Yaz saati dünyada ne olacak
Kemal Kılıçdaroğlu’nun broşür halinde yayınlanan 100 günde yapılacak işler listesinde en kolay eleman kalıcı yaz saati uygulamasına son vermek. Broşürde anılan tank palet fabrikasını Katar’dan geri almaktan, Süleyman Şah türbesini eski yerine nakletmekten veya Cumhurbaşkanlığı uçaklarına bir çırpıda alıcı bulmaktan daha zahmetsiz ve sonuç garantili bir iş. Ekim ayı geldiğinde zamanı bir saat geri almakla bitecek basit bir iş. Aynı, Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile bir gecede İstanbul Sözleşmesi’nden çıkmak gibi!
Kılıçdaroğlu İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönüleceğini birkaç kez tekrarladı, en son geçen 8 Mart’ta da söyledi ama 100 günlük vaatleri arasında göremedim.
Altı yıldır yaz saatinde yaşıyoruz. İleri geri saat uygulamasına son verildiği gün itibariyle şikayetler başladı. Sabahları zifiri karanlıkta okula, işe gidişlere dair şikayetler yükseldi. Kalıcı uygulama sayesinde enerji tasarrufu sağlandığına ilişkin bazı rakamlar açıklandı. Siyasi kamplaşmayla da beslenen şikayetler zaman içinde tavsadı. Ama Bay Kemal “Sana Söz” vaatleri arasına dahil etmiş. Seçimi kazanırsa, gün ışığından tasarruf amacıyla uygulanan yaz-kış saatine geri dönülecek. Böylece dünyaya uyum sağlanacak.
Ancak uyum cephesi tartışmalı.
Uyum tartışması derken, en son Lübnan’da yaşanan tarzda bir ahenk bozukluğunu kastetmiyorum. Malûm, bir Lübnan klasiği olarak siyasi ve dini fraksiyonlu tabiatı gereği ülkedeki ihtilaf zamana da yansıdı. Maruni Kilisesi, ramazan nedeniyle yaz saatine geçişi bayram arifesine erteleme kararını kabul etmeyince, diğer Hıristiyan örgüt ve partiler de Marunilere ayak uydurdu ve memleket geçen 26 Mart sabahına farklı saatlerde uyandı. Müslüman ve Hıristiyan saati tartışmasıyla hükümetin dikkatleri ekonomik krizden uzaklaştırmaya çalıştığı tezleri ileri sürüldü ama o başka bir hikaye. Bugün (20 Nisan) itibariyle saatler eşitlenecek.
Dünyadaki mevcut durum; ileri saati ya hiç uygulamayan ya da vazgeçmeye çalışan ülkeler şeklinde. Bugüne kadar farklı zaman aralıklarında olmak kaydıyla 140 kadar ülkede uygulandı, halen ülkelerin yüzde 40’ında geçerli. Çin, Rusya, Japonya, Arjantin, Hindistan dahil çok geniş bir coğrafyada saatler değiştirilmiyor. ABD ve Avrupa Birliği ise ileri saat uygulamasına son vermek için uğraşıyor. Ancak her iki kıtada da son karar yer yer siyasete, saat oynaklığının insani ve endüstriyel etkileriyle ilgili farklı bilimsel çalışmalara ve hatta “acaba hangi zamanda kalsak” tartışmasına takılıyor.
Saatlerin siyasete bağlı olarak ileri geri gittiği bir ülke de mesela Mısır. 2011’de Arap Baharı’yla birlikte yaz saati uygulamasına son verilmişti. Mursi’ye yapılan askeri darbeden sonra 2014’de yeniden başladı, 2016’da yine iptal edildi. Ve şimdi parlamentoda alınan karar uyarınca ramazan ayının bitimiyle birlikte yaz saatine geçiliyor.
SAĞLIĞA ZARARLI – VERİMİ DÜŞÜRÜYOR
Standart zamanı ileri almakta maksat, yaz akşamlarında daha fazla gün ışığı, geri almakta niyet ise kış sabahlarında daha fazla aydınlık. ABD ve Kanada’da geçen 12 Mart’ta ileri alındı, 5 Kasım’da geri alınacak. Avrupa Birliği ve İngiltere’de ise 26 Mart’ta ileri alındı, 29 Ekim’de yeniden kış saatine dönülecek.
Bilindiği kadarıyla ilk kez Birinci Dünya Savaşı sırasında yakıt ve kömürden tasarruf amacıyla ileri saate geçilmişti. İlk uygulayanlar Almanya ve ABD olmuş, ardından birçok Avrupa ülkesi takip etmişti. O tarihten bu yana, Türkiye’nin de dahil olduğu birçok ülkede belli aralıklarla uygulandı; 1980’lerde petrol şoku nedeniyle çok geniş bir coğrafyada hakim oldu. Ancak bugün 70 ülkenin çoğu zamanla oynamaktan vazgeçmeye çalışıyor.
ABD, İkinci Dünya Savaşı sırasında da yakıt ikmali sınırlı olduğu için ileri saat uygulamasına geçmiş, savaş sonrasında bazı eyaletler bırakmış, bazıları devam etmiş ve 1966 yılında federal hükümet ülke genelinde saatlerin yılda iki kez değiştirilmesi kararı almıştı. Hawaii ve Arizona eyaletleri o tarihten beri bu karara uymadı. Şimdi bütün eyaletlerde kalıcı yaz saati uygulaması için top Kongre’de ama problemli…
Geçen yıl Florida Senatörü Marco Rubio’nun girişimiyle Gün Işığını Koruma yasa tasarısı partiler üstü bir iklimde oy birliğiyle Senato’dan geçti, ancak Temsilciler Meclisi’nde takıldı, oylamaya sunulmadı. Yaz saati uygulamasının enerji tüketimini gerçekten azaltıp azaltmadığı tartışmaya açıldı. Ulaştırma Bakanlığı’nın 1975 tarihli çalışmasına göre ancak yüzde 1’lik enerji tasarrufu söz konusuydu. Sabah 07.00 itibariyle yataktan kalkan direkt ışıkları açtığı için beklenen tasarruf gerçekleşmiyordu.
İleri saat uygulamasının verimi artırdığı teorisi de tartışmalı hale geldi. Bazı bilim insanlarına göre güne erken başlamak iş verimini artırıyor. Ancak insanın biyolojik saatinde meydana gelen değişimler ve uykuda geçen zamanın azalmasıyla çalışanlarda sağlık sorunlarının ortaya çıktığı, dolayısıyla verimin azaldığı iddiası da var. Yeni bir araştırmaya göre ABD’de her yıl yaz saatine geçiş nedeniyle 434 milyon dolarlık verim kaybı yaşanıyor.
ABD’de yaz saatine itirazlar bu kadarla kalmıyor. Zamanda değişiklikle birlikte ölümlü trafik kazaları, iş kazaları, kalp krizi ve felç vakalarıyla suç oranının arttığına dair istatistikler mevcut. Bu nedenle uyku uzmanları standart saat uygulamasında ısrarlı.
YAZ SAATİ Mİ – KIŞ SAATİ Mİ?
Avrupa Birliği ülkelerinde – İzlanda hariç – 2002’den beri ileri saat uygulaması var; fakat halk arasında yoğun itiraz da var. Enerji tasarrufuna yaramadığı gibi uyku bozukluğuna ve diğer sağlık sorunlarına yol açtığı şikayetleri üzerine yapılan ankette 4.6 milyon AB vatandaşının karşı olduğu ortaya çıkınca Avrupa Parlamentosu 2018’de ileri saat uygulamasına son verme kararı aldı.
Ancak yaz saati mi kalıcı olacak, yoksa kış saati mi, orası karışıktı.
Ankete katılanların yüzde 84’ü kalıcı yaz saati istiyordu ama bunların üç milyonu Alman’dı. Yani birlik genelinde homojen bir görüş söz konusu değildi. Kuzey ve güney ekseninde farklı talepler ortaya çıkıyordu. Neticede AB Komisyonu’nun 2019’da saatlerin son kez geri alınması planı suya düştü, ortak karar için mesele 2021’e ertelendi.
Zamanı her üye ülkenin isteğine göre serbest bırakma fikri tartışıldı, ancak ticaret, ulaşım ve lojistiği olumsuz etkileyeceği için bu görüş işlerlik kazanmadı. Brexit de ortak karar sürecine engel oldu ve neticede zaman ayarı ileri-geri öylece kaldı. AB Komisyonu halen uğraşıyor, ancak ufukta anlaşma görünmüyor.