Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Keşfet Resmi İlanlar

CEHENNEME ATILANLAR İÇINDE GÜLEN MÜNTESİPLERİ YOK(!)

06.04.1979 tarihli bir ses kaydında Gelen şöyle demektedir:

“Ve üç-beş gün evvel bir çocuk yanıma gelecektir, bana şunu

anlatacaktır, hislerimden dolayı muahaze etmeyin beni, bağışlayın.

Haşr ü neşrin bütün endişe verici keyfiyetiyle cereyan ettiğini

gördüm, alev alev dehlizlerden alev çıkıyor gibi cehennemin

ortalığa dehşet saldığını gördüm, tutup tutup milleti cehenneme

atacaklar gördüm ve derken selvi boylu birisi, incelerden

ince birisi … cehennemin kapısına kollarını gerdi, girilmez

buradan içeriye dedi, halkı önüne alıyordu, kimse girmesin diye

çırpınıyordu. Önlemişti ilk gelenleri, girmiyordu artık kimse içeriye.

Fakat arkadan gelen bir zılgıta dayanamamıştı, çekiliverince

herkes içeriye itiliyor ve herkes cayır cayır yanıyordu, içinde

tanıdıklarım da vardı diyor, çocuğu dehşet almıştı, ürpere ürpere

anlatıyordu, ama ben caminizde gördüklerimi görmüyordum

orada diyor, cemaatimizde gördüklerimi görmüyordum

orda diyor, tanıdığım arkadaşlar vardı, korunmuş ve geride

kalmışlardı. Neyi ifade ediyor sana, ne anlatıyor bunlar sana,

cemaatin içinde perdesini kaldırıp imamın sana baktığını anlatıyor,

batmayan güneşin, gurûb etmeyen güneşin sana baktığını

anlatıyor…”

Gülen, birçok konuşmasında; bir kişinin gördüğü rüyayı aktarıp onun üzerinden cemaati

hakkında hüküm vermektedir. İslam’ın ve İslam kardeşliğinin anlatılması gereken

kürsüler, bu şekilde Gülen’in kendi özel düşünce ve projeleri için kullanılmakta, kutsal

mekânlar istismar edilmektedir.

Yukarıdaki konuşma dikkatli okunursa iki inanç probleminin olduğu görülür:

1. İslam’a göre, azaba mahkûm olan günahkârların cehenneme girmesini

kimse engelleyemediği hâlde, bu rüyada; güya bir kişi vücuduyla cehennem

kapısını kapatıyor ve insanların girmesini engelliyor. Hâlbuki

Allah Teâlâ, Kur’ân-ı Kerim’de şöyle buyuruyor: “Günahkârlar (cehennem)

ateşini gördüklerinde, kendileri için olduğunu anlar ve kaçacak yer

bulamazlar.”

Gülen’in bu ifadeleri, bir yandan Allah’ın rahmetinden ümit kesilmemesi

bir yandan da Allah’ın azabından emin olunmamasını tavsiye eden

Kur’an-ı Kerim’in açık ayetlerine aykırılık taşır.

2. Gülen, bir rüyadan hareketle kendi bağlılarından kimsenin cehenneme

girmeyeceğini savunmaktadır. Onun, bir rüyayı gerçekmiş gibi cemaatine

aktarıp onun üzerinden müntesiplerinin faziletini ortaya koyma

çabası, Gülen’in düşünce dünyasındaki yanlış din algısının hangi

noktalara ulaştığını göstermektedir. Âlemlere rahmet olarak gönderilen

Peygamberimiz (s.a.s.) günde yetmiş, hatta daha fazla (Buhârî, Deavat

3) tevbe ve istiğfarda bulunurken, Gülen’in yukarıda sarf ettiği sözleri

onun ne büyük bir hezeyan içinde olduğunu gözler önüne sermektedir.

İslam’a göre bir grubun mensubu olmak kurtuluş için tek başına yeterli değildir. Âhirette

kişiyi kurtaracak olan iman ve salih ameldir. Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s.) sevgili

kızı Hz. Fatıma’ya, “Ey Peygamberin kızı Fatıma! Allah’ın (azabından) kendini koru/

kurtar. Senin için ben bir şey yapamam”. (Buhârî, Vesâyâ 11, Tefsîr 26; Müslim, Îmân 351) diyerek

bu hakikate işaret etmiştir.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ