Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Karabağ’ın işgalden azad ediliş sürecinin 35’inci gününde kardeş Azerbaycan topraklarındayız.

        Azerbaycan’ın mücadelesi her zamankinden daha fazla desteği hak ediyor.

        Biz de bu amaçla Türkiye'nin son Başbakanı Binali Yıldırım başkanlığında bir heyetle başkent Bakü’ye ulaştık. Heyette ayrıca TBMM Başkan Vekili Celal Adan ve Türkiye-Azerbaycan Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı ve İstanbul Milletvekili Şamil Ayrım da vardı.

        Ziyaret boyunca Binali Bey’e Azerbaycan’da büyük bir ilgi olduğunu gözlemledim. Bir ara gençlerin "seninleyiz Türkiye" pankartları ile karşılaması duygu dolu anlar yaşattı. Temaslarımızda söze başlarken İzmir'deki üzücü deprem hakkında bilgi verdi, aklı sürekli oradaydı.

        REKLAM

        Sabah saatlerinde önce iktidardaki Yeni Azerbaycan Partisi Genel Başkan Vekili Ali Ahmedov ile görüştük. Ahmedov 2007 yılında da bu görevdeydi. Hatta o yıl yaptığımız röportajda KKTC’nin Azerbaycan tarafından tanınması konusundaki gelişmeleri ilk onun ağzından duyurmuştum. Söz konusu girişimin neticeye ulaşamamasındaki sebep çözülmemiş Karabağ problemiydi.

        Bu görüşmenin ardından Cumhurbaşkanlığına ulaştık. Yolda bazı işaretler dikkat çekiyordu. Karabağ’da işgal altında ve kurtarılan illere kaç km kaldığını yazan tabelalar vardı. Çok anlamlıydı.

        Cumhurbaşkanı İlham Aliyev çok sıcak bir şekilde "Evinize hoşgeldiniz!" diyerek karşıladı bizi. Morali çok yüksekti, neşeliydi. Bu görüntüsü bile sahada işlerin iyi gittiğini özetler gibiydi.

        Öncelikle Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan ve onun verdiği destekten söz etti. “Aklı, yüreği hep buradadır. Eğer en baştan beri Türkiye’nin bizim yanımızdaki bu kararlı duruşu olmasaydı bazı ülkelerin sesleri farklı da çıkabilirdi.” dedi.

        Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ile Prof. Dr. Kürşad Zorlu.
        Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ile Prof. Dr. Kürşad Zorlu.

        İki lider arasındaki yakın ilişkiler “tek millet iki devlet” sözüne yakışan şekilde... Önceki gün Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun ziyareti iki liderin görüşmesinden dakikalar sonra kararlaştırılmış. Hem de çok önemli bir meselede. Cumhurbaşkanı Erdoğan Aliyev’e, “Durum şu anda nedir? Ne zaman bitirirsiniz işgali?” diye sorunca Aliyev “İlerleme devam ederken görüyoruz ki her yeri yakıp, yıkmışlar, evleri, okulları, müzeleri, camileri... Zengilan’daki altın madenlerini istismar etmişler."

        Bunun üzerine Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu aynı gün Bakü’ye ulaşmış. Sayın Çavuşoğlu da buradaki açıklamasında buna vurgu yapmıştı.

        Bu detay çok önemlidir.

        Cumhurbaşkanı Aliyev gündeme yansımayan bir gelişmeyi de aktardı. Ermenistan AB nezdinde girişimler yaparak savaş sebebiyle Karabağ’dan Ermenistan’a göç edenlerle ilgili (90 bin civarında olduğu iddia ediliyor) gündeme getirmiş. "Oysa asıl topraklarından edilmiş 1 milyondan fazla Azerbaycan Türk’ü kimsenin aklına gelmiyor. 2009 yılına kadar bu insanların bir kısmı çadırlarda yaşıyorlardı. Bizim her türlü verimli arazilerimizi gasp ettiler. Mesela asıl madenlerimiz Kelbecer’dedir. İnşallah bitireceğiz bu işi..."

        REKLAM

        Bu sırada sayın Binali Yıldırım herkesin merak ettiği “Şuşa’da durum nedir?” diye sordu. Buradan sadece şu kadarını aktarayım. Şuşa’ya bir nefes kadar yakın Azerbaycan ordusu... ”Arazi koşullarından dolayı çok dikkatli davranarak hareket ediyoruz. Ermenistan’a sürekli silah ve askeri teçhizat geliyor. Bugüne kadar 300’den fazla tank, 8 adet s300 savunma sistemi imha ettik. Bunlar s400’ün bir altıdır. Bu silahları Gürcistan üzerinden denediler başaramadılar. Sonra suç işleyip sivil uçaklarla taşıdıklarını da biliyoruz. Bu konuda uluslararası yetkili makamlara başvurularımız da oldu ama bir netice çıkmadı."

        Bu arada Ermenistan Başbakanı Paşinyan'a yönelik sert sözlerini sorduk. Aliyev bir ABD televizyonuna verdiği röportajı anlattı. Sunucu "Siz Paşinyan'a raks eden tertek demişsiniz doğru mu?" diye sorunca Aliyev cevap vermiş: "Evet doğrudur. Az bile demişem..."

        YARIN:

        -Türk Dünyası için önemi...

        -Karabağ sonrası hedefleri

        -Nahçivan'dan mesajlar

        DEVAM EDECEĞİZ.

        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00
        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar