Askerden bonbon!
19 Mayıs, 29 Ekim, 23 Nisan gibi millî bayram günlerinde, gazetelerde ve internet sitelerinde Genelkurmay Başkanlığı’nın çoluk-çocuğa şeker verir gibi dağıttığı bazı fotoğraflar yeralır.
Fotoğraflarla üzerinde “Genelkurmay arşivlerini açtı”, “Atatürk’ün bilinmeyen görüntüleri çıktı” yahut “Şok, şok, şok! Askerler saklı kalmış resimleri yayınladı” gibisinden başlıklar olur.
Ama, kırk yılda bir lûtfedilip dağıtılan bu fotoğrafların ya bir-ikisi ortaya hakikaten ilk defa çıkmaktadır, yahut fotoğraflar hakkında verilen bilgilerde yanlışlık vardır...
Benzer bir tuhaflığı iki sene önce, 2013 Şubat’ında da yaşamıştık. Genelkurmay basına yine şeker dağıtmış, çoğu daha önce defalarca yayınlanmış bazı fotoğrafların “ilk” defa ortaya çıktığını iddia etmiş, üstelik resimlerin ne olduğu açıklanırken dünya kadar hatâya düşülmüştü. Meselâ, Mustafa Kemal’in Fransa’da 1910’da yapılan Picardie Manevraları’nda çekilmiş şapkalı fotoğrafı “1914’te, Sofya’da ataşemiliter iken” diye gösterilmiş, Atatürk ile beraber görünen Afgan Kralı Zahir Şah da “ismi bilinmeyen bir general” olmuştu...
CRONKITE’IN BELGESELİ
Genelkurmay, Türk Silâhlı Kuvvetleri Foto Film Merkezi Komutanlığı’nın 100. Kuruluş Yıldönümü münasebeti ile bu hafta başında da “İlk defa yayınlanıyor” iddiası ile bonbon dağıttı ve arşivindeki bazı filmlerden kısa görüntülerini basına gönderdi...
Geçmiş senelerdeki “ilk olma merakı” ile sıra sıra hatâ, bu son bonbon partisinde de vardı...
Meselâ, “Alman İmparatoru’nun Dersaadet’e gelişi-1917” başlığı ve “ilk kez ortaya çıktığı” iddiası ile dağıtılan filim öyle ilk defa falan yayınlanmamakta idi, çok bilinen bir çekimdi. O film ve devamındaki Avusturya-Macaristan İmparatoru Karl’ın İstanbul’a geliş görüntüleri de öyleydi, defalarca yayınlanmış, üstelik her iki film sadece Türkiye’de değil, seneler önce yabancı memleketlerin TV’lerinde bile gösterilmişti.
Nerede mi, söyleyeyim:
Amerikan CBS Televizyonu’nun 2009’da 93 yaşında ölen efsanevî haber sunucusu Walter Cronkite’ın 1958’de yaptığı “The Incredible Turk” isminde, Türkiye’yi ve Atatürk’ü konu alan nefis bir belgeseli vardır...
Belgeselin tamamını Youtube’da bile hemen bulabilirsiniz ve izlediğiniz takdirde, askerlerin “ilk defa” diye dağıttığı filmlerden bazılarının bundan tam 57 sene önce hazırlanmış olan bu programda yeraldığını görürsünüz!
Walter Cronkite bu görüntüleri askerlerden mi almıştı? Hayır, zira sözkonusu filmler tâââ o zaman da biliniyordu, Cronkite’a uzun seneler Amerika’daki basın müşavirimiz olan ve sonradan Basın Yayın Genel Müdürlüğü de yapan Altemur Kılıç göndermişti...
Altemur ağabey çok şükür hayatta, bana inanmayan telefonu açar, sorar!
O FİLMLER, MİLLETE AİTTİR!
Askerlerimizin görüntü konusundaki mâlûm “ilk olma” merakları ve Atatürk’ün Meclis’i açış konuşması yaptığı sırada sesinin “kalınlaştırılması” gibi tuhaflıklar bir tarafa, Türk Silâhlı Kuvvetleri Foto Film Merkezi Komutanlığı’nın geçen gün dağıttığı filmlerdeki bir başka garabet akıl alacak iş değildi: Görüntülerin tam ortasına koskoca bir TSK logosu basmışlardı!
Bu, bizlere “milletin bağrından çıkmış olduğu” öğretilen TSK’nın, geçmişi ile iftihar etmek ve zevk almak isteyen vatandaşa tarihî görüntüleri izleme hakkını çok görmesi demekti!
Daha önce yazmıştım, şimdi tekrar söyleyeyim:
Askeriye’de bir müddet öncesine kadar işinin erbâbı, mükemmel tarihçiler vardı...
O tarihçilere ne oldu da işler şimdi bu hâle geldi?
bayram günlerinde, gazetelerde ve internet
sitelerinde Genelkurmay Başkanlığı’nın
çoluk-çocuğa şeker verir gibi dağıttığı
bazı fotoğraflar yeralır.
Fotoğraflarla üzerinde “Genelkurmay
arşivlerini açtı”, “Atatürk’ün bilinmeyen
görüntüleri çıktı” yahut “Şok, şok, şok!
Askerler saklı kalmış resimleri yayınladı”
gibisinden başlıklar olur.
Ama, kırk yılda bir lûtfedilip dağıtılan
bu fotoğrafların ya bir-ikisi ortaya hakikaten
ilk defa çıkmaktadır, yahut fotoğraflar
hakkında verilen bilgilerde yanlışlık vardır...
Benzer bir tuhaflığı iki sene önce, 2013
Şubat’ında da yaşamıştık. Genelkurmay
basına yine şeker dağıtmış, çoğu daha önce
defalarca yayınlanmış bazı fotoğrafların
“ilk” defa ortaya çıktığını iddia etmiş,
üstelik resimlerin ne olduğu açıklanırken
dünya kadar hatâya düşülmüştü. Meselâ,
Mustafa Kemal’in Fransa’da 1910’da yapılan
Picardie Manevraları’nda çekilmiş şapkalı
fotoğrafı “1914’te, Sofya’da ataşemiliter
iken” diye gösterilmiş, Atatürk ile beraber
görünen Afgan Kralı Zahir Şah da
“ismi bilinmeyen bir general” olmuştu...
CRONKITE’IN BELGESELİ
Genelkurmay, Türk Silâhlı Kuvvetleri
Foto Film Merkezi Komutanlığı’nın
100. Kuruluş Yıldönümü münasebeti ile bu
hafta başında da “İlk defa yayınlanıyor”
iddiası ile bonbon dağıttı ve arşivindeki bazı
filmlerden kısa görüntülerini basına gönderdi...
Geçmiş senelerdeki “ilk olma merakı” ile
sıra sıra hatâ, bu son bonbon partisinde de
vardı...
Meselâ, “Alman İmparatoru’nun
Dersaadet’e gelişi-1917” başlığı ve
“ilk kez ortaya çıktığı” iddiası ile dağıtılan
filim öyle ilk defa falan yayınlanmamakta
idi, çok bilinen bir çekimdi. O film ve
devamındaki Avusturya-Macaristan
İmparatoru Karl’ın İstanbul’a geliş
görüntüleri de öyleydi, defalarca
yayınlanmış, üstelik her iki film sadece
Türkiye’de değil, seneler önce yabancı
memleketlerin TV’lerinde bile gösterilmişti.
Nerede mi, söyleyeyim:
Amerikan CBS Televizyonu’nun
2009’da 93 yaşında ölen efsanevî haber
sunucusu Walter Cronkite’ın 1958’de
yaptığı “The Incredible Turk” isminde,
Türkiye’yi ve Atatürk’ü konu alan nefis
bir belgeseli vardır...
Belgeselin tamamını Youtube’da bile
hemen bulabilirsiniz ve izlediğiniz takdirde,
askerlerin “ilk defa” diye dağıttığı filmlerden
bazılarının bundan tam 57 sene önce
hazırlanmış olan bu programda yeraldığını
görürsünüz!
Walter Cronkite bu görüntüleri
askerlerden mi almıştı? Hayır, zira
sözkonusu filmler tâââ o zaman da
biliniyordu, Cronkite’a uzun seneler
Amerika’daki basın müşavirimiz olan ve
sonradan Basın Yayın Genel Müdürlüğü de
yapan Altemur Kılıç göndermişti...
Altemur ağabey çok şükür hayatta,
bana inanmayan telefonu açar, sorar!
O FİLMLER, MİLLETE AİTTİR!
Askerlerimizin görüntü konusundaki
mâlûm “ilk olma” merakları ve
Atatürk’ün Meclis’i açış konuşması yaptığı
sırada sesinin “kalınlaştırılması” gibi
tuhaflıklar bir tarafa, Türk Silâhlı Kuvvetleri
Foto Film Merkezi Komutanlığı’nın
geçen gün dağıttığı filmlerdeki bir
başka garabet akıl alacak iş değildi:
Görüntülerin tam ortasına koskoca
bir TSK logosu basmışlardı!
Bu, bizlere “milletin bağrından çıkmış
olduğu” öğretilen TSK’nın, geçmişi ile
iftihar etmek ve zevk almak isteyen
vatandaşa tarihî görüntüleri izleme hakkını
çok görmesi demekti!
Daha önce yazmıştım, şimdi tekrar
söyleyeyim:
Askeriye’de bir müddet öncesine kadar
işinin erbâbı, mükemmel tarihçiler vardı...
O tarihçilere ne oldu da işler şimdi