Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Keşfet Resmi İlanlar

Recep Tayyip Erdoğan’ı siyasette yıldız mertebesine yükselten 1994 belediye seçimleriyle ilgili en bilindik analiz farklı farklı partilerden seçime giren adayların oyları bölerek Refah Partisi’nin aradan sıyrılmasına neden olduklarıdır. Bu analiz doğru olmakla birlikte tek başına eksiktir, çünkü görmezden gelinen Refah’ın nasıl yüzde 24 aldığını açıklamaz.

O dönemi araştıranlar ve Refah takip eden gazeteciler partinin özellikle kadınları kullandığını, kapı kapı dolaştığını, seçmeni ikna ettiğini yazar. Bu stratejinin sonunda da bir önceki seçimde gece kondu oylarının yüzde 50’ye yakınını alan SHP’li başkan Nurettin Sözen’den bu oyların tamamını kapar.

Derya Bengi’nin “100. Yılında Cumhuriyet’in Popüler Kültür Haritası” serisinin üçüncü cildi “Yollar Bize Memleket” kitabından hatırlayalım:

  • RP seçim kampanyasında “yoksulluk, sömürü, işsizlik, adil olmayan gelir dağılımı”na vurgu yapan yegane partiydi, öte yandan kendini “şehirde, köyde biriken enerjinin, meydana gelen canlılığın, hayat arzusunun ve yaşama sevincinin temsilcisi” ilan ederek diğer sağ partilerin yeterince hesaba katmadığı zümrelerin zenginleşme, kapitalistleşme özlemine el uzatıyordu. Diyarbakır başta olmak üzere pek çok belediyeyi kazanmasının sebebi [HDP’nin kökeni] DEP’in yerel seçimlerden çekilmesiydi, kentlerde de Kürt oylarının belli ölçüde RP’ye aktığı düşünülüyordu.

LİMON VE SOĞAN

Sözen gecekondu oylarını alabilmişti, çünkü partisinin fakirliğine vurgu yapan “Limon gibi sıkıyorlar,” kampanyası etkili olmuştu. İSKİ skandalından sonra SHP’nin sistemi limon gibi sıktığı algısı—Sözen’in temiz bir siyasetçi olduğuna kimsenin şüphesi olmasa da—sonu oldu, fakirleri uzaklaştırdı.

Bugün fakirlerin sözcülüğünü soğan kampanyasıyla CHP yürüttü, iktidar ise soğanla dalga geçerek bir zamanlar nasıl oy aldığını, nasıl büyüdüğünü unutmuşçasına bir kampanya yürüttü. TOGG, drone ve savaş gemisi önemli ama soğan da önemli. İktidarın soğanı küçümsemesini gerçekten anlayamıyorum. Hele hele bir zamanlar “adil olmayan gelir dağılımına karşı çıkan tek parti”den gelen Erdoğan’ın.

Dünkü DEP’in seçimden çekilmesiyle bugün HDP’nin aday çıkarmamasının arasındaki paralelliği de unutmamak gerek, sadece ibre bu sefer karşı tarafın lehine.

RP ve AK Parti mevcut sistemi sarsarak seçim kazandı, çünkü toplumda bıkkınlık vardı ve iklim değişime uygundu. Seçimler de toplumlar değişim istediğinde, ortam değişim için elverişli olduğunda kazanılır zaten.

Bugün Türkiye’de böyle bir iklimden söz etmek mümkün. Bu seçimin sonucunu da zamanın ruhu belirleyecek. Yoksa oradan bir puan oy bize gelir mi, şu bir kaset çıkarsa etki eder mi, şuradan al buraya koy gibi bakkal hesaplarıyla seçim kazanılmaz. Seçim bir rüzgar işidir, dün esen rüzgarlar da bugün Türkiye’de yön değiştirmişe benziyor. Eğer sonuç farklı çıkarsa gerçekten çok ama şaşıracağım.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar