Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin sanata yakınlaşmasını ve bakış açısını oldum olası beğenirim.

        Hep bir yolunu bulup sanatı körükleyip İzmirli’nin ayağına taşımaya çalışırlar.

        Ben bugün bir başka yerden bakacağım konuya ve çocuktan başlayacağım..

        Çocuk mutludur.. Kavga da eder, çekişir de ama sevmeyi büyüklerden iyi bilir. Sadece nefreti büyüklerden öğrenir..

        Bunu söyleyen ben değilim, Martin Luther King demiş..

        Bir resim yarışması düzenlenir ve çizdiği tüm insanlar nedense mutludur o resimlerde..

        Oysa günlük yaşamında ne servis şoförü, ne arkadaşının annesi; ne de öğretmeni mutlu görünmez ama o eline kalemi kağıdı aldığında mutlu çizer onları..

        Onun dünyasındaki çevre algısı sevgi üzerine kurulmuştur..

        Ya Şarlo..

        1925 yapımı bir film seriliyor şimdi İzmir’de yaşayanların gözleri önüne.

        Çağımızın en büyük hiciv ustası, sakarlık ile saflık arasında eleştirinin en katmerlisini yapar ve kimsenin söyleyemediğini o söyler..

        Sessiz bir filmde bile..

        Filmde, birçok maceracının yaptığı gibi altına hücum hareketinde Alaska’ya altın aramak için giden “Küçük Serseri” Şarlo’nun buradayken açlıkla ve soğukla boğuşarak düştüğü komik durumlar, hırstan gözleri dönmüş insanların zaaflarını görmesi ve bu arada aşkı bulması anlatılır.

        Para hırsını öylesine alaya alır ki, bir çocukta eğlenir, bir büyükte..

        1925 ABD yapımı olan sessiz-siyah beyaz filmin yönetmeni, senaryo yazarı, yapımcısı ve başrol oyuncusu Charlie Chaplin..

        Filmin en unutulmaz sahnelerinden biri de kendi gibi iki altın arayıcısıyla birlikte kar fırtınasının ortasında uçurumun kenarına sürüklenmiş bir kulübede mahsur kaldıkları sahne. Ayrıca yemek niyetine “ayakkabısını yediği” sahne de akıllara kazınan ve sinema tarihine geçen görüntülerden biri.

        Film, 1992 yılında Amerika Birleşik Devletleri Kongre Kütüphanesi tarafından “kültürel, tarihi ve estetik olarak önemli” filmler arasına seçildi. ABD Ulusal Film Arşivi’nde muhafaza edilecek.

        İzmir Büyükşehir Belediyesi de ‘Yeniden Sinematek’ gösterimlerine devam ediyor.

        Unutulmaz filmlerin seyirciyle buluştuğu gösterimlerde bu kez bu ünlü film gösterildi ve ben gidemediğim için üzüldüm ama ‘Charlie Chaplin koleksiyonu’na sahibi olduğum için koyup bir daha seyrettim.

        Amerikalı’nın para hırsının nasıl karikatürize edildiğini bir kez daha gördüm ve bana fazlasıyla da tanıdık geldi!..

        Bu kadar değil.. Bir de resim var

        Çevre yatırımlarıyla Türkiye’ye öncü olan İzmir Büyükşehir Belediyesi, günümüzde hızla artan çevre kirliliği ve doğal kaynakların tükenmesine dikkat çekmek amacıyla Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullardaki 5, 6, 7. ve 8. sınıf öğrencilerine yönelik “Rüzgar ve Güneş, Temiz Enerjiyle Bütünleş” konulu bir resim yarışması düzenledi.

        Bireysel olarak enerji tasarrufunun toplumun her kesiminde benimsenmesi ve uygulanabilir hale getirilmesini hedefleyen yarışmaya büyük ilgi gösteren çocuklar 545 eserle katıldı. Seçici Kurul’un yaptığı zorlu değerlendirmenin ardından ilk üç dereceye giren resim ile sergilenmeye hak kazanan 50 eser belirlendi.

        Gürçeşme Leman Alptekin Ortaokulu’ndan 8. sınıf öğrencisi Melisa Dülger, Türk Telekom Yatılı Bölge Ortaokulu’ndan 7. sınıf öğrencisi Şengül Sedef Kırbıyık ve Güzelyalı Ortaokulu’ndan 5. sınıf öğrencisi Gizem Emanet ilk 3 dereceyi paylaşarak bisiklet ödülüne hak kazandı.

        Herkesi mutlu görmek istediği için herkesi güleryüzlü kabullenen çocuklar mutlu mutlu insanlar çiziyor..

        Ne yazık ki sonra da bizlerden nefreti öğreniyorlar..

        Bir savunma geldi

        Şehrimizin yeddi emini bir de savunma yayınladı..

        Bugün madem İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin iyi işlerine dokunuyorum, buna da yer vermeliyim dedim..

        İzmir Büyükşehir Belediyesi, Gaziemir’deki Fuar İzmir alanında bulunan zeytin ağaçlarının “kesildiği” iddialarının gerçek dışı olduğunu açıkladı.

        Fuar şantiye alanındaki zeytin ağaçlarının Tarım İl Müdürlüğü görüşü doğrultusunda, ağırlıklı olarak Kadifekale’deki heyelan bölgesinde oluşturulan kent ormanına nakledildiği kaydeden Büyükşehir yetkilileri, “Ağaçların rant uğruna kesilmesine göz yumanların, hedef şaşırtmak için belediyemizi suçlamasını asla kabul etmiyoruz. Şantiye alanından taşıdığımız ağaçların hepsi kayıt altında farklı alanlara nakledildi. 5 Şubat 2013 tarihinde budama, söküm ve nakil işlemlerine başlanan 1532 adet zeytin ağacını, 2 Mayıs 2013 tarihine kadar kentin muhtelif yerlerine taşıdık” bilgisini verdi.

        Ağaçlar nereye taşındı? İşte liste!

        İzmir Büyükşehir Belediyesi, Gaziemir Fuar şantiye alanındaki 1532 zeytin ağacını şu noktalara taşıdı:

        1075 adet Kadifekale, 225 adet Portakal Vadisi, 26 adet Dudayev Bulvarı, 10 adet Narlıdere, 2 adet Üçkuyular İskele, 31 adet Ulukent Kavşağı, 63 adet Bayraklı Ord. Prof. Ekrem Akurgal Yaşam Parkı, 20 adet Olimpiyat Köyü, 21 adet Urla Göztepe Spor Tesisleri, 9 adet Menemen Ayvacık İlköğretim Okulu ve Taş Camii, 4 adet Konak Pier, 7 adet Urla Trafik Bölge Müdürlüğü, 39 adet Gaziemir Belediyesi.

        Ağaçların tek tek hesabını verdiklerine göre benim için aklanmışlardır..

        DÜZ MANTIK

        — Benim anlamakta ve dengeyi kurmakta zorlandığım bir durum daha çıktı ortaya. “Her şeyi bilen” mi daha makbuldür, yoksa “kendini bilen mi”?..

        —Galiba ikinci şıktan yanayım..

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar