Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        İsrail Başbakanı Netanyahu geçtiğimiz günlerde Gazze’ye yönelik kapsamlı bir operasyon hazırlığında olduklarını söyledi. Genelde her seçim dönemi bu tür söylem ve eylemler İsrailli politikacıların oy toplama yöntemlerindendir.

        Küçük bazen büyük bir operasyon, yeni işgal kararları veya Filistinlilerin hayatlarını bir miktar daha zorlaştıracak uygulamalar sandıkta karşılık bulur.

        İsrailliler salı günüyeniden sandık başına gidecek. Zira 5 Nisan tarihinde gerçekleştirilen erken seçimlerin sonucunda hükümet kurulamamış ve yeniden seçim kararı alınmıştı.

        Bu seçimin sonucunda da İsrail’i bir koalisyon hükümetinin beklediğine kesin gözüyle bakıyoruz. 5 Nisan sonrası Liberman’la anlaşamayan mevcut Başbakan Netenyahu’nun nasıl bir yol izleyeceği merak konusu. Bu arada Netanyahu hakkında yolsuzluk, rüşvet ve görevi kötüye kullanma gibi suçlamaların yer aldığı 3 ayrı soruşturma dosyası var. Yani seçim sonuçları onun için ayrı bir öneme sahip.

        Hükümeti kuracak partininin 120 sandalyeli parlamentodan 61’ini alması gerekiyor. Bu sayıya tek başına ulaşabilecek bir parti yok. Dolayısıyla seçim sonrası yeniden koalisyon pazarlıkları başlayacak.

        İşin iki tarafına kısaca değinelim.

        Türkiye’yi ilgilendiren kısmı; anketlere göre seçimlerden birinci ve ikinci çıkacak ve koalisyon kuracak partilerin ikisi de Türkiye konusunda benzer görüşlere sahip. Bizden pek hoşlanmıyorlar. Seçim sonrası İsrail ile Doğu Akdeniz başta olmak üzere bölgesel konularda farklı bir hava yakalamak mümkün gözükmüyor.

        İkinci mesele; Filistin konusu. Türkiye’den hoşlanmayan iki partinin Filistinlilere ve Filistin meselesine bakış açısı da farklı değil. Hatta Kudüs’ün tamamıyla İsrail’e ait olduğu konusunda hemfikirler. Filistinliler açısından da İsrail seçimleri, hayatlarına yeni zorluklar dışında bir şey katmayacak diyebiliriz.

        GAZZE'YE OPERASYON İHTİMALİ

        Mevcut Başbakan Netanyahu, seçim vaadi sayılabilecek şekilde sinyalini verdi demiştik.

        Gazze’den görüştüğüm askeri kaynaklar da; bu yıl sonuna kadar İsrail’le ciddi bir savaş yaşanabileceğini düşünüyorlar. Yer yer artan küçük çaplı gerginliklerden ziyade, bunun Temmuz 2014’te gerçekleşen operasyona benzer düzeyde olmasından endişe ediliyor. İsrail o dönem 51 gün süren savaşta, Gazze’ye kara operasyonu da yapmış, 2 binden fazla Filistinli hayatını kaybetmişti.

        2013’te Mısır’da yaşanan askeri darbenin ardından Gazze kuşatmasının farklı bir düzeye taşındığını ifade eden yetkililer; geçmişte Refah bölgesinde bulunan 1400’e yakın tünelin neredeyse tamamının yok edildiğini ve Gazze’nin dış dünya ile irtibatının kesildiğini söylüyor.

        Gazze ve İsrail arasında yaşanan çatışmalarda en çok gündeme gelen konu; Hamas, İslami Cihat gibi grupların elinde bulunan ve İsrail’e atılan roketler. Son savaşta Tel Aviv ve Ben Gurion havaalanına kadar ulaşmış, bir süre hava trafiğini aksatmıştı.

        Geçmişte bu füzeler Sina çölünden Refah’a, oradan da tüneller üzerinden tamamıyla kuşatma altında bulunan Gazze’ye ulaştırılıyordu. “Şimdi o tüneller yok, Gazze olası bir askeri operasyona direnebilecek mi?” diye sorduğumuzda askeri yetkililer; uzun zamandır yerli üretime geçtiklerini, füzeler, keskin nişancı tüfekler, gözetleme ve saldırı dronları dahil tüm askeri ekipmanları Gazze’de ürettiklerini söylüyor.

        360 km2’lik bir alanda (Yalova’nın yarısı) 1 milyon 800 bin insanın adeta bir açık hava hapishanesinde yaşadığı Gazze’nin, geçmişte girdiği bütün savaşlarda tüm Arap ülkelerini yenilgiye uğratmış dünyanın en güçlü teknolojilerine sahip ordusuna karşı ne yapabileceğini kestirebiliyoruz. Yine de yazıyoruz ki tarihe bir not düşmüş olalım.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar