"Laikliği savunduğunuzu gösterin"
DSP Genel Başkanı Sezer'den AKP'ye sert çıkışlar.
Kadir Has Üniversitesi Hukuk Kulübü tarafından düzenlenen ''Liderler Kadir Has'ta Buluşuyor'' zirvesine katılan Sezer, ''Türkiye'nin Dünü,
Bugünü, Yarını'' konulu konferans verdi.
Sezer, Türkiye'de siyasetin, ülkenin gerçek sorunlarını tartışmak yerine suni gündem maddeleri ile uğraştığını söyledi.
Türkiye'nin geçmişte yaşadığı sorunlara işaret eden Sezer, geçmişte de siyasette toplumu karşı kamplara bölecek adımların atıldığını, o günkü
iktidarın da kendi partisinden olanlara ayrı, diğerlerine ayrı davrandığını ifade etti.
Sonraki süreçte yaşanan demokrasi dışı darbelerin, sorunlara çözüm olmadığını ve siyasi partilerin tabana dayanan yapısının ortadan
kalktığını dile getiren Sezer, siyaset ve bilimin birbirinden koparıldığını ve siyasetin dar bir kadronun eline teslim edildiğini
savundu.
Sezer, bu süreçte, hayatında siyasetle uğraşmamış, bu konular üzerine çalışmamış yaşını başını almış insanların, birdenbire başbakan,
cumhurbaşkanı olduğunu belirterek, ''Siyaset, son dönemde, siyaset yapanların çoğu tarafından meslek olarak uygulanmaya başlandı. Bu
nedenle de kimse koltuğunu kaybetmek istemiyor. Siyaset, sorun çözer olmaktan çıkıp, sorun üretir hale gelmeye başladı. Bugün siyaset sorunun
ta kendisi haline geldi'' diye konuştu.
-''DEMOKRASİNİN OLMAZSA OLMAZI LAİKLİKTİR''-
Türkiye'nin siyasette kutuplaşmaya değil, siyasetin renklerini demokrasi içerisinde sağlıklı işletebilecek bir sürece ihtiyacı bulunduğunu ifade
eden Sezer, şunları söyledi:
''Türkiye'de insanlarımızı sağcı, solcu, Alevi, Sünni, Türk, Kürt, başörtülü, başı açık diye bölmeye çalışanlara karşı, 'bizim sorunumuz
işsizliktir, bizim sorunumuz eğitim, bizim sorunumuz kalkınma, sosyal adalet' diyebilmeye ve bunu da demokratik bir ortamda hayata geçirmeye
ihtiyacımız var. Demokrasinin olmazsa olmazı laikliktir. Laikliği korumanın önde gelen koşulları da ekonomide sağlıklı bir yapıyı hayata
geçirmek ve aynı zamanda inançlara saygıda kusur göstermemek.
Şimdi başörtüsünden beslenenler var. Başörtüsü karşıtlığından beslenenler var. Her ikisi de Türkiye'yi gerip, haksızlık yapıyor. Sorun
yaratılmasına neden oluyorlar. Biz inançlara saygı, tam bağımsızlık, tam demokrasi ve zenginlikte sosyal adaletten yanayız.''
Konuşmasının ardından öğrencilerin sorularını yanıtlayan Sezer, ''AK Parti hakkında açılan kapatma davasının demokrasi ve özgürlük anlayışını
zedeleyip zedelemediği'' yönündeki bir soruya şöyle cevap verdi:
''Partilerin kapatılmasını hiç içimize sindiremeyiz. Rakip bir partinin kapatılmasından medet ummayız. Biz; AK Parti'yi, siyasal olarak
seçimlerde yenmeye ant içmiş bir siyasi partiyiz. Siyasal alanda mücadele etmeyi yeğleriz, ama hiç kimsenin, başbakan da olsa yasalara
aykırı davranma, suç işleme hakkı yok. Yasalara, yönetenler de yönetilenler de uymak zorunda. Yasama, yürütme, yargı, 3 ayrı erk.
Birbirini denetleyen, birbirinden üstün olmayan. 'Yargı görevini yapıyor' diye suçlayamayız, ama bu noktaya gelmesini de katiyen istemeyiz. Hepimize düşen sağduyu ile bu süreci atlatmak.''