HT Gastro
Keşfet

Atıştırmalık alışkanlıklarınızı gözden geçirin

Pandemi sebebiyle birçok insan evinden çalışıyor. Evde fazla zaman geçirince pek çok kötü alışkanlıkta beraberinde geldi.

Giriş: 20.04.2020 - 19:40 Güncelleme: 08.01.2021 - 18:23
Haberler Gastro Keşfet Atıştırmalık alışkanlıklarınızı gözden geçirin

Sonsuz dikkat dağıtıcılar, atıştırmalıklar, yataktan çıkmak ya da pijamaları çıkarmak için herhangi bir sebep olmamasının zihin sağlığı üzerindeki etkileri vs. Ancak edinebileceğiniz doğru bir rutin ile evinizi ofisten çok daha verimli bir iş ortamına dönüştürebilirsiniz.

Evden başarı ile çalışabilmek için tavsiyelerimize kulak vermeyi deneyin:

* Atıştırmalık alışkanlıklarınızı gözden geçirin

Evden çalışırken meraklı gözlerin tedirginliği olmaksızın ikinci bir çikolatayı götürmenizde hiçbir sakınca yok tabi ki. Sonuçta global bir salgında kendinizi biraz da olsa şımartabilirsiniz; ancak kilerinizi karantina atıştırmalıkları ile doldururken biraz bilinçle hareket etmede fayda var.

Mesela tatlı düşkünüyseniz eğer, bir kutu çikolatayı bitirmemek için kendinizi tutmanın en iyi yolu, muhtemelen o çikolataları eve hiç sokmamak. Bunların yerine tek seferde midenizi bastıran ve canınızın devamını istemeyeceği tahıllı bir şey tercih edebilirsiniz. Bir anda her şeyi bitirebilme potansiyelinizi ortaya çıkaran tahrik edicileri satın almayın; cips paketlerine kıyasla ikinci bir elmaya uzanma ihtimaliniz daha düşük ne de olsa.

* Pomodoro tekniği ile aktif kalın

Tüm gün evde oturmak, günlük fiziksel aktivite miktarını önemli ölçüde azaltabilir, özellikle de işe yürüyerek gidiyorsanız. Ancak bunu tersine çevirmenin yolları var elbette; yollarda geçirdiğiniz zamanı dışarı çıkıp yürüyüş yapmak için kullanın mesela. Mümkünse sabahın ilk ışıklarında; daha fazla enerji, daha iyi bir uyku ve daha az stres için.

Mevcut durumda, hiçbir yere dokunmak ya da hiç kimse ile temasa geçmek zorunda olmadığımız geniş açık alanlar, ideal spor bölgeleri – parklar, koşu yolları, arka bahçeler ve hatta geniş kaldırımlar. Bir metrelik sosyal mesafe şartına uyduğunuz sürece, biraz temiz hava almak için dışarı çıkmaktan korkmayın.

Ayrıca gün içerisinde ofise kıyasla evde çok daha fazla egzersiz yapabilirsiniz. Bunların toplamını düşündüğünüzde, spor salonuna ihtiyaç duymaksızın tam teşekküllü bir antrenman seansı yaptığınızı göreceksiniz.

Birçok insan, bir tür verimli çalışma taktiği olan Pomodoro tekniğinden faydalanıyor. Zamanlayıcınızı 25 dakikaya ayarlıyorsunuz ve bu süre zarfında yalnızca işinize odaklanıyorsunuz. Sonra da beş dakikalık mola. Her bir molada, farklı bir egzersiz türü yapmayı deneyin: şınav, mekik, jumping jacks, burpee, plank, güneşi selamlama vs – yeter ki vücudunuz hareket etsin.

Öğlen oldu ve henüz hiçbir şey yapmadığınızı fark ettiniz; stres yapmanıza gerek yok, öğle koşusuna da çıkabilirsiniz. Ya da aynı anda birkaç iş birden yapmayı deneyebilir, örneğin yürüyüş yaparken telefon görüşmelerinizi halledebilirsiniz.

* Sosyal ilişkilerinizi sürdürebileceğiniz bir rutin edinin

Akıl sağlığını koruma konusunda en az egzersiz kadar önemli bir diğer şey ise insanlarla iletişim halinde olmak. Anlık iletişim kanallarını açık tutmada çok faydalı olan birçok program ve uygulama var; ancak zaman zaman telefonu elinize alıp sesli ya da görüntülü konuşmalar yapmayı ihmal etmeyin. Sık sık kahve ya da yemek için buluştuğunuz bir arkadaşınız varsa eğer, bu geleneğinizi telefon üzerinden sürdürmeye çalışın. Ofis ekibinizle iş dışı sohbetler için de günlük ya da haftalık düzenle temasa geçin. Ofisteki iş harici ortamı da yakalamaya çalışın; geyik muhabbetleri, koridor sohbetleri gibi bizi birbirimize bağlayan şeyleri.

Zaman konusunda da sınırlandırmalarla çalışın, özellikle de günün sonunda. Sabah ve akşam rutinlerinizi standart bir gündeymiş gibi yaşayın ki işleriniz birikerek kontrolden çıkmasın. Rutinler ve ritüeller kritik; durumun belirsizliği içerisinde kaybolmamak için zamanı doğru bir şekilde kullanmak önemli.

* Ergonomik bir iş alanı yaratın

İş ile ev arasındaki sınırları belirginleştirmenin en iyi yollarından birisi, özel bir ofis alanı kurmaktır. Ofis olarak ayırabileceğiniz bir odanız yoksa bile, salonun ya da mutfak masasının bir tarafını kendinize ayırabilirsiniz. Bu bölgedeyken işte, bölge dışında ise evdesiniz.

Ergonomik bir ofis ortamı, kanepeye çökmeye kıyasla boyun sağlığınız açısından çok daha iyidir. Kanepede en azından kısa vadede kendinizi çok daha rahat hissediyor olabilirsiniz; ancak gerçekte, kaslarınızın aşırı şekilde kasılmalarına sebep olarak vücudunuzun hasar görmesine ortam yaratmış oluyorsunuz.

En ideal ergonomik ortam, dirseklerinizin 90 derecede durabileceği, yani masaya göre çok alçakta ya da çok yüksekte kalmayacağınız bir masa ve sandalye kullanmak. Ellerinizin uzandığı yer, klavyenizin ve farenizin bulunduğu yer olmalı. Ayrıca monitörünüzün üst kısmı göz seviyesinde olmalı ki boynunuzda gerginlik oluşmasın. Monitörü yükseltmek gibi bir şansınız yoksa eğer, altına birkaç kitap koymayı deneyin.

Laptop kullanımında da aynı kurallar geçerli; en önemli nokta, ekranın göz hizasında olması. Bu durum ayrı bir klavye ve fare gerekliliğini ortaya çıkarabilir – bunları masada tutarken ekranı yükseltebilmek için.

Laptoplar, masaüstü bilgisayarla kıyasla çok daha alçaklar ve ekrana bakabilmek için öne doğru eğilmek, birçok sırt ve boyun sorununu beraberinde getiriyor. Laptopunuzu kanepede kısa bir süre kullanmanızda sakınca yok; ancak bir ya da iki saati geçmemeli. Ve kanepede çalışırken, boynunuzu öne doğru eğmektense, gözlerinizle ekrana doğru bakmaya çalışın.

Yapmak gereken en önemli şey, saatte bir ayağa kalkıp hareket etmek; tuvalete gidin, odanın içerisinde yürüyün, esneme hareketleri yapın, su için ya da bir şeyler atıştırın.

Bu içeriği paylaş
İLGİLİ İÇERİKLER