Aydilge: Utku benim kayıp parçamdı

Festivaller hem sanatçıların hem de müzikseverlerin günlük rutinlerinden sıyrılmalarına olanak sağlıyor. Öyle değil mi?

Bir şarkımda diyorum ki; "Sabah dokuzdan beşe, evden işe, işten eve... Hayat geçer mi böyle düşlerimiz düşe düşe?" İşte festivaller bu kısır döngülerden, modern hayat hapishanesinden kaçtığımız en değerli özgürlük alanlarımız. Zeytinli de yıllardır bu festivallerin başını çekiyor. Adeta el birliğiyle bir müzik, özgürlük ve barış köyü kuruluyor.

Müzisyen olmasaydınız yaşamınız nasıl şekillenirdi?

Hayatımda müzik olmasaydı diye bir cümle kuramam çünkü müzik olmasaydı, bir hayatım da olmazdı. Ya da ona hayat denmezdi. Ama müziğin yanı sıra kendi ifade etmeyi en çok sevdiğim alan edebiyat. Bulimia Sokağı, Aşk Notası adlı iki de romanım bulunuyor.

Geçtiğimiz haziran ayında hayatınızı Utku Barış Andaç ile birleştirdiniz. Evlilik sonrası neler hissediyorsunuz?

Utku benim, sonsuz sevgilim... Birbirimizi ilk gördüğümüz anda, aslında önceki yaşamlarımızda da beraber olduğumuzu hissettik ve o andan itibaren hiç ayrılmadık. Zaten kalben evliydik, belki de yüzyıllardır evliydik. Hiç ayrılmadık ki. O yüzden evlendikten sonra bir değişiklik oldu diyemem ama Utku'nun hayatıma girişiyle çok büyük değişiklikler oldu tabi. Kayıp parçam tamamlandı.

Eşinize yazdığınız 'Sonsuz Sevgilim' adlı şarkının klibine de kendi düğün görüntülerinizi vererek sevginizin ne kadar büyük olduğunu gözler önüne serdiniz.

Evet. 'Sonsuz Sevgilim' düğündeki ilk dans parçamızdı. Geçtiğimiz hafta da, gerçek düğün görüntülerimizden oluşan bir klip yayınladık. Böylece dünyada ilk defa, gerçek bir düğün hikayesi, bir müzik klibine dönüşmüş oldu. Yanıma bir oyuncu bulup, yapay bir şekilde, kurgulu bir aşk klibi çekmektense, gerçek görüntülerimizi, kendi evlilik hikayemizi insanlarla paylaştık.