Ne geceydi ama...
Takvimler 14 Ağustos’u gösteriyor. Rio Olimpiyat Stadı’na doğru yol alıyoruz. Medya otobüsü tıklım tıklım... Zira tarihi bir gece yaşanacak. Usain Bolt, kariyerinin son olimpiyat 100 metresini koşacak. Geçen yıl Dünya Şampiyonası’nda kıl payı kaybeden Justin Gatlin’e bu kez geçilecek mi? Yoksa tarihte üç kez üst üste olimpiyat 100 metresini kazanan ilk insan mı olacak? Heyecan dorukta. Tribünde yer kapmak için 3 saat öncesinden gidip, finiş çizgisini tepeden gören güzel bir pozisyona kuruluyoruz. Gecenin ‘uvertürleri’ başlıyor. Derken, 400 metre finali start alıyor... Gözlerimiz son olimpiyat şampiyonu Kirani James ve hemen yanındaki LaShawn Merritt’te... Fakat o da ne! James ve Meritt birbirlerini yerken, Güney Afrikalı son dünya şampiyonu Wayde van Niekerk 8. kulvarda bir ok gibi fırlıyor, önümüzden fişek gibi geçiyor ve biz ağızlarımız bir karış açık, kronometreye dönüyoruz: 43.03 yazıyor! Yani dünya rekoru.... Yani efsane Michael Johnson’ın 1999’dan beri kırılamayan 43.18’lik rekoru tarih oluyor. Bolt’a kilitlenen herkes, şaşkın şaşkın birbirine bakıyor. O sırada, hemen yanı başımızdaki TV anlatım pozisyonlarından birinde BBC’ye yorumculuk yapan Michael Johnson var. Kırılamaz denilen rekoru kendi gözlerinin önünde kırılırken, onun yorumu şu oluyor: “8. kulvardan dünya rekoru. İnanılmaz. Bu bir katliam!”... Evet, rakiplerini pistte yok eden 24 yaşındaki Niekerk aslında çok özel bir atlet. 100 metreyi 10, 200 metreyi 20, ve 400 metreyi 44 saniyenin altında koşabilen tek atlet o. Artık 400 metreyi 43 saniyenin altında koşabilen tek insan olmaya da çok yakın... Antrenörlüğünü 74 yaşındaki bir büyük anne, Ans Botha yapıyor. Son 3 yıldır Botha ile birlikte çalışan Niekerk, müthiş bir gelişme kaydetti. Peki rekoru nasıl kırdı? İşin sırrı 200 ile 400 metre arasında ulaştığı müthiş hızı koruyabilmesinde yatıyor. 100-200 metre arasını da dün 9.80 ile geçti. Yani ivmelendiğinde neredeyse Bolt kadar hızlı ve dayanıklı...
Bizim van Niekerk’ten sonra daha nabzımız yerine gelmemişken 100 metre finali gelip, çattı. Yeni usül, atletler şov eşliğinde piste çağırıldı. Gatlin yuhalandı, Bolt alkışlandı.. Ardından bir ölüm sessizliği ve start... Yine takozdan kötü çıkıp, ilk 50 metrede hiç olmadığı kadar Gatlin’in gerisine düşen Bolt, bir anda adeta vites değiştirdi. O ivmeyle Gatlin’i yakaladı ve son 10 metrede geçiverdi. Derece 9.81... 29 yaşındaki Bolt için bile ‘idare eder’ denilecek bir derece bu. Bir yıl önce Dünya Şampiyonası’nda büyük şansı elinden kaçıran Gatlin, bu dereceye rağmen yine de Bolt’u geçemiyorsa, bükemediği bileği öpecek. Tarihin 100 metrede üç kez üst üste olimpiyat şampiyonu olan ilk atletine şapka çıkaracak. Tıpkı hepimizi yaptığı gibi... 200 ve 4x100 metrede de sonuç değişmez, Bolt kazanır, 9 altın yapar ve ‘Usain gold!’ olarak adını olimpiyat tarihine altın harflerle kazır.
2009 Berlin’de iki dünya rekoru kıran Bolt ile Habertürk için yaptığımız röportajının başlığını dün gibi hatırlıyorum, “Henüz efsane değilim” demişti. Artık her şey tamam, sen bir yaşayan efsanesin Bolt. Ve umarım gelecekte de öyle kalırsın...
