Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        BUNDAN tam 1 yıl öncesiydi... Tarihler 10 Eylül 2008'i gösterdiğinde, İtalya futbolu tarihi bir güne imza atıyordu.

        Sadece futbol camiası değil, siyasetçisiyle, sporcusuyla, sanatçısıyla o ülkenin önde gelen kimi varsa oradaydı. Onunla birlikte zamanında top koşturan, aynı formayı paylaşan futbolcular ve teknik adamlar... Bir dönem o takımda görev yapan Milli Takımımız'ın teknik direktörü Fatih Terim gibi birçok ünlü teknik adam ve futbolcu da o gün İtalya'daydı. ALS hastası Fiorentinalı futbolcu Stefano Borgonovo için... Onun başkanlığını yaptığı ALS Derneği'nin yararına oynanan Fiorentine-Milan maçı için.

        Takımlar eksiksiz sahadaydı... Tribünler tıklım tıklımdı... Protokol tribünü belki de tarihinde ilk kez bu kadar popüler ismi bir arada misafir etmişti.

        Her şey Stefano ve onunla aynı kaderi paylaşan binlerce İtalyan ALS hastası içindi.

        Öyle ki çok kısa bir dönemde olsa da hocalığını yapan Fatih Terim de onca yoğunluğuna rağmen Milli Takım kampını yarıda bırakmış ve özel uçakla soluğu Stefano'nun yanında almıştı.

        Görkemli bir geceydi. Dünyalar Stefano'nun olmuştu. Çünkü başkanlığını yaptığı derneğin yararına bir çırpıda tam 350 bin euroluk gelir toplanmıştı.

        Ve aradan 1 yıl geçti.

        Bu kez Türkiye, 5 Ekim 2009'da tıpkı meslektaşı Stefano gibi aynı kaderi paylaşan Trabzonsporlu İsmail Gökçek'in başkanlığını yaptığı ALS Derneği'nin yararına yapılan gecede bir araya geldi.

        O, yaklaşık 20 yılını Türk futbolunun hizmetine veren, Trabzonspor gibi büyük bir camiada yıllarca futbol oynayan İsmail için. Onun başkanlığını yürüttüğü ALS Derneği'ne destek için yapılan gece için. Ama onun gecesinde futbol dünyamızdan sadece bir avuç insan vardı... Sayıları bir elin parmakları kadardı.

        Sekip Mosturoğlu, Ayhan Bermek, Hasan Şaş, Saffet Akyüz, Mahir Günok, Giray Bulak, Ertuğrul Sağlam, Adnan Sezgin, Abdullah Avcı, Arif Şengül, Metin Altınay ve Nesim Özgür. Evet sadece o kadarlardı.

        Dahası, geceye gelen sanatçı sayısı dahi o tanıdık futbol adamlarından daha fazlaydı.

        Olayın daha acı tarafı, o adı Trabzonspor'la özdeşleşen İsmail'in yanında Bordo-Mavili camiadan 'tanıdık' tek bir Allah'ın kulu dahi yoktu. 12 yıldır hiç olamadıkları gibi...

        Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın yıllardır çocuklarının eğitim masraflarını karşıladığı yerde, "Çocuklarının defter ve kalem masrafları da bizden" diyecek kadar İsmail konusunda duyarlı olamadıkları gibi.

        Gecenin amacı İsmail gibi aynı kaderi paylaşan binlerce ALS hastasına moral vermekti, yardım etmekti... Ama geceye gelip yardım yapanların verdikleri 15 bin TL, otel parasının üçte birini bile çıkarmaya yetmedi.

        Yine de dernek başkanı İsmail'in eşi Adalet Hanım'ın, dernek başkan yardımcısı rahmetli Sedat'ın eşi Şükran Hanım'ın yüzleri gülüyordu. Şükür ki, daha gece bitmeden salonun ışık ve ses düzeniyle ilgili bin TL masrafı tahsilata gelen otel görevlilerini elleri boş döndürmemişlerdi!

        Neredeydi, o Milli Takım kampını yarıda bırakıp özel uçakla İtalyan ALS hastası için ta İtalyalar'a kalkıp giden Fatih Terim? İsmail için de İstanbul'da birkaç saat daha kalıp akşam Hollanda kampına gitse ne olurdu? Neredeydi bu ülkenin spor Bakanı Faruk Özak? Neredeydi futbolumuzun patronu Mahmut Özgener ve yöneticileri? Neredeydi Adnan Polat'ı, Yıldırım Demirören'i, Aziz Yıldırım'ı, Sadri Şener'i ve diğer kulüp başkanları ve yöneticileri?

        Neredeydi, o İsmail'in eşi Adalet Hanım'ın, rahmetli Sedat'ın eşi Şükran Hanım'ın 2 aydır binbir uğraş vererek, tek tek telefon ederek, kapılarına giderek geceye katılmalarına çaba gösterdikleri futbolun akil insanları?

        Gazete ve televizyonların spor müdürleri, yazılı ve görsel medyanın ünlü spor adamları... Neredeydi?

        İşte o gece plaket almak için sahneye davet edilip elime mikrofonu verdiklerinde kendimi o malum nedenlerden dolayı üzeri örtülen papağan gibi hissediyordum. Çünkü üzerimdeki örtünün kaldırıldığında edeceğim dualardan(!) korkuyordum...

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar