İnme artık kader değil, tedavi edilebiliyor!
Ülkemizde her yıl yaklaşık 200.000 kişi inme geçiriyor. Her 40 saniyede bir kişi inme geçiriyor; üç dakikada bir kişi ise inme nedeniyle yaşamını yitiriyor. İnme son 20 yıla kadar Dünya Sağlık Örgütü listesinde ölüm nedenleri arasında 3. sırada yer alıyordu. Ancak özellikle son 20 yıldır tanı ve tedavi alanında hızlı gelişmeler sayesinde tedavi edilebilir bir hastalık durumuna geldi. Bu nedenle tedavinin başarılı olması için erken davranmak hayati önem taşıyor. Acil durumlarda hızlı ve başarılı tedavi için inme konusunda deneyimli merkezlerin belirlenmesi ve acil hizmetinin hastaları bu merkezlere ulaştırmaları gerekiyor. İnme tedavisi, hem sürecin iyi değerlendirilmesi ve hem de kullanılacak tedavi yöntemlerinin hastadan hastaya değişkenlik göstermesinden dolayı kişiye özgü bir tedavidir. İnme ile mücadelede tek bir hekim değil; multidisipliner, konusunda yetkin bir ekip birlikteliği büyük önem taşır... Prof. Dr. Derya Uludüz yazdı
ABONE OLTıpta zamana karşı yarıştığımız hastalıklar vardır, inme de bu hastalıklardan bir tanesi... Her geçen zaman beyindir diyoruz çünkü zaman geçtikçe sağlık merkezine ulaşmaya ne kadar gecikirsek beynimizin bir parçasını kaybediyoruz, inme böyle bir hastalık. Bizlerden uzak gibi görünüyor, oysaki çok yakınınızda olabilir. Herkesin başına her an gelebilir. Bugün engelli değiliz ama yarın olabiliriz. Özellikle risk grubunda olan kişiler bu açıdan oldukça önemli...
İNME, GELECEĞİNİ ÖNCEDEN HABER VERİYOR
İnme, sıklıkla geleceğini önceden haber verir. İnme gelişmeden riskli kişilerin koruyucu tedavisi en önemli yaklaşım olmalıdır. İnmenin önlenmesinde yaşam şekli değişiklikleri arasında özellikle beslenme çok önemli. Beslenmede doymuş yağ asitleri ve basit karbonhidrat içeren yiyeceklerden kaçınmak, lifli besinler yemeye özen göstermek, meyve ve sebze ağırlıklı beslenmek, tuzu kısıtlamak önem taşır. Özellikle Akdeniz diyetinin inmeden koruyucu (zeytinyağı ve sebze içerikli diyet) olduğu ortaya konulmuştur.