Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Tubitak Ansiklopedi Misyonerlik Nedir?

        Genelde bir dini geleneği, özelde ise Hristiyan mesajını ve dinini yayma hususunda dünya genelinde yürütülen düzenli ve örgütlü faaliyettir.

        Misyonerlik, Latince "göndermek" anlamındaki "mittere" fiilinin mastar hali missio kökünden türeyen bir kavramdır. Kökeni 16. yüzyılın ortalarına kadar geri gitmektedir. İngilizcede "mission" şeklinde kullanılan misyon sözcüğü, sözlüklerde "gönderme, görev, yetki, amaç ve dinsel, bilimsel veya diplomatik bir görev yüklenmiş kimselerden oluşan kurul" gibi anlamlarda kullanılmaktadır. Misyon kelimesinden türeyen misyoner, Hristiyan mesajını ve dinini yaymak için özel olarak yetiştirilen ve bu çerçevede özellikle Hristiyanlık dışı toplumlarda görevlendirilen kişiyi ifade ederken, bu kişilerin oluşturduğu harekete ve faaliyetlere de misyonerlik adı verilmektedir. Misyonerlik, genel anlamıyla bir kimsenin öteki insanlara kendi dini görüşlerini anlatarak onları kendi dininin bir mensubu yapmak için yürüttüğü organizeli çabalardır. Özelde ise Hristiyan misyonerler tarafından sürdürülen Hristiyan mesajını yayma görevi ve bu maksatla söylenen sözler ve yapılan eylemlere misyonerlik adı verilmektedir. Hristiyan misyon fenomeninin bütün yönleriyle ele alındığı bilim dalına ise Misyoloji adı verilmektedir.

        Misyonerlik terimi özelde Hristiyan yayılmacılığını ifade etmekle birlikte sahip olduğu inanç ve öğretilerin yayılmasını hedefleyen başka dinler de bulunmaktadır. Bu bağlamda dinleri, misyoner karakterli olan ve olmayan şeklinde tasnif etmek mümkündür. Böyle bir tasnifte ilkel kabile dinleri, milli dinler, çeşitli sır dinleri ve gnostik bazı akımlar ikinci; sahip oldukları mesajın evrensel olduğunu ve bundan dolayı tüm insanlara ulaştırılması gerektiğini ileri süren Hristiyanlık, İslam, Budizm ve Maniheizm ise birinci grupta konumlandırılabilir. Öte yandan günümüzde milli bir din görünümünde olan Yahudilik ve Hinduizm gibi inanç sistemlerinde de zaman zaman misyonerliğe yer verildiğini gösteren birtakım uygulamalar bulunmaktadır. Ayrıca İslam dininin yayılmacılığını ifade ederken, negatif anlam ve çağrışımlara sahip misyonerlik yerine tebliğ kavramı kullanılmaktadır.

        Misyonerlik, Hristiyanlıkla özdeşleşmiş bir olgudur. Hristiyan misyon teolojisine göre bu olgunun kaynağı Tanrı'dır. Yuhanna İncili (20:21)'de geçen "Baba beni gönderdiği gibi, ben de sizi gönderiyorum" ifadesinden hareketle Tanrı'nın İsa'yı göndermesi ile İsa'nın havarilerini görevlendirmesi arasında bir ilişki kurulmaktadır. Dünyadaki misyonunu, "Ben yalnız İsrail halkının kaybolmuş koyunlarına gönderildim" (Matta 15:24) sınırlamasıyla ortaya koyan İsa, havarilerini de aynı doğrultuda görevlendirmesine karşın (Matta 10:5-6), çarmıha gerildikten sonra dirilen İsa Mesih'in, havarilerine, "Gökte ve yeryüzünde bütün yetki bana verildi. Bu nedenle gidin, bütün ulusları öğrencilerim olarak yetiştirin. Onları Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un adıyla vaftiz edin" (Matta 28:18-20) şeklinde evrensel bir sorumluluk yüklediği görülmektedir. Hristiyan misyonerler sorumluluğu "Büyük Görevlendirme" olarak nitelendirmektedir. Bu pasajın otantikliğine karşı çıkan ve Matta İncili'ne sonradan ilave edildiğini düşünen çoğu araştırmacıya göre, Hristiyanlığın evrensel misyon tasavvuru, İsa ve havarilerinden ziyade, Pavlus ve takipçilerinin misyon anlayışını yansıtmaktadır.

        Hristiyan misyonerliği denildiğinde hiç kuşkusuz, Hristiyanlık tarihinin de tartışmasız en önemli ismi olan Pavlus'a değinmek gerekir. Önceleri İsa'nın taraftarlarına zulmeden bir kişi (Galatyalılar 1:13) iken, Şam yolunda yaşadığı bir vizyon sonrasında kendisinin İsa Mesih tarafından Yahudi olmayan uluslara (Gentilelere) elçi olarak görevlendirildiğini ileri süren Pavlus, bu doğrultuda üç misyon yolculuğu yaparak Hristiyanlığın farklı bir coğrafyada yayılmasını sağlamış ve neticede günümüz Hristiyanlığının temellerini atmıştır. Bu yolculukları esnasında farklı birçok strateji benimsemesine karşın, Korintliler'e yazdığı birinci mektupta (9:19-23) yer verdiği, amacını gerçekleştirmek için her türlü yola başvurmayı meşru gören ifadeleri, tarihsel süreçte kendisinin örnekliğini takip eden Hristiyan misyonerler üzerinde oldukça etkili olmuştur.

        Hristiyan misyon tarihi incelendiğinde misyonerlik, sadece Hristiyanlığın duyurulmasına yönelik dini bir faaliyet değil, aynı zamanda bazı dönemlerde sosyal, ekonomik ve politik sebeplerle yürütülen bir faaliyet olarak karşımıza çıkmaktadır. Tarihsel süreçte çok çeşitli yaklaşım ve metotlar benimseyen Hristiyan misyonerler, modern dönemde de bir yandan güncelleştirme bir yandan da yeni üretilen strateji ve yöntemlerle faaliyetlerini sürdürmektedir. Öncelikle Hristiyan olmayan insanların zihinlerinde çağrıştırdığı olumsuz algılar nedeniyle son dönemlerde misyon ve misyonerlik terimleri yerine evanjelizm, beyan (proclamation), şahitlik (witnessing) ve şehitlik (martyria) gibi farklı kavramların tercih edildiği görülmektedir. Bunun dışında doktor, öğretmen ve mühendis gibi farklı meslekler altında faaliyet yürütülmesi (tent-making), ev kiliselerine ağırlık verilmesi, kısa süreli misyonerlik anlayışının geliştirilmesi (short-term mission), kültüre uyarlama (inculturation) ve diyalog gibi yeni anlayışların benimsenmesi, kitle iletişim araçları ve sosyal etkinlikler yoluyla faaliyetlere ağırlık verilmesi gibi günümüz misyonerliği açısından önemli stratejilerden söz etmek mümkündür.

        YAZAR

        Süleyman Turan

        Yazı Boyutu
        Habertürk Anasayfa