tespiti de yapılırdı. Merkezi idarece görevlendirilmiş olan il yazıcısı veya muharrir denilen tahrir emini ve katipten oluşan heyet, timar sahipleri veya bunların adamları ve kadılarla beraber gereken araştırmayı ve tespitleri, daha önceki tahrir verilerini de göz önüne alarak gerçekleştirirdi. Yapılan bu işlemler sonrası tahrirlerin sonuçlarını aksettiren Mufassal defterler hazırlanırdı.
Mufassal defterler, sancaklara göre yapılan sayımların bütün ayrıntılı bilgilerini ihtiva ederdi. Şehir, kasaba, köy, mezra, yaylak-kışlak yerleri, buralarda yaşayanların isimleri, bunların hukuki ve iktisadi statüleri, alınan vergilerin cins ve miktarları, toprağın tasarruf şekilleri, vakıf ve mülkler, konargöçer topluluklar bu mufassal defterlere kaydedilirdi. Tahriri yapılan bölgedeki vakıflar ve konargöçer topluluklar duruma göre ayrı defterler halinde de düzenlenebilirdi. Mufassal defterlerin başına tahriri yapılan sancağa ait uygulanacak olan vergi mevzuatını anlatan kanunname eklenirdi. Daha sonra merkezde tahrir emini kaleminde bu defterlerin isimler ve ayrıntılı vergi dökümleri hariç timar sistemine göre hazırlanmış icmalleri oluşturulurdu. İcmaller timar dağılımı için esas teşkil eder ve pratik anlamda kullanılmak amacıyla birkaç ayrı şekilde tertip edilebilirdi. Bazıları doğrudan mufassalların yazılışına uygun bir şekil gösterirken bazıları timar sahiplerinin adlarına göre düzenlenirdi. 17. yüzyılın başlarına kadar süren tahrirler, daha sonra mahiyet değiştirerek farklı amaçlarla yapılmaya başlandı (önce Avarız, sonra Nüfus ve Temettuat sayımları). Klasik tahrir sistemi de böylece sona ermiş oldu.
Bugün klasik anlamdaki tahrir defterleri İstanbul'da Osmanlı Arşivi ve Ankara'da Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Arşivi'nde saklanmaktadır. Bu defterlerin bugüne ulaşan en eskisi II. Murad döneminin (1421-1451) başlarına aittir.
YAZAR
Feridun M. Emecen