Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Stil Resmi İlanlar

Güçlü demokrasi, güçlü ekonomi ve güçlü ordunun bileşkesi güçlü Türkiye’dir.

Türk ulusunun demokrasi bilinci ve vatan sevgisi; Fethulahcı Terör Örgütü’nün (FETÖ) yaptığı en büyük kötülük olan 15 Temmuz darbe girişiminin engellediği gibi piyasalardaki darbeyi de önlemiştir.

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in verdiği bilgiye göre; vatandaşlar darbe girişiminden sonra 9 milyar doların üzerindeki dövizini bozdurarak Türk Lirası’na geçmiştir. Bu; milletimizin ülkeyi ve demokrasiyi sahiplenme iradesini, milli iradenin de gücünü göstermektedir.

GELECEĞE BAKALIM

Diyebiliriz ki; Türkiye, darbe girişiminden demokrasisini güçlendirerek çıkmıştır.

15 Temmuz darbe girişimi başımıza gelen “en büyük felaket”ti. Millet olarak bu “felaket”e karşı “dik duruş” sergiledik, milli iradeyi güçlendirecek tepkiyi verdik. Türk millet’inin cesareti, feraseti, vatan sevgisini ve demokrasiyi özümsemesiyle; bu testten başarıyla çıktı.

Böyle bir sürece girilmesinin en kestirme yolu da; hukuk devleti, yargı bağımsızlığı, yargı güvenilirliği, şeffaflık, hesap verebilirlik, öngörülebilirlik ve insan haklarıyla ifade özgürlüğünü de çevreleyen Batı standardında kaliteli demokrasiye geçmektir.

Özetle; yasaları, demokrasisi, özgürlükleri, alt yapısı işleyen ve her alanda büyüyen Türkiye hedefine kilitlenmeliyiz.

Dünün yaşanan tüm olumsuzluklarından ders alalım, ancak; geleceğe umutla bakalım, ileri adımlar atalım, geçmişe saplanıp kalmayalım.

Mevlâna’nın “dün dünde kaldı cancağızım, bugün yeni şeyler söylemek lazım” sözünü demokratik, sosyal ve ekonomik yaşamın felsefesi haline getirelim. Unutmayalım ki; geriye bakanlar ileriyi göremezler.

Türkiye; bir daha böyle krizlerle, felaketlerle karşılaşmaması için bugüne kadar siyasette, ekonomide ve sosyal hayattaki hatalarını onarmalı, eksiklerini gidermelidir.

Yönetilebilir bir ülke, yönetilebilir bir demokrasi için hepimiz el ele vermeliyiz, el ve gönül birliği içinde Türkiye’nin parlak geleceğini birlikte inşa etmeliyiz. Asla unutmayalım ki; hepimizin adı farklıdır, ama soyadımız Türkiye’dir. Türkiye “ortak payda”mızdır.

HUZURUN ANAHTARI

Herkese insanca yaşayacağı bir ev, aş, iş, eşit eğitim olanağı, sunulan kaliteli sağlık hizmeti, inanç, girişim ve ifade özgürlüğü; mutluluğun, huzurun ve güvenliğin anahtarıdır.

Halkımız, siyasi partiler, basın, sivil toplum örgütleri 15 Temmuz darbe girişiminin önlenmesinde meydanları boş bırakmadı, adeta destan yazdı, demokrasi nöbetinden başarıyla, yüz akıyla çıktı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım, TBMM ve Muhalefet Partileri’nin tam anlamıyla dik duruş, kararlılık ve liderlik sergilediler. Şimdi sıra, normalleşmeyi hızlandırmaya, halkımızın sorunlarını çözmeye, ordumuzu güçlendirmeye geldi.

Sonuç olarak: Tarihten ders alalım, tekerrürüne izin vermeyelim.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar