Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Küresel piyasalarda tahmin edilmesi çok zor, tam olarak siyah kuğunun görüldüğü, tarihsel olarak yüksek ve yaygın zararların oluştuğu bir yılı geride bıraktık. Bunda da üç ana etken rol oynadı.

        ➔ Biri küresel piyasalarda varlık fiyatlarının, bol ve ucuz para politikası sayesinde şişmiş olmasıydı. Bu şişkinlikler 2022 yılındaki kayıplarla bir ölçüde indirildi.

        ➔ İkincisi 24 Şubat’ta patlayan Rusya-Ukrayna Savaşı ile küresel tedarik zincirinde yeni ve kalıcı bir kopma yaşanmasıydı.

        ➔ Bu durum enerji krizine de yol açarak, 30 yıllık süper küreselleşme dönemini bitirdi. Savaş sürüyor ve dünyanın yeni jeopolitik çatışma alanlarında sular giderek ısınıyor.

        ➔ Üçüncüsü enerji krizinin de tetiklediği yüksek enflasyon karşısında merkez bankalarının ultra gevşek para politikalarına son vermeleriydi. Mart ayında ABD merkez bankası Fed’in başlattığı faiz artırımı tüm dünyaya yayıldı. Fed faizi yüzde 0.25’ten yüzde 4.50’ye çıkardı.

        ➔ Enflasyonla mücadeleden sonuç alınmasına ise ABD’den başlandı gibi görünüyor. Bu pozitif bir gelişme ama iş bitmiş, enflasyonla mücadele kazanılmış değil.

        ➔ Bu nedenle faiz artırımlarına ve küresel likiditenin geri çekilmesine devam edilecek. Paranın pahalı hale gelmesi ve para musluğunun kısılması bütün varlık fiyatlarını baskılamaya devam edecek.

        REKLAM

        FAİZLERDE İNANILMAZ ATIŞLAR

        ➔ Faiz artışlarının asıl büyük kısmının yapıldığı 2022 yılında küresel tahvil faizleri toplamda yüzde 139 arttı. Tüm dünya tahvil faizleri ortalaması yüzde 1.31’den yüzde 3.70’e çıktı.

        ➔ En büyük oranlı artışlardan birini de dünya şirketlerinin borçlanma faizini oluşturan Libor oranlarındaki değişme oluşturdu. 3 aylık dolar Libor faizi yüzde 0.21 düzeyinden bir yılda yüzde 4.77’ye yükselerek 21 katlık artış kaydetti.

        ➔ Dünyanın temel faizi kabul edilen ABD 10 yıllıkları da yüzde 1.512’den yüzde 3.8790’a yükseldi. Ancak asıl artış 3 aylık hazine bonosundaydı. Yüzde 0.05 olan faiz yıl biterken yüzde 4.37’ye çıktı. Faizdeki değişme yüzde 8.152 düzeyinde.

        ➔ Sonuçta tahvillerin toplam piyasa değeri 68.3 trilyon dolardan 59.5 trilyon dolara geriledi. Yıllık bazda 8.8 trilyon dolar veya yüzde 12.8’lik kayıp oluştu.

        ➔ Üstelik yıl içinde yeni tahvil ihraçları dikkate alınırsa değer kaybının daha yüksek olduğu hesaplanabilir.

        ABD tahvil piyasasında oluşan zarar ise yüzde 16.5 kayıp olarak ortaya çıktı.

        İSTANBUL BORSASI DÜNYA BİRİNCİSİ

        ➔ S&P 500 Endeksi yüzde 18 değer kaybederken dünya borsalarında ortalama kayıp yüzde 20’yi buldu. Teknoloji hisselerinin yer aldığı Nasdaq yüzde 33 düşüş yaşarken gelişmekte olan borsalar yüzde 23.4 geriledi.

        FİNANSAL VARLIKLARIN 2022 BİLANÇOSU
        VARLIK 2021 Sonu 2022 Sonu Yıllık Fark %
        Dolar/TL 13,1278 18,71 42,5
        Euro/TL 15,0815 19,9835 32,5
        Sepet Kur/TL 14,1046 19,3467 37,1
        TL/Sepet Kur 0,0708 0,0516 -27,1
        TL/Dolar 0,0761 0,0534 -29,8
        Bitcoin/Dolar 46,218 16,564 -64,2
        Galaxy Cripto Endeksi 2663,4 790,73 -70,3
        Kripto Piyasa Değeri (milyar $) 2.211 796 -64
        Dolar Endeksi DXY 95,593 103,269 8
        Euro/Dolar Paritesi 1,1368 1,0702 -5,8
        JPM Gelişen Ülke Kur Endeksi 52,659 49,885 -5,2
        Volatilite Endeksi VIX 21,21 21,67 2,1
        Türkiye 5 yıllık CDS (%) 563,59 513,55 -8,8
        Altın (ons, Dolar) 1828,39 1824,26 -0,26
        Gram Altın (TL) 779,67 1096,58 40,6
        Gümüş (gram, Dolar) 23,268 23,965 2,9
        CRB Emtia Endeksi 232,37 277,75 19,5
        CRB Emtia Gıda 7955,8 8450,6 6,2
        TTF Doğalgaz (MWH, Euro) 70,343 76,315 8,4
        Brent Petrol (varil, Dolar) 72,08 85,91 19,2
        Buğday (bushel, Dolar) 770,75 792 2,7
        Baltık Kuru Yük Navlun Endeksi 2219 1515 -31,7
        Bakır (ton, Dolar) 9720,5 8372 -13,8
        Libor 3 aylık dolar (%) 0,20913 4,76729 2179,5
        ABD 30 yıllık tahvil (%) 1,905 3,975 108,6
        ABD 10 yıllık tahvil (%) 1,512 3,879 156,5
        ABD 2 yıllık tahvil (%) 0,7341 4,4279 503,1
        ABD 3 aylık bono (%) 0,053 4,3739 8152,6
        Almanya 10 yıllık tahvil (%) -0,179 2,5645 -
        Japonya 10 yıllık tahvil (%) 0,07 0,418 497,1
        Türkiye 10 yıllık tahvil (%) 24,32 8,86 -63,5
        Türkiye 2 yıllık tahvil (%) 22,7 8,75 -61,4
        Negatif faizli tahvil hacmi (milyar $) 11.314 112 -99
        Küresel tahvil hacmi (milyar $) 68,321 59,554 -12,8
        MSCI Tüm Dünya Borsaları 754,828 605,382 -19,8
        MSCI Gelişmiş Borsalar 3231,72 2602,68 -19,5
        MSCI Gelişen Borsalar 1232,01 956,38 -23,4
        MSCI Türkiye Borsası 159,35 292,967 83,8
        Nasdaq Bileşik Endeksi 15,645 10,466 -33,1
        S&P-500 Endeksi 4766 3845 -19,3
        Eurostoxx 600 Endeksi 487,8 424,89 -12,8
        Bloomberg Global Borsalar Piyasa Değeri (milyar dolar) 121.523 95.591 -20,5
        BİST 100 Endeksi 1858 5509 196,5
        BİST 100 dışı hisseler 5837 16.577 184
        Sanayi Endeksi 3404 8904 161,5
        Banka Endeksi 1596 5028 215
        Temettü Endeksi 2178 5259 141,4
        Halka Arz Endeksi 13.315 48.909 267,3
        BİST Tüm Piyasa Değ. milyon dolar 146.203 314.077 114,8

        Türkiye borsası ise MSCI endeksiyle yüzde 83.8 prim yaptı ve Dünya Borsalar Federasyonu’nun kote ettiği borsalar arasında getiri şampiyonu oldu. BİST 100 Endeksi’nin dolar bazındaki artışı ise yüzde 110’u buldu.

        REKLAM

        60/40 hisse senedi ve tahvil portföyü de yüzde 17.5 ile tarihi bir zarar yazdı. Bu zarar 2008 yılının üstüne çıktı. Hatta 1931 yılındaki yüzde 27.3’lük rekor zarardan sonraki en yükseği oldu.

        PİYASALARDA KAYIP 35 TRİLYON DOLAR

        ➔ Sonuçta dünya borsalarının toplam piyasa değeri yıla 121.5 trilyon dolardan başlamışken 96.6 trilyon dolardan kapattı. Borsaların yıllık kaybı 24.9 trilyon dolara vardı.

        ➔ Kripto varlık piyasası ise yükselen faizler ve daralacak küresel likidite ortamının etkisi yanında meydana gelen iflaslarının etkisiyle tam bir çöküş yaşadı. Kripto varlıkların değeri Bloomberg Galaxy Endeksi’yle yüzde 70.3 geriledi.

        ➔ Toplam kripto varlık piyasa değeri 2.2 trilyon dolardan 796 milyar dolara indi ve 1.4 trilyon dolar kayba uğradı.

        ➔ Böylece tahvil, kripto varlık ve hisse senedi olmak üzere üç piyasadaki toplam kayıp 35.1 trilyon dolara çıkarak, dünya milli hasılasının yaklaşık üçte birini aştı.

        SIRADA GAYRİMENKUL VAR

        ➔ Kayıp sadece finansal piyasalarla sınırlı değil. Muhtemelen önümüzdeki dönemde gayrimenkul değerleriyle fiyat düşüşleri devam edecek.

        Düşüşler Çin’de, ABD’de ve İngiltere ile Almanya’da başladı ve şimdilik yüzde 5-10 arasında sınırlı kayıplar söz konusu.

        ➔ Ancak faiz artırımlarının devam etmesi yanında bilanço daralmaları nedeniyle azalacak küresel likidite eninde sonunda gayrimenkul fiyatlarını vuracak.

        ➔ Gayrimenkul finansal piyasalara göre likiditesi çok daha düşük ve bu özelliğinden dolayı da para politikası değişikliklerine daha geç tepki veriyor.

        RESESYON MU, STAGFLASYON MU?

        ➔ 2023 yılına 2022’den devreden belirsizlikler ve puslu hava ile girildi. Merkez bankalarının tutumunu, faizleri ne kadar daha artıracaklarını, para musluklarını ne kadar kısacaklarını enflasyonun seyri belirleyecek.

        REKLAM

        ➔ ABD’de tepeden dönüş var ama hala enflasyon yüzde 7.1 düzeyinde. Köpüğün alınması tek iyi gelişme. Ancak korkulan yüzde 4-6 arasında enflasyonun dirençli çıkması, yapışkan hale gelmesi.

        ➔ Bu nedenle Fed’in hız keserek ama faiz artırımlarına devam etmesi bekleniyor. Yüzde 5’in de üzerine çıkabilecek politika faizlerinde 2023 yılında herhangi bir indirimin başlaması pek beklenmiyor.

        Faizlerin daha da yükselmesiyle ekonomilerde resesyona ya da stagflasyona girilmesi bekleniyor.

        ➔ Her iki seçenek dahilinde borsalardaki düşüş eğiliminin süreceği tahmin ediliyor. Bu açıdan borsalar yaklaşık beşte bir değer kaybetti ama dibi görüp görmediğinin belirsizliği sürüyor.

        ➔ Hatta geçmişteki gerçekleşmelere göre tahmin yürütmek gerekirse hisse senedi piyasasındaki ayı eğiliminin bir resesyon yaşanmadan atlatılma olasılığı çok düşük. Genelde borsalar resesyonun 4 ay öncesinden toparlanmaya başlıyor ve ayı eğiliminden çıkıyor.

        HEGEMON GÜCÜN MÜCADELESİ

        ➔ Dünyada savaş ve etkisi sürüyor zaten. Bitmesi pozitif etkiler yaratır. Ancak jeopolitik risklerin çatışmaya dönmesi olasılığı sanki bir kıvılcım bekliyor gibi.

        Ana risk kaynağı ise dünyanın hegemon güçleri arasındaki çatışma. Hegemon güç, bu gücü hiç kimse paylaşmak istemiyor.

        ➔ ABD ile Çin arasındaki gerginlik gücün paylaşılmak istenmemesinden kaynaklanıyor.

        Bu çerçevede ABD tarafı geçmiş yıllarda ticaret savaşlarını başlattı.

        ➔ Rusya-Ukrayna Savaşı’nın başlamasıyla ABD, Avrupa’yla bir olup Rusya ekonomik ambargo koydu.

        ➔ Çin’e karşı da geniş çaplı çip ambargosu başlatıldı.

        ➔ Rusya ve Çin’in Batı dünyası ile arasına ekonomik duvarlar örülüyor. Dünya ticaretini de, dünya ekonomisini de orta ve uzun vadede iyi haberler beklemiyor.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar