Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Keşfet Resmi İlanlar Kültür Sanat

Cumhuriyeti vatandaşı olarak birlik olmanın sevdasındayız. Hepimiz bu ülkede

kusura bakmayın misafir değiliz, ev sahibiyiz" şeklinde yanıt verdi. Demokratikleşme çabalarına da değinen Erdoğan, "Hamdolsun Nazım Hikmet'i Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına kabul etmek de bize nasip oldu" dedi.

UMUT TÜTÜNCÜ / CNA

Fotoğraf: SEZAYİ ERKEN

AKP'nin Alevi kökenli milletvekili Reha Çamuroğlu'nun mütevelli heyeti üyesi

olduğu Abdal Musa Kültürünü Araştırma ve Tanıtma Vakfı'nın düzenlediği iftar

yemeği Feshane Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi'nde gerçekleşti. Akşam

17.00'de başlayan iftara Baybakan Erdoğan, eşi Emine Erdoğan, Devlet

Bakanları Mehmet Sait Yazıcıoğlu, Mehmet Şimşek, İçişleri Bakanı Beşir

Atalay, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, AKP Genel Başkan Yardımcısı

Abdulkadir Aksu, çok sayıda AKP'li ilçe belediye başkanları, RTÜK Başkanı

Zahid Akman, işadamları ve sanatçıların da aralarında bulunduğu 2000'in

üzerinde davetli katıldı.

Alevi inancı gereği masalara bıçak ve su konulmadı

Kerbela olayına ilişkin mersiyelerle başlayan iftarın menüsünde iftariye

tabağı, kremalı badem çorbası, peynirli su böreği, enginar göbeğinde mantar

graten, bademli pilav ve kazandibi yer aldı. Alevilerin inancı gereği

masalara su ve bıçak konulmadı.

İzzettin Doğan: "Bu ülkede herkes eşit değil"

Prof. Dr. İzzettin Doğan, konuşmasında, Dolmabahçe'deki Başbakanlık ofisinde Devlet Bakanı Sait Yazıcıoğlu ile Türkiye'deki Alevilerin sayısına ilişkin

yaşadığı polemiği anlattı. Kendisinin 25 milyon Alevinin yaşadığı iddiasına,

Bakan Yazıcıoğlu'nun bu rakamın 8 milyon olduğunu söylediğini hatırlatan

Doğan, "Devletin kendi insanlarının inançsal yapısını bilmemesi telafi

edilmesi gereken bir noktadır. Türkiye'de Yazıcıoğlu'nun dediği gibi 7-8

milyon da Alevi olsa bu pek çok Avrupa ülkesinin nüfusundan fazladır" dedi.

Türkiye'deki Alevilerin kışkırtılmaması için anayasal haklarının verilmesi

gerektiğini tekrarlayan Prof. Dr. Doğan, "Sayın Başbakan siz de biliyorsunuz

ki, bu ülkede herkes yasalar önünde eşit değildir. Bu ülkede vergi

verenlerin üçte birini oluşturan Aleviler haklarını alamıyor. Bu vergiler

sadece Sünni İslam'a gidiyor. Bu vergilerden Aleviler, Caferiler, Hristiyan

vatandaşlar yararlanamıyor. Alevilerin bütçeden pay almaları eşit yurttaşlık

anlayışının gereğidir" diye konuştu. Doğan, daha önce gündeme getirilen

Alevi isteklerini bir kez daha kürsüden dile getirdi.

Erdoğan kürsüye çıkınca salonun yarısı alkışlamadı

İftarın sonunda konuşma yapan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kürsüye

gelişinde salonun yarısı alkışlarken diğer yarısından hiç ses çıkmadı.

Konuşmasına "Sevgili canlar" diye başlayan Erdoğan, Gazze'de yaşananların

Kerbela'nın bir izdüşümü olduğunu söyledi.

"Bizim kitabımızda insanları yaftalamak, hor görmek yoktur"

Erdoğan, Alevi ozanların isimlerini sayarak, "Bunlar bizim ortak sesimiz

ortak nefesimizdir" dedi. Konuşmasında İzzettin Doğan'a da yanıt veren

Erdoğan, "Hepimiz demokratik, laik, sosyal hukuk devletinde hür ve özgür bir

ülkenin vatandaşları olarak yaşayacağız. Bu özgür ve hür ülkede herkes kendi

kimliğini dilediği gibi tanımlayabilir, yaşayabilir. Sorunlar yok mu var.

Ama bakın nereden nereye geldik. Türkiye şu anda bir kırılma noktasını

yaşıyor. Özellikle özgürlükler, haklar ve daha ileri demokrasi noktasında.

Benim vatandaşım layık olana an be an daha da yaklaşıyor. Daha da ileride

olacağız. Bize düşen nedir? Bizim kitabımızda insanları yaftalamak,

etiketlemek, hor görmek yoktur. Bizler 70 milyon Türkiye Cumhuriyeti

vatandaşı olarak birlik olmanın sevdasındayız. Hepimiz bu ülkede kusura

bakmayın misafir değiliz, ev sahibiyiz" diye konuştu.

"En büyük mücadeleyi mafyayla verdik"

Erdoğan, Ergenekon Operasyonu'na da gönderme yaptığı konuşmasında "En büyük mücadeleyi mafyayla verdik, çetelerle verdik. Vermeye de devam ediyoruz" dedi.

TRT 2'de özel yayın yapılacak

Sivas'ın bütün milletin ortak acısı olduğunu belirten Erdoğan, Alevi

talepleri konusunda yaptıklarını sıraladı. Yapılan düzenlemelerde

yanlışlıklar varsa bunların düzeltilebileceğini ifade eden Erdoğan, TV

konusunda da tabuları yıktıklarını söyledi. Erdoğan, TRT 2'de Muharrem ayı

boyunca özel yayın yapılacağını da belirtti.

Hamdolsun Nazım bize nasip oldu

Türkiye'deki demokratikleşme çabalarını da dile getiren Erdoğan, "İşte Nazım

Hikmet meselesi. Yıllardır ülkemizde Nazım Hikmet de konuşuldu. Biz de bir

şiir mağduru olarak, bunları yaşadık, biliyoruz. Dünya görüşü şöyleymiş,

böyleymiş tartışma konusu yapmadık. Çünkü biz fikrin Kerbela'sını yaşamak

istemiyoruz. Fikrin, şiirin Kerbela'sı olmaz. Hamdolsun Nazım Hikmet'i

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına kabul etmekte bize nasip oldu" şeklinde

konuştu.

"Türkiye kabuk değiştiriyor"

Davet sahibi Reha Çamuroğlu ise konuşmasında Türkiye'de yaşanan "kabuk

değişimi" ve "demokratikleşmeye" değinerek, "Bir aya yakın süredir TRT'de

neler olduğunu görüyorsunuz. Türkiye artık her nesneyi ve özneyi takma

adlarla değil, kendi adıyla çağırıyor. Türkiye kabuk değiştiriyor,

demokrasisi gelişiyor" dedi.

Öte yandan Erdoğan'a iftar yemeğinde göreve yeni atanan Basın Danışmanı

Kemal Öztürk eşlik etti.

Çamuroğlu iğneyle geldi

Reha Çamuroğlu'nun sabah saatlerinde hastaneye kaldırıldığı, bağırsaklarında delinme olduğu belirlenen Çamuroğlu'nun yanlış anlaşılmalara neden olmamak için güçlükle iftara geldiği öğrenildi. Gün boyu serum tedavisi gören Çamuroğlu, iftardan sonra tekrar Alman Hastanesi'ne geri döndü. Çamuroğlu'nu, eşi Meltem Çamuroğlu bir an olsun yalnız bırakmadı. Çamuroğlu 2 saat süren iftar boyunca zor anlar yaşadı. Daha önce Başbakan'ın danışmanlığından istifa eden Çamuroğlu'nun iftara katılmazsa 'bir şeyler mi oluyor' şeklindeki soruların gündeme gelmesini istemediği için iftara katıldığı öğrenildi.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ