İstanbul 15. sırada olmayı hak etmiyor

GEÇEN hafta Interpress, araştırma şirketi Euromonitor’ün verilerinden yararlanarak hazırladığı ‘dünyanın en popüler 100 şehri’ listesini açıkladı. Sırasıyla Hong Kong (Çin), Bangkok (Tayland) ve Londra’nın (İngiltere) ilk 3 sırayı paylaştığı listede İstanbul 15. oldu. 2016 yılında 9.17 milyon turistin ziyaret ettiği İstanbul, geçen yıl 8.6 milyon turisti ağırlamış.

Bu sıralamayı ve rakamları görünce inanın çok üzüldüm. 2 büyük imparatorluğa başkentlik yapmış, dolayısıyla derin bir tarihe ve kültüre sahip olan, tesisleşme ve yeme-içmede dünyanın en iyileriyle boy ölçüşen, Asya ile Avrupa’nın birleşme noktasında olan ve içinden deniz geçen tek şehir olan İstanbul’un ilk üçte olmaması sizi de üzmüyor mu? İstanbul ilk üçte olmayı fazlasıyla hak ediyor ama bakıyorsunuz 15. sırada yer alıyor. Tabii bunda terör olaylarının ve darbe girişiminin büyük payı var ama bu olaylardan önce de İstanbul ilk sıralarda değildi.

***********

BELGRAD KADAR OLAMIYORUZ

BENCE bunun en büyük sebeplerden biri İstanbul’u dünyaya yeterince tanıtamamamız ve pazarlamasını yapamıyor oluşumuz. Küçücük Mikonos’un turizmden kazandığı paraları duyunca, Belgrad’ın eğlencesini pazarlayarak Avrupa’nın en çok turist çeken şehirleri arasına girdiğini görünce kahroluyorum. Onlar yapıyor da biz niye yapamıyoruz?

Belgrad’a hafta sonları sadece eğlenmek için akın akın insan gidiyor. Niye İstanbul’a gelmiyorlar? İstanbul’a da ulaşım kolay, Avrupa’ya birkaç saatlik uçuş mesafesinde. Eğlence mekânları deseniz, Belgrad’a 10 basar. Herkese hitap eden, her bütçeye uygun eğlence mekânlarımız var ve gece hayatı neredeyse 24 saat devam ediyor. Restoranlarımız deseniz, dekorasyonları, servis kaliteleri ve mutfaklarıyla dünyanın en iyileriyle boy ölçüşecek düzeyde. Tek eksiğimiz yabancı turist...

***********

EĞLENCEMİZİ PAZARLAMAMIZ GEREKİYOR

İSTANBUL’A gelip gece hayatını görüp yaşama imkânı bulan yabancı turistler, tekrar tekrar gelmek istiyor. Bundan 12-13 yıl önce Hollandalı bir turizm şirketi Amsterdam’dan İstanbul’a hafta sonları eğlence turları düzenlemiş ve büyük ilgi görmüştü. Neden bunlar şimdi de olmasın?

Bilinçli ve planlı bir pazarlamayla sadece yeme-içme ve eğlence amaçlı milyonlarca turisti İstanbul’a getirebiliriz. Buradan Turizm Bakanlığı’na, turizm şirketlerine, acentelere ve hatta havayolu şirketlerine sesleniyorum: İstanbul’un eğlencesini pazarlayın ve daha çok turist çekelim. Bundan tüm Türkiye kazançlı çıkacak. Havayolu şirketleri, oteller, taksiciler, eğlence mekânları, o mekânlara mal verenler, o mekânlarda çalışanlar ve tabii ki vergi kazancı artacak olan devlet kazanacak.

İnşallah, bu konuda herkes üzerine düşeni yapar da İstanbul’u dünyanın en popüler 100 şehri listesinin en üst sıralarında görürüz.