Beşiktaş başına iş açıyor
Biz Beşiktaş’ın coşkusuna, hiç bitmeyen isteğine, tempolu futboluna alışmışız. Daha doğrusu Beşiktaş bizi alıştırmış. Bunlardan eser olmayınca haliyle arıyoruz o eski günleri ve yadırgıyoruz. Özellikle de orta sahanın üretkenliği eksik kalınca, takımdaki isimlerin haftası haftasına uymayınca Beşiktaş’ın futbolunun da tadı kaçıyor.
Şimdi bu Beşiktaş kadrosu liderin 5 puan gerisine (belki de yarın 8 puan olacak) düşecek takım mı? Beşiktaş tarihinin en iyi kadrosu diyoruz. Bu kadro 20 haftada bu kadar puan saçacak kadro mu? Puanların yüzde 38’ini heba etmişsin! Nasıl şampiyon olacaksın?
Bursa’da hayal kırıklığı yaşatan bir Beşiktaş gördük. Başta Batalla olmak üzere ciddi eksikleri olan, 5 maçtır kazanamayan Bursa önünde. Bursa öyle bir başladı ki zaten bir puana razı halde. Beşiktaş’ta da ahım şahım bir şey yok da Adriano’nun hem de sağ ayağıyla nefis golü var. Bir de Oğuzhan’ın şık vuruşu. Görüntü Beşiktaş’ın zorlanmayacağı gibi. Gol sonrasında oyun yine Beşiktaş’ın kontrolünde..
Bursa 35. dakikada kıpırdanmaya başladı. 3 dakikalık kıpırdanması da Beşiktaş’a yetti. Bu kısa baskı bile beraberliği getirdi Bursa’ya. Hem de evlere şenlik bir golle. Baktılar Beşiktaş alışılmadık şekilde durağan, statik bir futbol oynuyor. Onlara da cesaret geldi. Yusuf Erdoğan belki de en iyi maçlarından birini çıkardı. İkinci yarı işin şovuna kaçmasa daha çok baş ağrıtırdı. Quaresma’nın refakatçilik yaptığı pozisyonu başlattı, sürdürdü, attırdı. Q7’nin gördüğü kartların çoğu gereksiz olur. Dün gerektiği anda o gerekli faulü yapsa sarıyı yerdi de golü de engellerdi.
Öyle ya da böyle son anlarda gelen bir golle beraberliği kurtardı Beşiktaş. Ikına sıkıla bir puan ve yarışta kayıp hanesine yazılan iki puan daha. Tabi bu ligde çok kayıplar oldu olacaktır da. Rakipler de kaybedebilir. Ama Beşiktaş kaşınıyor, başına iş açıyor. Geçen iki yıl içinde Beşiktaş iki farklı geriye mi düştü? Bu takım maçı alır derdik. Bu senenin Beşiktaş’ı aynı güveni vermiyor.. Üstelik bu kez bir değil, üç rakibi birden var.
Son paragrafı kaleci Harun ve Şenol hocaya ayıralım. Harun’u kutlamadan olmaz. İnanılmaz topları çıkardı. Şenol Güneş ise Oğuzhan’a, Talisca’ya bu kadar nasıl dayandı, şaşırdım. Acaba ikinci yarıya Tolgay ile başlasa oyuna ağırlığını koyar mıydı Beşiktaş diye düşünüyorum.
Bursa 35. dakikada kıpırdanmaya başladı. 3 dakikalık kıpırdanması da Beşiktaş’a yetti.