Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

28 Mayıs seçimleri tahmin ettiğim gibi oldu. Habertürk TV’de seçim yasakları öncesi katıldığım son yayında 52-48 tahmini yapmıştım. Aşağı yukarı öyle sonuçlandı dünkü sandık.

Tayyip Bey kazandı ve Kemal Bey kaybetti. Erdoğan bu yüksek enflasyon ve hayat pahalılığı ortamına rağmen, dövizin fiyatını tutmak için milyarlarca doları yakmak gibi ceremesini çok çekeceğimiz çok yanlış bir para ve maliye politikasına rağmen 2023 seçimlerini kazanmayı bildi. Ne denirse densin bu tablo Erdoğan’ın seçim kazanma konusundaki siyasi dehasının eseri.

Bir siyasetçi iyi bir yönetimle seçim kazanır, bu normaldir. Fakat birçok parametre açısından geçtiğimiz 5 sene kötü yönetim örnekleriyle dolu. Bu kötü ve irrasyonel yönetim örneklerini AK Parti seçmeni de biliyor ki AK Parti yüzde 34’e düştü.

2014’ten de 2018’den de büyük bir başarı

Fakat bu kötü yönetim örneklerine rağmen Erdoğan ikinci turda dürüst ve temiz bir seçimle yüzde 52’yi geçmeyi başardı. Bana göre bu sonuç 2014’ten de 2018’den de büyük bir zafer. Bunun benzeri mevcut dünya siyasetinde yok. Göstermelik seçimlerin yapıldığı diktatörlüklerle kıyaslanması doğru değil. Erdoğan dürüst ve temiz sandıkta meşru bir zafer kazandı ve kendisinden hiç hoşlanmayan Batı devletleri de bu demokratik zaferi tebrik etti.

Elbette şimdi muhalefet çevrelerinde tartışmalar başlayacaktır. Kemal Bey’in CHP genel başkanlığını ve siyaseti bırakmasını, emekli olmasını isteyenler olacaktır.

Hiç şüphesiz ki Avrupa standartlarına göre Kemal Bey’in CHP Genel Başkanlığı'nı bırakması gerekir ama ne CHP tarihinde ne de diğer siyasi partilerin tarihinde bu hemen hemen hiç yaşanmadığı için Kemal Bey’in önünde emsal olarak kullanacağı olumsuz bir politik geçmiş var.

CHP geleneğini bozacak mı?

Büyük bir ihtimalle Kılıçdaroğlu da CHP geleneğine uyacak. Gördüğüm kadarıyla Kemal Bey 2024 yerel seçimlerine kadar CHP Genel Başkanlığı'ndan ayrılmayı düşünmüyor. Hatta 2028’e kadar koltuğunda kalmayı tasarlıyor.

Öğrendiğime göre Kılıçdaroğlu büyük bir devalüasyon ve sonrasında bir iktisadi kriz bekliyor. Tayyip Erdoğan’ın 2028 değil 2026’ya kadar bile dayanamayacağını düşünüyor. Kemal Bey “En geç 2026 içinde Erdoğan’ı devireceğiz” diye çalışma arkadaşlarına ve CHP örgütlerine dinamizm vermeye çalışıyor. Delege yapısı da kendisinden yana olduğu için şimdilik önünde bir engel görünmüyor.

CHP tarihinde 1950, 54, 57 ile 1965 ve 69 seçimlerini İsmet Paşa kaybetti ve buna rağmen CHP Genel Başkanlığı'na devam etti. Seçimleri kaybedince koltuğu bırakmayı düşünmedi. Ta 1972’ye kadar… 72’de, vefatından kısa süre önce kurultayı kaybederek Ecevit’e devretti. Deniz Baykal da 1995’de yüzde 10 aldı bırakmadı, 1999’da barajın altında kaldı, göstermelik bir gitti geldi ve hem 2002 hem 2007 seçimlerinde yeniden partinin başındaydı. Her iki seçimi de kaybetti. Ancak FETÖ’nün kaset kumpasıyla görevden ayrılmak zorunda kaldı.

Kemal Kılıçdaroğlu işte bu örneklerden hareketle bırakmayı düşünmüyor. Sui misal emsal olmaz derler ama Türkiye’de oluyor. Her alanda böyle dolu örnek var. Kemal Bey de olumlu bir istisna olmayacağını belli ediyor.

Peki bundan sonra neler bekliyorum?

Dün Habertürk TV’de ifade ettim. Haziran-Temmuz belki Ağustos ayı içinde Ekrem İmamoğlu’na yargıdan 5 sene siyasi yasak getirilmesini bekliyorum.

Elbette muhtemel bu kararı “normal bir yargı sürecinin neticesi” olarak görmeyeceğim. Bu, müesses nizamın Ekrem İmamoğlu’na vereceği anti-demokratik bir ceza olacaktır. O süreçte her demokratın İmamoğlu’nun yanında durması gerektiğine inanıyorum. Bu şekilde İstanbul’da yönetim AK Parti’nin eline geçer. Keşke Tevfik Göksu “Böyle elde edilmiş görevi istemem” diyebilse ama diyeceğini sanmıyorum.

Öyle bir süreç ihtimalinde CHP’nin İstanbul adayı konusunda çok ilginç bir tahminim var. Onu da yakın zamanda bu köşede yazacağım.

Sinan Oğan’ın oylarına ne oldu?

28 Mayıs seçimlerini incelediğimizde ilk turun tekrarı gibi bir seçim oldu.

Sinan Oğan oyu 2/3 şeklinde bölüşülmüş. Oğan, Erdoğan’a desteğini açıklamasaydı da sonuç aynı olacaktı bence. Fakat seçmen taşımada pek yararı olmasa da yeni kabinede bir vazife alacağını düşünüyorum.

Kabine demişken… Öngörülerim var ama burada değinmeyeceğim…

2023-28 arası Tayyip Erdoğan yeniden ve anayasal olarak son kez Cumhurbaşkanı. Hayırlısı olsun ülkemize.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar