Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Gündem Yargı Sur iddianamesinin sanığı: Tahir Elçi'yi Masum Gürkan vurdu, bizzat gördüm | Son dakika haberleri

        Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Sur İlçesi'nde operasyonların sürdüğü Şubat ve Mart aylarında teslim olan 32'si tutuklu 40 sanık hakkında hazırladığı iddianamede, terör olayları ile ilgili çarpıcı bilgiler yer aldı. Tutuksuz şüphelilerden 56 yaşındaki Fatma K., verilen işleri yapmadığı için örgüt mensuplarının koluna ve sırtına jilet attığını söyledi. Tutuksuz sanık Ekrem Ö. ise, Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin vurulma anının görüntülerini izlediğini iddia ederek, "Net bir şekilde Mahsum Gürkan'ın (olay sırasında kaçan iki teröristten öndeki) tek bir atışla Tahir Elçi'yi vurduğunu bizzat gördüm" dedi.

        Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Sur İlçesi'nde 15 Ağustos 2015 günü özyönetim ilan edilmesi ve meydana gelen terör olayları ile ilgili yürüttüğü soruşturma tamamlandı. Soruşturma sonunda Şubat ve Mart ayında güvenlik güçlerine teslim olan 32'si tutuklu, 40 şüpheli hakkında iddianame hazırlandı. İddianamede 20 sanık hakkında 'Devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozmak'tan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istenirken, diğer 20 sanığın ise çeşitli terör suçlarından 5- 110 yıl arasında değişen oranlarda hapisle cezalandırılması talep edildi.

        "BAĞIMSIZ KÜRDİSTAN'A YÖNELİK GİRİŞİMLER"

        KCK üst yöneticileri talimatı doğrultusunda, sistematik bir şekilde öz yönetim ilanlarının olduğunu kaydeden savcı, örgütün 2015 yılı Ağustos ayından itibaren sözde özerklik ilan ederek Türkiye, Irak, Suriye ve İran toprakları üzerinde Kürdistan devleti kurma nihai hedefine yönelik girişimlerde bulunduğunu ifade etti. PKK yöneticilerinin çağrıları ile bazı yerlerde özyönetim açıklamalarının yapıldığını belirten savcı, öncelikli olarak öz yönetim talebine zihni bir hazırlık yapılmaya ve bunun bölge halkına benimsetilmeye çalışıldığını kaydetti.

        "KOLUMA VE SIRTIMA JİLET ATTILAR"

        5 şüphelinin teröristlere yemek ve ekmek hazırlayan kişi olarak teşhis ettiği Fatma K.'nın ifadesi de iddianamede yer aldı. Verilen işi yapmadığı için 'Agit' kod adlı Y.B. tarafından koluna ve sırtına jilet atıldığını belirten ve kolundaki jilet izlerini savcıya gösteren Fatma K. şöyle dedi:

        "Akrabamı çıkarmak için Sur'a gittim. Örgüt üyeleri beni bırakmadı. Güvenlik güçlerine sığınmak isterken kafama taşla vurup, yerde sürükleyerek, operasyon bölgesine götürdüler. Günlerce aç kaldım. 'Agit' kod adlı Y.B., benim gibi zorla tutulan kişileri, verilen işleri yapmadıkları zaman cezalandırıyordu. Bu kişilerin vücuduna jiletle zarar veriyor, hatta öldürdüğü oluyordu. Benim kol ve sırtıma jiletle kesikler attı. Herkes ondan korkuyordu. Örgüt mensuplarına yemek sağlamak için bizi aç bırakıyorlardı. Bize su vermiyor, onlara veriyordu. Bize her türlü işkenceyi yapıyorlardı."

        PATLAYICI TUZAKTA DBP İLÇE BAŞKANININ PARMAK İZİ

        İddianamede, 3 Mart günü teslim olan ve Sur'da yaralanan DBP Bağlar İlçe Başkanı R.K. ile ilgili değerlendirme de yer aldı. Operasyonun devam ettiği 26 Şubat günü bir evde basma düzenekli patlayıcı tuzağı ve pil bloğu tespit edildiğini belirten savcı, basma tuzağı pil bloğu üstünde R.K.'nın parmak izinin tespit edildiğini kaydetti. Savcılıkta ifade veren R.K. ise, "Barış için sivil toplum kuruluşları tarafından çadır kuruldu. Savaşa karşı olduğumuz için orada bulunuyordum" dedi.

        "2 YAŞLI SİVİLİ EVLE BERABER YAKTILAR"

        Tutuksuz şüphelilerden Ekrem Ö. de ifadesinde, ölen örgüt mensuplarının önceleri gömülürken sonra yakılmaya başlandığını kaydederek şunları söyledi:

        "Son zamanlarda iyice sıkışmışlardı. Bu nedenle cesetleri yaktılar. Bizzat iki defa yakma olayına şahit oldum. Bir kez Hasırlı Camisi yanındaki binanın girişinde ölen örgüt mensupları yakılmıştı. Kilise karşısında iki katlı evin içinde, 2 yaşlı sivil erkeğin diri diri yakıldığına şahit oldum. Evi yakan ve sivillerin yanarak ölmesine sebep olan kişi 'Çekdar' kod adlı Yunus Özak'tır. DBP Bağlar İlçe Başkanı R.K.'nın yanarak ölen kişilerin kemiklerini evden çıkardığını gördüm. Bu kemikleri hastane olarak kullanılan binaya getirdi."

        "3 ALMAN KESKİN NİŞANCI GÖRDÜM"

        Ekrem Ö. ifadesinde, örgüt mensupları arasında keskin nişancı olduğu söylenen Alman vatandaşı üç erkek ve yabancı uyruklu 2 kadın gördüğünü söyledi. Ekrem Ö., "Erkek olanların elinde Zagros tabir edilen silah, diğerlerinde Kanas vardı. Zagros'u kullanan Alman uyruklunun kod adı Cotkar'dı" dedi.

        "TAHİR ELÇİ'Yİ MASUM GÜRKAN VURDU"

        'Rodi' kod adlı örgüt mensubunun yanından hiç ayırmadığı kamerası olduğunu ifade eden Ekrem Ö. daha sonra şunları anlattı:

        "Kamerada Tahir Elçi'nin vurulma anına ait görüntüler vardı. Görüntüler bulunduğum ortamda Rodi ve Zagros adlı örgüt mensupları tarafından izletildi. İzlediğim görüntülerden çok net bir şekilde Mahsum Gürkan'ın tek bir atışla Tahir Elçi'yi vurduğunu bizzat gördüm. Görüntülerde Mahsum Gürkan'ın 'Ben vurdum, ben vurdum' dediğini gördüm. Tahir Elçi olayında Mahsum Gürkan'ın yara almadığını, 'Hakkı' kod adlı örgüt mensubunun sırtından ağır yaralandığını biliyorum. Sur'da tedavisi devam ediyordu. Operasyonun 40'ıncı günü sorumlular hariç diğerleri mühimmat tükendiği için teslim olmak istedi. Sur sorumlusu Ciyager'in talimatı ile mühimmat sevki yapılınca çatışmaya devam ettiler."

        BARO: 10 AYDIR NEDEN İŞLEM YAPILMADI

        Diyarbakır merkez Sur İlçesi'nde operasyonların sürdüğü Şubat ve Mart aylarında teslim olan 32'si tutuklu 40 sanık hakkında hazırlanan iddianamede, Diyarbakır Baro başkanı Tahir Elçi'nin vurulması ile ilgili sanık anlatımlarına Baro'dan yanıt geldi. Diyarbakır Barosu Genel Sekreteri Abdullah Cağer, "O dönemde burada yakalanan bir şahıs eğer varsa, 10 aydır bu şahıs ilişkin neden bize herhangi bir bilgi gelmedi ve neden bu dosyaya ilişkin herhangi bir işlem yapılmadı" dedi.

        Diyarbakır Barosu tarafından Tahir Elçi'nin ölümünün ardından Adliye önünde her Cuma günü düzenlenen anma etkinliğinde, Elçi cinayetini işleyen kişinin PKK'lı Masum Gürkan olduğu yönünde çıkan haberlere ilişkin Baro Genel Sekreteri Abdullah Cağer konuştu. Cağer, Ekrem Ö. ile ilgili bir bilginin kendileriyle paylaşılmadığını ifade ederek, şunları söyledu:

        "Tahir Elçi'nin öldürüldüğü yerdeki görüntüler defalarca izlendi. Yine bu kapsamda orada görgü tanığı olabilecek ne kadar kişi varsa, imkanlar dahilinde hepsine ulaşmaya çalışmışız. Bütün bu kapsamda hiç birisinin buna yönelik, kaçan şahısların ateşinden kaynaklı bir öldürme olasılığının olmadığını gördük. Nihayet soruşturma makamı tarafından askeri kriminalde bilirkişiler istenmiş, yerinde lazer ışınları ile birlikte ölçümler alınmış, kurşunun geleceği yön tespit edilmiş, bütün yapılan çalışmalar neticesinde dosya Adli Tıp Kurumu'na gönderilmiş. Adli Tıp Kurumu'na gönderilmeden bu heyetin gönderdiği raporu da biz soruşturma makamından almıştık ve detaylı incelemiştik. Burada kaçan iki şahsın silahından çıkan herhangi bir kurşunun başkana (Tahir Elçi) isabet etmediği, başkanın öldürülmesi olayından önce bunların ateş edemez hale geldiklerinde bile başkanın henüz yaşadığı bütün görüntülerde açık bir şekilde belirlenmiştir. O dönemde burada yakalanan bir şahıs eğer varsa, 10 aydır bu şahıs, bu şahsa ilişkin neden bize herhangi bir bilgi gelmedi ve neden bu dosyaya ilişkin herhangi bir işlem yapılmadı. Bütün bu hususlar sadece ve sadece başkanın öldürülmesine ilişkin olayı, cezasızlıkla mücadele kapsamındaki dosyalara onun dosyasını da eklemekten ibarettir. Ancak biz Diyarbakır Barosu olarak buna izin vermeyeceğiz ve başkanın dosyasının bu şekilde kalmasına izin vermeyeceğiz."

        Anma etkinliği oturma eyleminin ardından son buldu.

        DHA

        Yazı Boyutu
        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ
        Habertürk Anasayfa