Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Anasayfa Özel İçerikler Abdurrahman Yıldırım Niye kriptoda 4. büyük pazarız?
        Sesli Dinle
        0:00 / 0:00

        Bir süreden beri hazırlıkları SPK tarafından yapılan Finansal Okuryazarlık Platformu açıldı. Finansal yatırımcıların bilinçli ve bilgiye dayalı yatırım yapmalarını sağlamak üzere bütçe, bankacılık, kredi, yatırım, borsa ve kripto varlıklar gibi 6 ana başlıkta eğitimi amaçlayan Platformda eğitimler videolar aracılığı ile yapılıyor ve sertifikalandırılıyor.

        SPK sitesinden girilen Platformda yatırımcıları ilgilendiren konularda toplam 41 videoya ücretsiz ulaşılıyor.

        SPK, Milli Eğitim Bakanlığı müfredatında finansal okuryazarlığın temel bir alan olarak yer almasını istiyor ve bu konuda Bakanlık ile görüşmeler yapıyor. Ancak kamuoyuna açıklanan ve tartışılmakta olan müfredat değişikliğinde bunu göremedik.

        SPK’NIN FİNANSAL OKURYAZARLIK PLATFORMU

        -Finansal Okuryazarlık Platformunu bir konuşmayla başlatan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek hisse alıp-satan vatandaşların "borsada oynuyorum" tabirini kullandığına işaret ederek, borsanın oyun alanı değil yatırım yapılan bir alan olduğunu ve analize dayalı değerlendirmeler üzerinden kararların verilmesi gerektiğini söyledi. Şimşek sözlerini söyle sürdürdü:

        -"Finansal okuryazarlık, geleneksel okuryazarlık kadar, yani sayısal ve normal okuryazarlıktan sonra bence en önemli beceridir. Bu çağda 7'den 70'e herkesin bu beceriyle donatılması zaruridir, gereklidir.

        -Buradan vatandaşlarımıza tekrar seslenmek istiyorum, kolaycı para kazanma yolları genelde tehlikelidir, risklidir. Birileri size çok yüksek getiri vadediyorsa, mutlaka o son derece riskli bir faaliyettir, uyarı açısından söylüyorum, tüyolar ve duyumlarla hareket etmeyelim."

        KRİPTO VARLIK YATIRIMCI SAYISI 18.2 MİLYON MU?

        -Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek “Biz vatandaşlarımızın portföy tercihlerine saygı duyuyoruz. Ama vatandaşlarımızın kaynaklarının tabii ki heba etmesini istemeyiz. Ekonomimize katkı verecek şekilde sermaye piyasalarına bu kaynakların yönlendirilmesini tercih ederiz. Çünkü sermaye piyasaları ekonomilerin can damarıdır" dedi.

        -Yerli finansal yatırımcı sayısının son yıllardaki artışına işaret ederken SPK’nın düzenlemesi altına giren ve yasa teklifi Meclis’e sunulan kripto varlıkların yatırımcı sayısını da açıkladı.

        - “Borsadaki yatırımcı sayısı 2020'de 1,9 milyon kişiymiş. Şu anda çok ciddi artışla 8,6 milyon kişi var. Sermaye piyasalarında işlem yapan sayısı da 12 milyon kişiye ulaştı.

        -Benzer şekilde mesela dört büyük kripto platformuna bakarsanız, burada 2020'de 1,7 milyon kişinin hesabı varken şu anda 18,2 milyon kişiye çıktı. Birden fazla platformda aynı kişinin hesabı olabilir. Bunlar gerçek anlamda finansal okuryazarlığı gerektiren alanlar."

        TEK AYAKLI ŞİRKET FİNANSMANI

        -ABD'nin zengin bir topluma dönüşmesinde sermaye piyasalarının derinliğinin etkisini vurgulayan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek şu değerlendirmeyi yaptı:

        -"Bu ülkede firmalar finansman ihtiyaçlarının neredeyse 3'te 2'sini sermaye piyasalarından karşılıyor. Avrupa tam tersi, finansman ihtiyacının 3'te 2'sini bankalar karşılıyor.

        -Bizde finansman ihtiyacının yüzde 88'i bankacılık sektöründen temin ediliyor.

        -Bankacılık sektörünün bizim gibi ülkelerde kaynak yapısı uzun vadeli değil. Ortalama vade olarak mevduatlar genelde 30 ve 90 günlük. Bu yüzden Türkiye yatırıma, uzun vadeli projelere kaynak bulmakta zorlanıyor. O nedenle sermaye piyasalarının gelişmesi çok önemli."

        -Bakan sermaye piyasasının kaynak yaratma yönüne iyi vurguladı. Şimdiye kadar bu piyasa pek geliştirilemedi ki, yüksek enflasyondan ve mevduatlarından dolayı çok kısa vadeli fonlama yapan bankalar yüzde 88 gibi bir ağırlıkta kullanıldı. Şirketler adeta tek ayaklı finansmanla maratona çıkıyor.

        NEGATİF FAİZİN ETKİSİ

        -Ancak burada bir kısırdöngü var. Faizler geçen yıla kadar tarihin en düşük düzeyindeydi. Bu da karlı çalışan ve büyük kaliteli şirketleri halka açılmaya ve karını paylaşmaya zorlamadı. Şirketler borçlanarak büyüdü.

        -Yüksek enflasyon da yatırımcıların öngörüsünü yok etti ve uzun vadeli olması gereken sermaye piyasasının yatırımcı tabanını çok kısa vadeye hapsetti.

        -Son yıllardaki yerli yatırımcı ayağındaki gelişmeler elbette çarpıcı. Ancak bu konuda çok geç kaldığımız da bir gerçek.

        -Ayrıca eksik olan geçmişteki güçlü yabancı yatırımcı ayağının zayıflamasıdır. Şimdi o tarafın güçleneceği bir konjonktüre geldiğimizden ve bunun yerli yatırımcıda oluşturduğu spekülasyondan dolayı borsa yükseliyor.

        NİYE YÜKSEK GETİRİ PEŞİNDEYİZ?

        -Yerli finansal yatırımcıların spekülatif kabiliyeti ve iştahı gayet yüksektir. Yarım asrı bulan yüksek ve oynak enflasyon dalgalarına, Ankara’nın kısıtlayıcı uygulamalarına karşı ayakta kalmayı, finansal araç kıtlığında alternatif yollar bulmayı başardılar.

        -Yine bizim insanımız düşük getirilere hiç razı değildir. Henüz çok adaletsiz bir dağılım gösteren servet genel düzeyi düşük bir toplumuz. Dolayısıyla servet sahiplerinin ve finansal yatırımcıların birikimleri çok değerli.

        -Bir dünya imparatorluğunun devamı olarak toplumumuz ekonomik refahı yakalama konusunda son derecece agresif. Tüketimde, üretimde, ticareti öğrenmede, girişimcilik ve risk almada hep bu ana eğilimi görüyoruz.

        -Kripto varlık yatırımcılarının 4 yılda borsa yatırımcı sayılarını katlayarak büyümesini ve dünyada da dördüncü sıraya yerleşmemizi buna bağlıyoruz.