X

Günün gelişmelerini anlık takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

Takipte Kalın

 Hürriyet Yazarı Özdemir İnce'nin "Amiri olsaydım işine son verirdim" diye eleştirdiği Habertürk'ün gözde yüzlerinden Özlem Gürses, "Bu faşizan bir yaklaşım ama ben herşeyi sormaya devam edeceğim." dedi.

Televizyonculuğa muhabir olarak başlayan ve bugün Habertürk'ün gözde habercilerinden biri olan Özlem Gürses,  hafta içi Hürriyet yazarlarından Özdemir İnce'nin yazdığı sert bir yazı ile gündeme geldi.
İnce, Gürses'in CHP seçim başarısızlığı ile ilgili olarak Onu Öymen ile 13 Ajansı programında yaptığı söyleşiyi köşesine taşıdı ve Öymen'in " İktidar partisi din faktörünü çok istismar etti" şeklindeki ifadesinin ardından Gürses'in "Seçimlerde sizde laikliği kullandınız" şeklinde bir soru yönelttiğini yazdı ve uzun bir eleştirinin ardından köşesini "Bayan Özlem Gürses'in amiri olsaydım işine son verirdim" cümlesiyle bitirdi.

İnce'nin tavrının kendisini şoke ettiği belirten Habertürk'ün "13 Ajansı", "Herşeyi soran kadın" sloganıyla Ali Saydam'la birlikte hazırladığı "Bildiğin Gibi Değil" ve "Vapur Sohbetleri" proglaramının sunucusu Grses'le konuştuk.

Özdemir İnce'nin hakkınızdaki yazısı ile ilgili ne diyeceksiniz?

Hayatımda ilk defa böyle bir yazıyla karşılaşıyorum. Özdemir İnce'nin böyle bir yazı yazması beni çok şaşırttı. Yazıdaki "Özlem Gürses'in amiri olsaydım o gün işine son verirdim" talebini, idam cezasını geri talep eden, seçmenin üzerine urgan atan anlayışla aynı görüyorum.
Kafalarda  insanları idam eden bu yaklaşım, ürkütücü ve çok faşizan.Dünyanın hiçbir yerinde bir gazeteci, soru sorduğu için bir baka gaztecinin işten atılmasını talep edemez.
Özdemir İnce, "Diyalog tam böyle olmasa da, anlam olarak bunu içeriyor." yazmış. Ne dediğimizi tam anlamadan ir tarafta durarak, bir kampın temsilcisi olarak yazı yazılması asıl etik değil.
Benim Onur Öymen'e sorduğum soru, "Peki siz buna karşın CHP olarak seçmene laiklik dışında ne söylediniz?" şeklindeydi. Siyasi iletişimde CHP'nn yaptığı hatalar ortadayken, Baykal da çıkıp yeniden yapılacaklarını söylerken kraldan çok kralcı bu tavrı çok acıklı bulduğumu söylemek zorundayım. İşim gazetecilik ve herkese gerekli soruları sorma hakkına sahibim.

Herşeyi soran kadın yine herşeyi sormaya devam edecek mi?

Bir de öyle bir sloganımız var değil mi?
Evet,aynen öyle herşeyi sormaya devam edeceğim.
Son dönemde Habertürk'ü ne zaman açsak çoğunlukla siz ekrandasınız.
Yaz döneminde Ali Saydam, ciddi bir tempoda çalıştığı için bizim yazprogramımız da öyle ayarlandı. Elimizde 22 bölümden oluşan Vapur Sohbetleri programı var. Ali Saydam'la  önemli bir stok çektik. Sanırım 5-6 bölümü yayımlandı. Daha çok isim var. Mirkelamdan Kayahan'a, bir Osmanlı Sultan'ından, Çolpan İhan'a, Kıraç'a, aklınızda gelebilecek çok değişik isimler var.Habertürk'te hep ben ekrandayım gibi ama şu anda yıllık izindeyim. Geçen sezon çektiğimiz "Bildiğin Gibi Değil" programının da aralarda tekrarları yayımlanıyor.


Saydam Toroğlu'nun üzerine düştü


Vapur Sohbetleri'nde ilginç durumlar yaşadınız mı?

Sürekli vapur üzerinde olduğumuz için çekim bittiği halde bir süre daha sallanıyoruz. En heyecanlı çekimimiz Erman Toroğlu ile olandı. Erman By, üstüne çayını döktü, sonra  masadaki sular döküldü, rüzgardan peçeteler uçuştu,. O sırada Ali Saydam'ın ayağı takıldı .Erman Bey'in üzerine döktü. Kadir Topbaş yayımdayken de, sert bir dalga geldi,bardaktaki sular döküldü. Kadir Topbaş bardağı havada yakaladı. Dedim ki "Başkan eyvah, bir bardak suyu bile havada yakalıyorsunuz" Süper bir refleksti. Kadir Topbaş da "Özlemciğim içeceğimiz kadar suyu bardağa dolduralım. Su çok değerli." dedi.
Vapurda toplam kaç saat kaldınız?
22 bölümde,yaklaşık 40 saatimiz vapur üzerinde geçti. Çekimleri dört hafta boyunca Zübeyde Hanım Vapuru'nda Karaköy İskelesi'nde yaptık. Hareket etmiyorduk ama etrafımızda sürekli vapurlar, gemiler yanaşıyordu. İDO bize sponsor oldu.


Yıllık izninizde nerdesiniz?

 

Şu an İstanbul'dayım. Ama tatil yapmıyorum. Can-Arsen Gürzap'ın Diyalog isimli okulunda hocalık yapıyorum. Şu an okul kapalı ama Ticaret Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde de ders veriyorum. Röortaj Teknikleri dersine giriyorum. Özdemir İnceye söyleme ama...(Kahkaha atıyor)
Oyunculuk yapma hayalinizi biliyoruz. Var mı teklif?
Bu benim yıllardır hayalim.Hala tekliflere açığım ama henüz bir gelişme olmadı. Şaka ile karışık Birol Güven bir kez böyle bir teklifte bulundu. Ölmeden önce bir uzun metrajda, figüranlık da olsa oyamak istiyorum. Özdemir İnce, "Sakın ha sinemacılar yapmayın. Özlem Gürses'e iş vermeyin" diyecek.