Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Türkiye’nin küresel ölçekteki en önemli markası Türk Hava Yolları (THY) Anonim Ortaklığı artık 19 iştirak şirketiyle yönetilmesi zor ve çok yönlü tecrübe gerektiren devasa bir yapıya dönüşmüş durumda. Tek merkezden dünyanın en fazla noktasına uçuş yapan geniş bir ağa sahip THY’yi mevcut konumunda tutarak gelişimini devam ettirmek deneyim, beceri ve cesaret istiyor. THY’de yeni döneme damga vuracak Prof. Dr. Ahmet Bolat ve ekibine bu gözle bakmak gerekiyor.

        THY Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkan olarak liderlik üstlenen Ahmet Bolat’ın kurumdaki tecrübesi ve şu ana kadar yönettiği projelere bakıldığında milli havayolunun gelecek günlerde yeni güzel hikayelere imza atacağını söyleyebiliriz. 2012 yılından itibaren THY Yatırım ve Teknolojiden sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı görevini yürüten Bolat’ın THY’deki tecrübesi ise 2005 yılına kadar uzanıyor.

        Kurumda uzun bir süredir görev yapan Bolat, THY’nin atılım yapmasında ve filosunu genişletmesinde imzası bulunan bir isim. Şirketi, çalışanları, yurtdışında iş birliği yapılan başta Boeing, Airbus ve motor üreticilerinin tepe yönetimlerini yakından tanıyor. Son yıllarda THY içinde ve dışında oluşan problemleri de çok iyi biliyor. Netice itibariyle her açıdan çok yerinde bir atamayla THY’de Ahmet Bolat ile yeni dönemin kapısının aralandığı söylenebilir.

        REKLAM

        Bolat, Temmuz 2005’te THY Genel Müdürü’ne bağlı Yatırım ve Yönetim Başkanı olarak görev alarak şirkete adım attığı yıllarda şirket Star Alliance üyesi olmaya ve agresif büyümeye karar verme aşamasındaydı. Filodaki uçak sayısı Bolat’ın da içinde olduğu ekip tarafında önce 100’e çıkarılması sonrasında ise Türkiye’nin ve İstanbul’un jeopolitik avantajları kullanılarak hızla büyümesine karar verilmişti. İşte alınan bu büyüme, çok sayıda uçakla dünyanın dört bir yanına uçma kararının hayata geçirilmesindeki en önemli aktör, görünmeyen ve öne çıkmayan isim ise Ahmet Bolat idi.

        Ön plana çıkmayı sevmeyen, işine odaklı ve proje adamı olan Bolat, THY’de Strateji Geliştirme, Filo Planlama, Yatırım Yönetimi ve Ar-Ge gibi birimlerdeki kritik göreviyle 400’e yakın uçak satın alınmasını ve 150’ye yakın uçak kiralanmasının planlanması yaparak, tek tek milli havayoluna dahil olmalarını gerçekleştirdi. Boeing ve Airbus arasında denge kurulmasında, filo planlamasında, dar ve geniş gövdeli uçakların şirketin büyüme hedeflerine göre teslimatlarının gerçekleşmesinde ve geleceğe yönelik stratejik atılımların arkasındaki isim de Ahmet Bolat oldu.

        THY’de en önemli noktalarda elde ettiği tecrübesinin öncesinde ise çok iyi bir eğitimi söz konusu. Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen üniversitelerinden; İstanbul Teknik, Stanford ve Michigan üniversitelerinde kariyer basamaklarını tırmanan Ahmet Bolat, THY’deki sorumluluklarına paralel olarak Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ) Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve THY’nin iştiraki birçok şirketteki görevleriyle de tecrübelerini pekiştirmişti.

        Özetle kurumun en hassas noktalarında pişmiş, şirketin büyümesine katkı koymuş içeriden, tecrübeli, birikimli bir isimle THY için yeni dönem başladı.

        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00
        Yazı Boyutu

        F-35 enkazı için ABD - Çin arasında sessiz oyun!

        F-35 enkazı için ABD - Çin arasında sessiz oyun!
        0:00 / 0:00

        Geçtiğimiz günlerde Güney Çin Denizi’ne düşen ABD Donanması filosundaki F-35C savaş uçağı için tartışmalar devam ediyor. Uçağın düştüğü yerden nasıl ve ne zaman çıkarılacağı kadar Çin’in de bu uçağı çıkarma yarışına girip girmeyeceği ise gündemin asıl konusunu oluşturuyor.

        Ayrıca uçağına denize düşmüş halinin sosyal medyaya sızan fotoğrafları da ilk başlarda tartışılmıştı, ama ABD Donanması fotoğrafların gerçek olduğunu kabul etti. Ancak Çin’in F-35 uçağının enkazına ulaşma tartışması daha ilgi çektiği için gündemdeki sıcaklığını koruyor.

        ABD’nin Çin’den önce enkaza ulaşmak için zamanla yarıştığı haberlerini yalanlayan Çin’in uçağın enkazıyla ilgilenmediğine dair açıklamalarına ise pek ilgi gösteren yok.

        En gelişmiş savaş uçağı, hatta uçan bilgisayar gibi olan F-35, Güney Çin Denizi’nde USS Carl Vinson uçak gemisine inerken düşmüştü. Yaralanmalar dışında can kaybı olmayan hadise sonrası ABD denizdeki savaş uçağına ulaşmak için harekete geçti.

        Çin’in uçağa ulaşmak isteyeceğine dair iki iddia söz konusu. Birincisi; Çin dünyanın en teknolojik, tanesi yaklaşık 100 milyon dolar olan bir savaş uçağına ulaşarak tersine mühendislikle teknoloji transferi yapacağı ve ABD ile mücadelesinde önemli bir kazanım sağlayacaktır. İkincisi ise yaklaşık 1,3 milyon mil karelik Güney Çin Denizi’nin tamamına yakınının kendine olduğunu ileri süren Çin’in savaş uçağına kendi topraklarındaki bir faaliyet olarak bakarak çalışmaları yapacağı yönünde.

        Öte yandan Güney Çin Denizi’ndeki tartışmaların denizdeki uçağı çıkarmaya zorlaştıracağı hatta yeni sorunlara kapı aralama ihtimali olduğu da söyleniyor. Fakat Çin Dışişleri Bakanlığı, ABD Donanması’na ait savaş uçağının Güney Çin Denizi’ne düştüğünün farkında olduklarını, ancak uçakla hiçbir ilgilerinin olmadığını açıklamasına rağmen tartışmalar bitmiş değil.

        Uçağın ne şekilde çıkarılacağı bilinmezliğini korurken Çin’in gerçekten de denizdeki F-35 enkazıyla ilgilenmeyeceğine inan sayısı ise çok az. Uluslararası deniz hukuku uzmanları denize düşen F-35 uçağı için ABD’nin Çin’e karşı bir yarışa girmesinin anlamsız olduğunu, bu konudaki yaklaşım ve yorumların endişeler eşliğinde geliştiğine dikkat çekerek, uçağın sahibi ABD istemedikten sonra Çin’in arama yapamayacağını işaret ediyorlar.

        Uzmanlar teorik olarak Çin’in istemesi halinde uçağın enkazını alabileceğine işaret ediyorlar, fakat teknik açıdan bu işlem sanıldığı kadar kolay olmadığının da altını çiziyorlar. Uçağın konumunu bilen ABD’nin henüz ulaşamadığı F-35’in enkazına Çin nasıl ulaşacak?

        ABD’nin her açıdan önde olduğu ve merkezinde kendisinin bulunduğu bir kazada dünyanın en ileri teknolojisini burada kullanarak bazı bölümleri 5 bin metreyi bulan denizden uçağı çıkaracağına dair beklenti yüksek. Ancak çıkarma işlemi zaman alacağından bunun için bir dizi önlem alması gerekecek.

        ABD Savunma Bakanlığı’nın (Pentagon) uçağın bulunduğu bölgeyi korumak için bir destroyer veya kruvazör gemiyi burada tutacağı, havadan da uçuşlar yaparak tedbir alacağı belirtiliyor. Çin veya başka ülkelerin bölgeye girmesini engellemek için de önlem alacak. Dolayısıyla bölge enkaz çıkarılıncaya kadar kontrol altında tutulmaya çalışılacak. Peki Çin ile bir tartışma çıkabilir mi? Veya ne tarz sorunlar yaşanır? ABD’li yetkililer şu günlerde bunlarla meşgul.

        Öte yandan Çin’in denize düşen F-35 uçağıyla ilgilenmediğine ya da ilgilenmeyeceğine dair açıklamalarına ise ABD’li otoriteler ve emekli askerler inanmıyorlar. Zaten asıl tartışmalar da bu tarz endişeler sebebiyle başlıyor. Çin ilgisiz gibi davranıp, uçağın enkazına ulaşması halinde iki ülke arasında nasıl sorunun ortaya çıkabileceği hayalleri zorluyor.

        Son not;

        F-35 savaş uçaklarının 3 modeli bulunuyor ve son kazayla birlikte 3’ü de denize düşmüş oldu. Üçüncüsü, denize düştüğü nokta itibariyle en tartışmalı olanı. Geçtiğimiz yılın Kasım’ında kısa kalkış ve dikey iniş versiyonu olan bir İngiliz F-35B modeli Akdeniz’de HMS Queen Elizabeth uçak gemisinden havalanırken güç kaybederek düşmüş, can kaybı olmamıştı. Uçak da birkaç hafta sonra kurtarılmıştı. İngiliz F-35B uçağın enkazına Rusların ulaşabileceği yönünde de tartışmalar olmuştu. Nisan 2019’da ise Japonya’nın F-35A modeli seyir esnasında Pasifik Denizi’ne düştü, pilotu yaşamını kaybetti. Uçağın enkazına ise kısa sürede ulaşıldı. Son F-35 ise Çin-ABD gerginliğinin ortasına düştüğünden enkaz çıkana kadar konu sıcaklığını korumaya devam ediyor.

        Geçtiğimiz günlerde Güney Çin Denizi’ne düşen ABD Donanması filosundaki F-35C savaş uçağı için tartışmalar devam ediyor. Uçağın düştüğü yerden nasıl ve ne zaman çıkarılacağı kadar Çin’in de bu uçağı çıkarma yarışına girip girmeyeceği ise gündemin asıl konusunu oluşturuyor.

        Ayrıca uçağına denize düşmüş halinin sosyal medyaya sızan fotoğrafları da ilk başlarda tartışılmıştı, ama ABD Donanması fotoğrafların gerçek olduğunu kabul etti. Ancak Çin’in F-35 uçağının enkazına ulaşma tartışması daha ilgi çektiği için gündemdeki sıcaklığını koruyor.

        ABD’nin Çin’den önce enkaza ulaşmak için zamanla yarıştığı haberlerini yalanlayan Çin’in uçağın enkazıyla ilgilenmediğine dair açıklamalarına ise pek ilgi gösteren yok.

        En gelişmiş savaş uçağı, hatta uçan bilgisayar gibi olan F-35, Güney Çin Denizi’nde USS Carl Vinson uçak gemisine inerken düşmüştü. Yaralanmalar dışında can kaybı olmayan hadise sonrası ABD denizdeki savaş uçağına ulaşmak için harekete geçti.

        Çin’in uçağa ulaşmak isteyeceğine dair iki iddia söz konusu. Birincisi; Çin dünyanın en teknolojik, tanesi yaklaşık 100 milyon dolar olan bir savaş uçağına ulaşarak tersine mühendislikle teknoloji transferi yapacağı ve ABD ile mücadelesinde önemli bir kazanım sağlayacaktır. İkincisi ise yaklaşık 1,3 milyon mil karelik Güney Çin Denizi’nin tamamına yakınının kendine olduğunu ileri süren Çin’in savaş uçağına kendi topraklarındaki bir faaliyet olarak bakarak çalışmaları yapacağı yönünde.

        Öte yandan Güney Çin Denizi’ndeki tartışmaların denizdeki uçağı çıkarmaya zorlaştıracağı hatta yeni sorunlara kapı aralama ihtimali olduğu da söyleniyor. Fakat Çin Dışişleri Bakanlığı, ABD Donanması’na ait savaş uçağının Güney Çin Denizi’ne düştüğünün farkında olduklarını, ancak uçakla hiçbir ilgilerinin olmadığını açıklamasına rağmen tartışmalar bitmiş değil.

        Uçağın ne şekilde çıkarılacağı bilinmezliğini korurken Çin’in gerçekten de denizdeki F-35 enkazıyla ilgilenmeyeceğine inan sayısı ise çok az. Uluslararası deniz hukuku uzmanları denize düşen F-35 uçağı için ABD’nin Çin’e karşı bir yarışa girmesinin anlamsız olduğunu, bu konudaki yaklaşım ve yorumların endişeler eşliğinde geliştiğine dikkat çekerek, uçağın sahibi ABD istemedikten sonra Çin’in arama yapamayacağını işaret ediyorlar.

        Uzmanlar teorik olarak Çin’in istemesi halinde uçağın enkazını alabileceğine işaret ediyorlar, fakat teknik açıdan bu işlem sanıldığı kadar kolay olmadığının da altını çiziyorlar. Uçağın konumunu bilen ABD’nin henüz ulaşamadığı F-35’in enkazına Çin nasıl ulaşacak?

        ABD’nin her açıdan önde olduğu ve merkezinde kendisinin bulunduğu bir kazada dünyanın en ileri teknolojisini burada kullanarak bazı bölümleri 5 bin metreyi bulan denizden uçağı çıkaracağına dair beklenti yüksek. Ancak çıkarma işlemi zaman alacağından bunun için bir dizi önlem alması gerekecek.

        ABD Savunma Bakanlığı’nın (Pentagon) uçağın bulunduğu bölgeyi korumak için bir destroyer veya kruvazör gemiyi burada tutacağı, havadan da uçuşlar yaparak tedbir alacağı belirtiliyor. Çin veya başka ülkelerin bölgeye girmesini engellemek için de önlem alacak. Dolayısıyla bölge enkaz çıkarılıncaya kadar kontrol altında tutulmaya çalışılacak. Peki Çin ile bir tartışma çıkabilir mi? Veya ne tarz sorunlar yaşanır? ABD’li yetkililer şu günlerde bunlarla meşgul.

        Öte yandan Çin’in denize düşen F-35 uçağıyla ilgilenmediğine ya da ilgilenmeyeceğine dair açıklamalarına ise ABD’li otoriteler ve emekli askerler inanmıyorlar. Zaten asıl tartışmalar da bu tarz endişeler sebebiyle başlıyor. Çin ilgisiz gibi davranıp, uçağın enkazına ulaşması halinde iki ülke arasında nasıl sorunun ortaya çıkabileceği hayalleri zorluyor.

        Son not;

        F-35 savaş uçaklarının 3 modeli bulunuyor ve son kazayla birlikte 3’ü de denize düşmüş oldu. Üçüncüsü, denize düştüğü nokta itibariyle en tartışmalı olanı. Geçtiğimiz yılın Kasım’ında kısa kalkış ve dikey iniş versiyonu olan bir İngiliz F-35B modeli Akdeniz’de HMS Queen Elizabeth uçak gemisinden havalanırken güç kaybederek düşmüş, can kaybı olmamıştı. Uçak da birkaç hafta sonra kurtarılmıştı. İngiliz F-35B uçağın enkazına Rusların ulaşabileceği yönünde de tartışmalar olmuştu. Nisan 2019’da ise Japonya’nın F-35A modeli seyir esnasında Pasifik Denizi’ne düştü, pilotu yaşamını kaybetti. Uçağın enkazına ise kısa sürede ulaşıldı. Son F-35 ise Çin-ABD gerginliğinin ortasına düştüğünden enkaz çıkana kadar konu sıcaklığını korumaya devam ediyor.

        Diğer Yazılar