Posalı besinlerle zayıflayın
Fazla kilolardan sağlıklı yöntemlerle kurtulmak için iştahınızı kontrol altında tutabilmek ve tok tutan, posalı besinleri tüketmek lazım
Besinlerin sindirilmeyen kısmına posa denir. Posalı besinler bağırsaklarda sindirilemeyen ancak diğer besinlerin sindirilmesine ve emilmesine yardım eden besinlerdir. Başlıca posa kaynakları tam buğday ekmeği, çok tahıllı ekmek, kepekli makarna ve esmer pirinç gibi rafine edilmemiş tahıllar, kuru yemişler ve yağlı tohumlar, kurubaklagiller, taze ve kurutulmuş meyveler sebzeler, kahvaltılık
tahıl gevrekleridir. Nohut, mercimek gibi diğer kuru baklagillerle; ceviz, fındık gibi diğer sert kabuklu meyvelerin diyet posası içerikleri de yüksektir. Sebzeler içerisinde diyet posası içeriği en yüksek olanlar ise taze fasulye ve bezelyedir. Meyvelerin diyet posası içerikleri tüketim şekline göre değişir. Kabuklu yenen meyvelerle daha çok diyet posası alınır.
İŞTAHINIZI AZALTIR
Diyet posasının enerji yoğunluğu düşük olduğundan ve su çekici özelliğinden, mide içeriğinin yoğunluğunu artırarak midenin boşalmasını geciktirir. Mide boşalmadığı için bireyin yeme isteği azalır. Posanın sindirim enzimlerine etkisi daha çok ince bağırsakta yoğunluğu artırmasından kaynaklanır. Araştırmalar bağırsakta yoğunluğu artıran posa tüketildiğinde, ince bağırsaktan karbonhidratların emiliminin yavaşladığını göstermektedir. Bazı posa öğeleri laksatif (tuvalete çıkarıcı) etkiye sahiptir ve kalın bağırsağın hareketini artırarak, dışkının hızla bağırsaktan dışarı atılmasını sağlar. Diyetin posa içeriği ile bazı hastalıkların oluşum sıklığı arasında ilişkiler olduğu ileri sürülmüştür. Örneğin, az posalı diyet alan Batı toplumlarında kalın bağırsak hastalıkları, kolit ve kanser, fazla posalı diyetle beslenen Afrika toplumlarından daha sık görülmüştür. Çok posalı diyetle beslenen Afrika toplumlarında ise kalp hastalıkları ve apandisite Batı toplumlarına göre daha az rastlanır.
BOL SU TÜKETİN
Posa, tokluk duygusunu artırarak, kardiyovasküler hastalıklarda risk faktörü olan şişmanlığın önlenmesinde yardımcı olur. Özellikle posa içeriği yüksek besinler bol su ile tüketildiğinde, doyum hissi daha uzun olmaktadır. Örneğin, kepekli makarna yerken arada su içmek pratik bir yoldur. Yağ ve şekerler Isı ve enerji veren yağlar en ekonomik enerji kaynağıdır. 1gram yağ 9 kalori enerji verir. Vücuda ihtiyaçtan fazla alınan yağ, organların etrafında ve deri altında depo edilir. A ve D vitaminleri tereyağında doğal olarak bulunurken, margarinlere sonradan eklenmektedir. Bu gruptaki besinlerden günlük alınacak porsiyon miktarları enerji gereksinimlerine göre değişiklik gösterir. Enerji ihtiyacı arttıkça diyetteki yağ miktarı artırılır. İhtiyaç azaldıkça tersi yapılır. Yağ ihtiyacı karşılanırken bitkisel sıvı yağlar, diğer yağlardan üstün tutulmalıdır. Enerji ihtiyacı karbonhidrat, yağ ve proteinlerden dengeli olarak karşılanmalıdır. Vücut ağırlığı fazla olanlar diyetinde yağ miktarını azaltmalıdırlar. Yemeklere gereğinden fazla yağ konulmamalı ve mümkün olduğunca yağda kızartmalardan kaçınılmalıdır. Genellikle besinlerin bileşimindeki görünmez yağlardan faydalanmalıdır. Günlük 30-50 gram yağ, yetişkin birey için yeterlidir. Alınacak bu miktarın 1/3’ünün doymuş yağlardan (tereyağ, margarin gibi), 1/3’ü tekli doymamış yağlardan (zeytinyağı, fındık yağı gibi), 1/3’ünün de çoklu doymamış (mısır, ayçiçek vb) karşılanması gereklidir.
DETOKSUN 2. GÜNÜ
Uyanınca:
1 orta boy bardak sıcak limonlu su, 1 dilim limon, 2 adet karanfil, 1 parça kabuk tarçın. (Asla limonu sıkmayınız)
09.00:
1 dilim taze ananas + 1 dilim elma + 2 yemek kaşığı lor peyniri + 1 tam ceviz + 3 taze badem (Detoks programlarında amaç sindirim sisteminin tetiklenmesi ve toksinlerin vücuttan atılmasıdır. Taze meyveler antioksidant kapasitesi yüksektir. Bu nedenle detoks dönemlerinde taze meyveler sıklıkla tercih edilebilmektedir.)
09.30:
1 dilim limonlu karaciğer toniği
10.30:
1 fincan rezene ve yeşil çay
karışımı
11.00:
‘Zümrüt su’ (200 g diyet yoğurt ve mutfakta bulunan yeşil sebzeler az miktarda karıştırılarak blender’dan geçirilir. Hazırlanacak zümrüt suyu kişinin biyokimyasal ve fiziksel bulgularına göre içerik değiştirebilir.)
12.00:
Brokoli ve kereviz çorbası (doyana kadar).
Malzemeler:
2 adet pırasa
1 tatlı kaşığı sızma zeytinyağı
İnce doğranmış 5 parça brokoli
1 adet doğranmış kereviz
4 bardak su veya sebze suyu
1 tatlı kaşığı çekilmiş kişniş
1 tatlı kaşığı çekilmiş kimyon
1 tatlı kaşığı tuz
1 tatlı kaşığı taze çekilmiş karabiber
Hazırlanışı:
Pırasaların köklerini kesip çıkarın. Kalın yeşil yapraklarını soyun. Geriye kalan beyaz ve açık yeşil kısımları soğuk suda iyice yıkayın. Kum kalmaması için katların arasını mutlaka yıkayın. Suyunu silkeleyip çaprazlamasına ince dilimleyin. Büyük bir çorba tenceresine pırasaları alın; brokoli, kereviz, su veya sebze suyunu, baharatları ve yağı ilave edip kaynamasını bekleyin. Kapağı kapattıktan sonra ateşi kısın ve bütün sebzeler yumuşayana kadar 15 dakika kısık ateşte pişirin. Karıştırıcıda püre haline getirip tuz ve biber ile tatlandırın. Kâselere koyduktan sonra masaya götürmeden üzerine su teresi serpin.
15.00:
5 adet organik kuru kayısı + 5
adet tuzsuz badem
17.30:
1 bardak (200 cc) ‘Altın su’ (1/2 orta boy elma + 1/2 orta boy armut katı meyve sıkacağında hazırlanırken içine 1.5 cm taze zencefil rendelenir. 1 çay kaşığı toz keten tohumu eklenir.)
18.30: 1 dilim limonlu sıcak su
19.30: Ispanaklı brokoli çorbası
Hazırlanışı:
2 orta boy kabak, 1/2 kilo ıspanak, 6-7 adet brokoli haşlanır, suyu ile birlikte blender’dan geçirilir. Yarım su bardağı diyet süt, 2 yaprak taze kişniş, 2.5 cm. zencefil rendesi harmanlanarak pişirilir.
21.30:
1 çay bardağı light kefir
+ 1 tatlı kaşığı ayıklanmış
kabak çekirdeği
Yatarken:
1 bardak papatya + rezene çayı
tkumeli@htgazete.com.tr