Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Tubitak Ansiklopedi Halvetã®Ye Nedir?

        Orta Asya'da Harezm bölgesinde teşekkül eden ve tarikatın kurucusu (pir-i evvel) Ömer el-Halveti (ö. 1397?) olan tarikattır. Tarikat silsilesi itibarıyla Cüneydiye, Sühreverdiye ve Zahidiye silsilelerinin devamı mahiyetindedir. 

        Yetiştirdiği halifeler eliyle yolun farklı coğrafyalara yayılmasında üstlendiği rol sebebiyle tarikatta ikinci pir (pir-i sani) Seyyid Yahya Şirvani'dir (ö. 1466). Seyyid Yahya'nın halifelerinin irşat faaliyetleriyle tarikat önce Anadolu'ya, Anadolu'dan da Balkanlar, Suriye, Mısır, Kuzey Afrika, Sahra altı, Sudan, Habeşistan ve Güney Asya'ya doğru bir açılım gösterir. Tarikatın Anadolu'ya intikalinde Amasyalı Pir İlyas, Muhammed Bahaeddin-i Erzincani, Habib-i Karamani öncü isimlerdir. Gerek müntesipleri gerek tekke adedi açısından Osmanlı Türkiye'sinin en yaygın tarikatlarından biridir. Rûşeniye (kurucusu Dede Ömer Rûşeni, ö. 1487), Cemaliye (Cemal-i Halveti, ö. 1494), Ahmediye (Yiğitbaşı Ahmed Şemseddin-i Marmaravi, ö. 1504) ve Şemsiye (Şemseddin-i Sivasi, ö. 1597) şeklinde dört ana kola ayrılmış, bu kollardan çeşitli alt şubeler doğmuştur. Halveti kolları içerisinde Ramazaniye ve Şabaniye, Anadolu merkezli yollar olmakla birlikte gerek silsileyi oluşturan şeyhler gerekse şubeleri aracılığıyla Batı-Doğu çizgisinde çift yönlü yayılım hattı çizer. Tarikat müntesiplerince "orta kol" addedilen Ahmediye'nin bir şubesi olan Ramazan-ı Mahfi'ye (ö. 1616) nispetle Ramazaniye Anadolu'dan Balkanlar'a; Cemaliye'nin bir kolu olan Şaban-ı Veli'ye (ö. 1568) nispetle Şabaniye Mustafa Kemaleddin el-Bekri (ö. 1749) vasıtasıyla Mısır'a yayılır. Mısır'daki pek çok Halveti kolu Bekriye'nin uzantıları şeklindedir ve Derdiriye, Saviye gibi alt şubeleri Ezher uleması tarafından kabul görmüştür. Rahmaniye koluyla Halvetilik Cezayir'e taşınır. Bekiriye uzantılı çeşitli Mısır, Kuzey Afrika ve Sahra altı kolları halen günümüzde varlıklarını sürdürmektedir Halvetiye'nin hayatiyetini devam ettiren diğer kollarından bazıları şunlardır: Demirtaşiye (Mısır), Gülşeniye (Mısır, Türkiye), Şabaniye (Türkiye, Balkanlar), Bekriye ve kolları (Mısır, Kuzey Afrika, Suriye, Filistin), Sinaniye (Balkanlar), Ramazaniye (Balkanlar), Uşşakiye (Türkiye), Cerrahiye (Türkiye, Avrupa, Amerika ve Güney Amerika), Hayatiye (Makedonya). Türkiye'de 1925'te tekkelerin kapatılmasıyla Halveti dergahlarının faaliyetlerine resmi olarak son verilmişse de irşat faaliyetleri bir şekilde devam etmiştir. 

        Tarikatta derviş nefis tezkiyesi için adab ve erkan dahilinde halvete sokulur. Halvet uygulaması, Hz. Peygamber'in ilk vahye muhatap olmadan önce zaman zaman Hira mağarasında tek başına inzivaya çekilmesi uygulamasına dayanır. Seyrusülûk yedi isimle (la ilahe illallah, Allah, hû, hak, hay, kayyûm, kahhar) yapılır. Halvetiye şubelerinin kurucuları olan şeyhler kendi ictihadlarına göre esma sayısını artırmışlardır. Yedi isme karşılık nefsin atvar-ı seb'a denilen emmare, levvame, mülhime, mutmainne, raziye, marziye ve kamile olmak üzere yedi sıfatı vardır. Sıfatlarla sülûkün türleri, alemler, haller, mahaller, varidler, şühûdlar, isimler ve nurlar arasında belli bir ilişki vardır. Mesela birinci makamda nefsin sıfatı "emmare", sülûkün türü "seyr ilallah", alemi "şehadet", hali "zevk", mahalli "sadr", varidi "şeriat", şühûdü "tevhid-i ef'al", ismi "la ilahe illallah", nuru "mavi"dir. İkinci makamın da kendine has sıfatı, seyri, alemi, hali, mahalli, varidi, şühûdü, ismi, rengi ve nuru vardır. Bu durum değişerek yedinci makama kadar devam eder. Ömer el-Halveti bütün tarikat kollarında kullanılan dört terkli Halveti tacını içtihad etmiştir. Tarikat tacı, kollara göre farklı formlar kazanır. Seyyid Yahya'nın tertip ettiği Virdü's-Settar bütün Halveti kollarında günlük okunan dua mahiyetinde vird metnidir. Cerrahiye kolunda farklı olarak Nûreddin-i Cerrahi'nin (ö. 1721) tertip ettiği Vird-i Sağir ve Vird-i Kebir okunur. Haftanın belli günlerinde Halveti dergahlarında cehri (sesli ve hareketli) olarak toplu biçimde uygulanan devran zikri vardır. Şeyhin huzurunda halka halinde oturarak başlayan zikir (kuûdi zikir), dervişlerin ayağa kalkıp dairesel yürüyüşle halka halinde dönmeleriyle (devran) devam eder. İlahi isimlerin zikredildiği devran esnasında görevli zakirler tarafından ilahi ve kasideler okunur; bendir, halile, nevbe gibi ritim aletleri çalınır. Bu sebeple Halveti müntesipleri musıki kültürümüze değerli katkılarda bulunmuşlardır. Halvetiye'nin muhtelif tarikat büyükleri bir tevhit tecrübesi ve yorumu olan Muhyiddin-i İbn Arabi'nin (ö. 1240) vahdet-i vücud anlayışını, Mevlana Celaleddin-i Rûmi'nin (ö. 1273) aşk ifadelerini yansıtan pek çok eser kaleme almışlardır. Ahmed Şemseddin-i Marmaravi (ö. 1504), İbrahim-i Gülşeni (ö. 1534), Niyazi-i Mısri (ö. 1694), Abdülmecid-i Sivasi (ö. 1639), Abdülehad Nûri-i Sivasi (ö. 1651), Abdullah Salahaddin-i Uşşaki (ö. 1783) bu tür Halveti yazarların meşhurları arasındadır.

        YAZAR

        Semih Ceylan

        Yazı Boyutu
        Habertürk Anasayfa