Haydi kahkahaya koş

Çalışma arkadaşım Onur Acımaz’la 27 Mart Dünya Tiyatro Gününde yapılacak en iyi işi yaptık, tiyatroya gittik. İzmir Devlet Tiyatrosu’nda “Haydi Karına Koş” adlı oyunu izledik. İkimize de iyi geldi. İş çıkışı umduğumuzdan daha yorgun bir halde tiyatroya gittik ama bu işin büyüsü de burada. Oyunun sonunda tiyatroyu iki mutlu insan olarak terk ettik. Yönetmen Ali Hürol oyunun tanıtım kitapçığında, bazı oyunların “mesajı” nın, bazı oyunların da “işlevi” nin önemli olduğunu söylüyor.

“Haydi, Karına Koş”un, işlevi önemli oyunlardan biri olduğunu, bu işlevin iki saat boyunca insanları doyasıya güldürerek, günlük dertlerinden uzaklaştırmak olduğunu belirtiyor. Oyuna böyle bir hazırlıkla girince de eh haliyle gülme beklentiniz yükseliyor.

Doğrusunu isterseniz beklentimiz boşa çıkmadı. Gülmekten gözlerimin yaşardığı anlar oldu.

Ray Cooney karmaşık karı koca ilişkilerinden mizah yaratan bir yazar ve oyuncuların ustalığı bu mizahın dozunu artırıyor. Tam da yönetmenin söylediği gibi iki saat boyunca, her şeyi unutup sadece gülüyorsunuz.

BOZULUR, OLAYLAR BAŞLAR

Taksi şoförü John Smith’in iki karısı, iki evi ve bu ikili yaşamı sürdürmesini sağlayan mükemmel bir planlaması vardır. Ama bu plan bir kaza sonucu bozulur ve olaylar başlar. John’u zor durumdan kurtarmak için işe karışan üst kat komşuları Stanley Gardner, düğümü kör düğüm haline getirir.

Nevzat Hakan Dönmez unutulmaz bir John Smith karakteri yaratıyor. Stanley’de Devrim Akkaya’yı izlemeye doyamıyorsunuz.

Birbirlerinden habersiz iki eş; Mary’de Gerçek Özkök Yağcı ve Barbara’da Gülay Toprak gerçekten çok iyiler. Mary’nin Komiser Porter’ın önünde Stanley’i patakladığı sahne unutulacak gibi değil. Bir tiyatro oyununda bu kadar güldüğümü hatırlamıyorum.

Oyunun iki komiseri Thomson’da Gürol Tonbul ve Porter’da Murat Çobangil oyunculukları ile komediye farklı bir lezzet katıyorlar. Turuncu bahçıvan tulumu içindeki Ali Ulvi Hünkar’ı da unutmamak gerek.

Haydi, Karına Koş 9 Nisan’a kadar İzmir Devlet Tiyatrosu Konak sahnesinde oynayacak. Gerçekten gülmek istiyorsanız kaçırmayın derim. Çünkü oyundan gülen yüzler ve neşeli bir ruh haliyle çıkacağınız garanti.

Güldürmenin yanısıra oyunun bir yararı daha var. Gerçek oyunculuk nasıl bir şey, görüp fikir sahibi olmanızı sağlıyor.