Gelişme ve sanayileşmenin farklı safhalarındaki pazar ekonomilerinde, uzun yıllar boyunca oluşan resmi belge ve güncel raporlara dayanarak 'konjonktür' kavramı oluşmuştur.
Konjonktür ekonomide sadece tek bir değişkenin değişmesi ile değil; ekonominin, toplumun ve politikanın temel niteliklerine dayanarak onlarla birlikte hareket etmesi, ancak tam bir eş uyumla ortaya çıkmayan birçok değişkenin ya da sürecin birlikte hareket etme ölçüleri ile tanımlanmaktadır. Geçmişte tarım ekonomilerinde, kötü hava şartları krizlere neden olabilecek bir konjonktür göstergesi olarak düşünülmüştür. 18. yüzyılın sonlarına doğru teknolojik anlamda yeniliklerin başlaması ve sanayileşmenin artmasıyla birlikte, dünyada para bazlı ekonominin anahtar rol oynaması, fiyat, üretim ve finans konusundaki kararların konjonktür üzerinde hakim olmaya başladığını göstermiştir. Konjonktür göstergelerinin sayısı zamanla ekonomik yapının karmaşıklaşmasına paralel olarak artmıştır. Konjonktürel göstergelerden bazıları; işletme kredileri ve tüketici kredileri hacmindeki değişme, para arzı, kişisel gelir, sanayi üretim endeksi, birim iş gücü maliyeti vb. olabileceği gibi sayısal bilgilerden oluşmayan; savaş, barış durumu, beklentiler, siyasi istikrar, pandemi gibi sayısal olmayan bilgilerden de olabilmektedir.
Ekonomik faaliyet hacminin birbirini izleyen iki en düşük noktası arasındaki uzaklık, ekonomik faaliyetlerdeki iniş ve çıkışları göstermekte ve konjonktür dalgalanmaları olarak tarif edilmektedir. Konjonktür dalgalanmalarının genellikle dört devreden oluştuğu kabul edilmektedir. Bunlar; canlanma (yukarı dönüş), refah ya da genişleme (yukarı çıkış), gerileme ya da duraklama (aşağı dönüş), daralma ya da bunalım (aşağı iniş) şeklinde meydana gelmektedir.
Ekonomik olaylar üzerine yapılmış olan gözlemler sonucunda, konjonktürel dalgalanmaların bir düzen teşkil etmedikleri, tahmin edilebilir olmadıkları, önceden belirlenebilen bir zaman sürecinde sona ermedikleri, periyodik hareket etmedikleri ve şiddet bakımından birbirlerine göre farklılıklar gösterdikleri bilinmekle birlikte yinelenen dalgalanmalar olduğundan, standart yapısı sayesinde ekonomide tekrar tekrar görülebilmekte olduğu belirlenmiştir. Konjonktür dalgalanması birçok değişkenin birlikte hareket etmesi ve etkileşiminden oluşması açısından yayılmacıdır. Kapsam açısından ulusal olmakla birlikte uluslararası ticaret ve finans kanalları yoluyla ülkeler arasında iletilerek daha geniş boyutlara ulaşmaktadır.
Konjonktürün belirlenmesinde, iktisadi konjonktür modellerinden faydalanılmaktadır. İktisadi konjonktür modellerinin en önemli amacı ise gözlenebilen dışsal değişkenler ya da gözlenemeyen düzensiz şoklardan faydalanarak ekonomilerin resesyon ve iyileşme ya da hızlı yükseliş ve hızlı çöküş dönemlerinde nasıl yol aldıkları sorusuna cevap aramaktadır.
YAZAR
Elif Güneren Genç