Büyüyünce başka bir tür gazeteci, başka bir tür yazar olmak istiyorum.
“Life Style” yazarı.
O kafaya geçmek istiyorum.
O sorumsuzluğu tatmak istiyorum.
Cinsiyeti fark etmeksizin, bir elimde ayna bir elimde cımbız yaşamak istiyorum.
Utanma duygusu ile vedalaşmak istiyorum.
Sakın yanlış anlamayın,yediklerinde gezdiklerinde, kaldıklarında gözüm yok.
Daha çok gezip, daha çok yesinler, daha çok yer görsünler bize de anlatsınlar.
Biz de öğrenelim onlardan öğreneceğimiz bir şey var ise.
Ama bir nebze, bir dirhem de sorumluluk taşısınlar Allah aşkına.
Kerametleri kendilerinden menkul bir görgü ve bilgi abidesi olan bu arkadaşlar davetler vasıtasıyla sürdürdükleri güzel hayattan sürekli olarak paylaşımlar yapıyorlar.
Bazen sosyal medyada bazen gazete köşelerinde ve televizyon programlarında.
Açık söyleyeyim normal zamanlarda ben de bakıyorum bunlara. Bazen gülüyorum, bazen “aaa” diyorum.
Ama bugünler biraz sorumluluk istemiyor mu, söyleyin lütfen.
Sürekli bir davette, bir oteldeler.
Hepsi dip dibe.
Hepsi g.t g.teler.
Hepsinin ağzında kulaklara kadar varan bir sırıtış görüyoruz, mutluluklarını ifade eden.
Ben bugünlerde o sırıtışı görmek istemiyorum arkadaşlar.
Bir dirhem sorumluluk istiyorum.
O sırıtışı gizleyen bir maske istiyorum.
Madem bir life style, madem bir hayat tarzı önerisi yapacak kadar bilgili ve görgülüsünüz.
Lütfen bugünlerdemaske takmanın ne kadar önemli ve hayati olduğu konusunda da bir duyarlılığınız, bir görgünüz olsun.
En iyi şarabı için hiç itirazım yok.
En lezzetli ya da en pahalı yemeği yiyin, ona da itirazım yok.
En pahalı iyi olduğuna bizi de inandıracağınız şarabı için, en konforlu olduğuna ikna etme görevi üstlendiğiniz otelde kalın, beni hiç ama hiç ilgilendirmiyor.
Ama madem bu kadar rol model olduğunuzu düşünüyorsunuz.
Bari bir maske takın.
Gazetenizin 1. sayfasında maske takılmayan, kalabalık otellerin eleştirisi yapılırken, iç sayfada siz aynı otellerde maskesiz pozlarınızı gözümüze sokmayın.
Tamam mı!