100 kadına yanlış tedavi iddiası! Annelik hayallerini ellerinden aldı
Özel bir hastanede doktor olarak görev yapan Mustafa Acet (63), anne olma hayaliyle tüp bebek tedavisi gören yaklaşık 100 kadına iddiaya göre yanlış tedavi uyguladı. Adli Tıp Kurumu, doktorun yaptığı müdahalenin tıp kurallarına uygun olmadığını belirledi. Kadınlar şikayetçi olmaya başlayınca Acet, sağlık sorunlarını gerekçe göstererek Amerika'ya gitti. Hukuk davaları devam ederken firari doktor hakkında 5 yıl sonra da ceza davası açıldı. Savcılık Acet'in iki yıla kadar hapsini istedi. Habertürk'ten Halil Sadri Yılmaz'ın haberi..
İstanbul’da yaşayan 31 yaşındaki Merve Kutay, anne olma hayaliyle tüp bebek tedavisine karar verdi. Şişli’de faaliyet gösteren özel bir kliniğin sahibi Doktor Mustafa Acet’le tanıştı.
Doktor tedaviye başladı, Kutay’ı ameliyat olmaya ikna etti. Acet, ilk ameliyatını 8 Mart 2018 tarihinde, ikincisini ise yaklaşık 3 ay sonra yaptı. Merve Kutay istediği sonucu alamadı, başka bir doktora gidip muayene oldu. Aldığı cevap ise ona hayatının şokunu yaşattı. Yapılan ameliyatın yanlış olduğunu ve doğurganlık azalttığını öğrendi.
“TÜRKİYE’YE DÖNMEYECEĞİM” DİYE VİDEO PAYLAŞTI
Merve Kutay savcılığın yolunu tuttu, şikayetçi oldu. Mustafa Acet tarafından yapılan ameliyat sonucunda, yüzden fazla kadının kendisi gibi mağdur olduğunu öğrendi. Hakkında birçok şikayette bulunulan Mustafa Acet ise sağlık sorunlarını gerekçe göstererek Amerika’ya gitti. Amerika’dayken sosyal medya hesabından video paylaşan Doktor Mustafa Acet “Türkiye’ye maalesef şu günden itibaren dönemeyeceğimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Bu nedenle hepinize hoşça kalın diyorum” dedi.
ADLİ TIP KURUMU: YAPILAN İŞLEM TIP KURALLARINA UYGUN DEĞİL
Anne olma hayalleri suya düşen Merve Kutay, doktor hakkında hukuk davası açtı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ise 5 yıl sonra soruşturmasını tamamladı, doktor hakkında bir de ceza davası açıldı. İddianamede Adli Tıp 7. İhtisas Kurulu’nun “Yapılan işlem tıp kurallarına uygun değildir” şeklindeki görüşünü dikkate aldı. Hazırlanan iddianamede “Bir kişinin çocuk yapma yeteneklerinin kaybolmasına neden olacak şekilde taksirle yaralama” suçundan 2 yıla kadar hapis cezası istendi. Firari sanığın yargılanmasına önümüzdeki günlerde İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi’nde başlanacak.
“MİLYONLARCA TAZMİNAT VERİLSE BİLE BEN YİNE ANNE OLAMIYORUM”
Habertürk’e konuşan Merve Kutay, ameliyat sonrası teknik olarak hiçbir şekilde tüp bebek tedavisi göremeyeceğini belirterek “Yaptığı ameliyat sonrasında rahmimde hiçbir şekilde bebek taşıyamayacağımı öğrendim. Kendisi zaten biz davayı açma sürecindeyken Amerika’ya kaçtı. Kendisi hasta olduğunu söyledi fakat hasta falan değil. Sosyal medya hesabından ben kendisini de görmüştüm, gayet sağlığı yerinde. Şu an Amerika’da sağlık işiyle mi uğraşıyor, onu çok merak ediyorum” ifadelerini kullandı.
Açtığı hukuk davasının 5 yıldır devam ettiğini kaydeden Kutay, “Bana şu an kaç milyonluk tazminat verilse de günün sonunda ben yine anne olamıyorum. Bu isteği hiçbir şey yerine getiremez, benim gibi yüzlerce mağdur kadın var biliyorum” dedi. Bu süreçte psikolojik ilaçlar kullandığını ve işini kaybettiğini kaydeden Kutay, “Anne olmakla ilgili bütün hayallerimi, umutlarımı kaybetmiş durumdayım. Sadece psikiyatrik ilaçlarla kendimi oyalıyorum. Bu davanın sonunda bu adamla ilgili bir şeyler yapılabilirse en azından kendimi biraz daha iyi hissedeceğim. Çünkü kaybettiğim bir annelik var, bunun telafisi yok” şeklinde konuştu.
“ORGANLARI VE DOKULARI SATMIŞ OLABİLİR”
Merve Kutay’ın avukatı Benay Çam da, mahkemeye başvurarak firari sanık hakkında Interpol’ün kırmızı bülten çıkarmasını talep ettiğini ve mahkemenin ilk duruşmada bu talebi değerlendireceğini söyledi. Mustafa Acet’in kendi açtığı kliniğinde yaptığı ameliyatların çoğunda aynı mağduriyeti yarattığını iddia eden Avukat Çam şöyle devam etti: “Kişi belki kişilerden doku, organ veya embriyo transferi toplamış da olabilir. Bunları yurt dışına transfer etmiş olabilir. Ona bu konuda bir takım yardımcı olan insanlar var olabilir. Bu konu aslında ‘Sadece bir ameliyattan kısır kaldı’ vakası değildir. Dolayısıyla yüzlerce insanın aynı zamanda yaşadığı bu ameliyatların hatalı olması özellikle düşünülmesi gereken ve asliye ceza mahkemesinde görülmemesi gereken bir dava türüdür.”
