Takipde Kalın!
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
Gündem Ekonomi Dünya Spor Magazin Kadın Sağlık Yazılar Teknoloji Gastro Video Keşfet

Türkiye Bankalar Birliği’nin Genel Kurulu’nda konuşan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak birkaç yeni gelişmenin ipuçlarını verdi.

-Bunlardan biri ekonomideki toparlanmanın V tipi olmakta olduğuydu. Haziran ayında açıklanan öncü veriler bu tahmini doğrular nitelikteydi.

-İhracat ise TİM verilerine göre 21 Haziran itibariyle yüzde 24 arttı. İki ay üst üste yüzde 40’lık azalmanın ardından üçüncü aydaki bu toparlanma şüphesiz en pozitif haber. Normalleşme yolunda mesafe alındığının da göstergesi.

-Bakan’ın açıklamasına göre faizlerin uygun hale getirilmesinden sonra konut kredisi için 133 bin başvuru alındı. Bunlardan 101 bininin talebi karşılandı ve 25 milyar liralık konut kredisi kullandırıldı. Konut sektöründeki hızlı toparlamanın altında yatan nedenlerden biri bu.

BANKACILARA UYARILAR

-Bakan Albayrak’ın konuşmasında bankacılara uyarılar da vardı. Bunları şöyle sıralamak mümkün:

-“Kredi yeniden yapılandırmalarını hızlandırın. Bu yapılandırmaların müşterinin ödeme gücüne uygun yapılmasını istiyoruz.

-Ülkenin kaynaklarını toplayıp ekonomiye aktarmanızı istiyoruz.

-Krediler yerinde kullandırılsın. Etraftan dolaşma olmasın. Düzenlemelere samimiyetle uyun. Düzenlemenin ruhuna uygun davranın.

-Yerli üretimi teşvik edin. Sadece kredi vermeyin, kredinin yerinde kullanılıp kullanılmadığını da kontrol edin. Şirketler için yol gösterici olun.”

NEGATİF FAİZLE GELEN CANLANMA

-Sayın Bakan’ın işaret ettiği V tipi toparlanma ve ekonomideki canlanmada en önemli etkenin negatif faizler olduğunu düşünüyoruz. Mevduat tarafından itilen para yanında kredi artışlarıyla beslenen bir harcama patlaması yaşanıyor.

-Uzun sürecek negatif faize karşı kendini enflasyon karşısında korumaya almanın yolu da gelecekteki tüketimleri öne çekmekten geçiyor. Uzun yıllık yüksek ve oynak enflasyonla yaşadığımızdan bunu iyi bilen toplumlardan biriyiz.

-Krediler son bir yılda yüzde 26.5, yıl başından beri yüzde 21 arttı. Kredi stokundaki 5 aylık artış 500 milyar lira. Ekonomik aktivitenin hemen hemen tamamına yakını krediyle fonlanmış durumda.

EKSİK AYAK SERMAYE PİYASASI

-Geride ne var ki diye akla gelebilir, normaldir. Sermaye piyasası var. Daha açıkçası olmalı. Sermaye piyasasının ekonomiye yaptığı fonlamanın payı yüzde 5 kadardır.

-Halbuki sermaye piyasası uzun vadeli fonlamadır, hatta bir özkaynak yöntemidir. Biz de ise bir türlü gelişmemiştir. 1980 öncesi bankaların baskısı altındaydı, sonraki tarihler de makus talihi pek değişmedi. Yine bankaların gölgesinde kaldı.

-Türk şirketleri de büyümede, uluslararası rekabette sürekli tek ayakla yarıştı. Küresel rekabette geri kalmamızın en önemli nedenlerinden biri budur.

BANKALAR TEK KALMAKTAN ŞİKAYETÇİ

-Ne yazık ki yıllar sonra, hatta yarım asır sonra sermaye piyasasının geliştirilmemesinden bizzat Bankalar Birliği Başkanı Hüseyin Aydın yakındı. Bütün finansman talebinin bankaların omuzlarına yığıldığını belirten Hüseyin Aydın şunları söyledi:

“ Kaynak talebi finansal sistemin yüzde 90’ını oluşturan bankacılık sektörünün omuzlarında kalmaya devam etti. Bu çerçevede bankacılık dışı finansal sektörün büyütülmesi, kurum ve araç çeşitliliğinin artırılması, sermaye piyasalarının, sigortacılık sisteminin geliştirilmesinin önemi bir kez daha ortaya çıktı.”

-Yani ekonomiyi finanse etmede bankacılık sektörü tek hakim olmaktan, yalnız kalmaktan şikayetçi. Nereden nereye gelindiğini gösteren iyi bir örnektir.

KİŞİSEL BİLANÇO İLE ŞİRKET BİLANÇOSU GÖNDERMESİ

-Yine Hüseyin Aydın konuşmasında baktıkları üç bilançoya dikkat çekti. Bunlardan biri müşterilerin bilançoları, diğeri kendi banka bilançoları, üçüncüsü de ülkenin bilançosu. Bu üç bilançodan biri seçilmek zorunda kalınacaksa “ülke bilançosunu tercih edeceklerini” belirten Hüseyin Aydın sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkesi olmayanın bankası ya da müşterisi olmaz. Bunun farkındayız ve faaliyetlerimizi bu yönde sürdürüyoruz” dedi.

Hüseyin Aydın “Firma sahipleri ve ortaklarının da kendi kişisel bilançoları ile firmalarının bilançolarında aynı hassasiyeti göstermeleri gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.

KAYNAK TOPLAMADA ZORLUK NEREDE?

-Özetle dünkü toplantıdan anladığım, ekonomi yönetimi bankalardan ekonomiye daha fazla kaynak aktarmasını istiyor.

-Bankalar ise “Biz üstümüze düşeni yaptık. Fonlamanın yüzde 90’ı bizden. Biraz da diğer finansman olanaklarına bakın” diyor.

-Karşı tarafın yanıtı “Memleketin kaynaklarını toplayıp getirin” oluyor.

-Ancak burada kaynaklar negatif faizle nasıl toplanır ayrı bir konu. Asıl zorluk da burada.

Şurada Paylaş!
Yazı Boyutua
Yazı Boyutua
Diğer Yazılar