'Sağlıkta şiddet'e caydırıcı ceza gelecek mi?

Standarttaki kalite artışının farklı sıkıntılara yol açacağını belirten Müezzinoğlu, şöyle konuştu:

"Hayatı yaşamak ile hayatı anlamlı yaşamak arasındaki bakış açısını doğru bir şekilde ortaya çıkartmazsak kalite standartlarımızı koymakta sıkıntılarımız artar. Hayatı anlamlı yaşamakta ilim ve irfan ile hak ve adalet çok önemlidir. Bu kelimeleri merkeze güçlü aldığımız zaman kaliteyi yakalamak kolaydır. Mesleği ne olursa olsun, hangi dünya görüşüne sahip olursa olsun ilim ve irfan ile hak ve adalet merkezli bir yaşam felsefesini uygulayabiliyorsa işte o zaman bizim standardı yükseltmemiz bütün alanlarda mümkün olacak."

"HİZMET SUNAN İLE TALEP EDEN BİRBİRİNİN HAKKINA MÜDAHALE ETMEMELİ"

İnsanların, yalnız kendi özgürlük ve haklarını merkeze alması durumunda sıkıntıların büyüyeceğini dile getiren Müezzinoğlu, hak merkezli bir yaşam felsefesinin çatışmaların önüne geçeceğini söyledi.

Hizmet talep edenlerle hizmet sunanların sadece kendi penceresinden olaylara bakmaması gerektiğini ifade eden Müezzinoğlu, şöyle devam etti:

"Aslında önemli olan kendini başkasının yerine koyabilmek. Hastaysanız hekimin yerine kendinizi koyabilmelisiniz, hekimseniz ya da bir sağlık çalışanıysanız hastanın yerine kendinizi koyabilmelisiniz. Sağlıklı bir yürüş için sağ ayağımızın da sol ayağımızın da sağlıklı olması lazım. Yani sağlıkta hizmet talep eden ile hizmet sunanın arasındaki dengeyi asla bozmamız lazım. Bu denge bir tarafa diğer tarafın hak ve hukukuna müdahale etmeyi tanımayacak."

"ŞİDDET UYGULAYAN ELİNİ KOLUNU SALLAYARAK EVİNE GİTMEMELİ"

Şiddetin sadece sağlıkta değil spor sahalarında, sokakta ve ailede de yaşandığına dikkati çeken Müezzinoğlu, şiddet sorununun toplumsal bir sorun olduğunu söyledi.

Sağlık hizmeti sunanların hastaların haklarını kısıtlayamayacağı gibi hastaların da sağlık çalışanlarının hizmet sunmalarını engelleyemeyeceğini vurgulayan Müezzinoğlu, "Sağlık çalışanlarına şiddet uygulayanlara verilecek cezaların artırılmasından ziyade caydırıcılığının olması çok daha önemli. Şiddeti uygulayan olayın ardından evine dönebiliyorsa, 6 ay sonra, 1 sene sonra davalar hükme bağlanıyorsa bu yeterli olmuyor. Yani o anda yanlış yapan emniyette gözetim altında tutulmalı. Elini kolunu sallayarak evine gitmemeli, mahallesine gidip birilerini toplayıp tekrar olay yerine gelmemeli. Bunlar cezaların çokluğundan daha önemli" diye konuştu.

Müezzinoğlu, sağlık hizmetini talep edenlerin memnuniyetinin artırıldığını dile getirerek, sağlık hizmeti sunanların yeterli olmayan memnuniyetini de arttırmak için çalıştıklarını bildirdi.

SAĞLIKTA ŞİDDETİ ARAŞTIRMA KOMİSYONU RAPORUNU HAZIRLADI

Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Necdet Ünüvar da kaliteye ulaşmanın zor bir çalışma olduğunu söyledi.

Kaliteli ve güzel işlerin, bilim ile akıl arasında gidip gelen yol olduğunu belirten Ünüvar, sağlıkta fiziki yapı, donanım ve insan gücünün nitelikli olmasıyla kalitenin arttığını kaydetti.

Sağlık çalışanlarının her gün acımasızca şiddete maruz kaldığına işaret eden Ünüvar, "Sağlıkta Şiddeti Araştırma Komisyonu olarak raporumuzu hazırladık. Sağlık Bakanımıza sunacağız. Sağlık çalışanlarına şiddet uygulayanlara karşı cezai müeyyideler artırılmalı. Şiddet olmuşsa cezası ertelenmesin. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti topyekun ortadan kaldırmalıyız. Bunu ertelememeliyiz ki sağlık hizmetinin sunumu aksamasın" diye konuştu.

Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Nihat Tosun ile diğer bakanlık yetkililerinin de katıldığı Kongrede, "Sağlıkta Kalite Fikirleri" ve "Sağlıkta Kalite Standardı" kapsamında proje geliştirenler arasında dereceye girenlere ödülleri verildi.

AA