Habertürk
Yerel Haber Hattı 0536 266 79 69
KONUŞMAYI BAŞLAT
Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

Seda Zeynep Köse İtalya'nın en kendine has şehri Napoli'ye gitti, Pompei antik şehrini sizler için gezdi, Napoli sokaklarında dolaştı, gerçek pizzanın adresini sizler için keşfetti.

PİZZA'NIN ANA VATANI "NAPOLİ"

szk@haberturk.com

instagram/tatildeyimdonucem

Tatilstil ile çıktığımız İtalya yolculuğumuzda, Roma'daki otelimizde aldığımız sabah kahvaltısının ardından, Napoli’ye doğru yola çıkıyoruz. Napoli yolu üzerinde, önemli bir durağımız var. Pompei.

 

Dünyanın en özel antik kentlerinden biri "Pompei"

Napoli yakınlarındaki Pompei, Campania bölgesinde, antik şehri kalıntıları ile ünlü olan bir şehir. Katolikler için bir haç yeri. Çünkü, merkez kilisesi, Madonna del Rosario di Pompei' ye adanmış olan kent. Şehrin dramatik bir tarihi var. Vezüv Yanardağı’nın birden patlamasıyla, 24 saat içinde 5000’e yakın kişinin hayatını kaybettiği bir felaket yaşamış. Vezüv yanardağı yaklaşık 100 milyondan fazla sünger taşı ve kül fırlatmış. 2000 yıl öncesinden günümüze değin, olduğu gibi kalabilen nadir antik kentlerden biri. İçeri girmek için 11 euro ödüyorsunuz.

Pompei antik kenti, tam anlamıyla bir açık hava müzesi. Doğal dokusu neredeyse hiç bozulmamış şehrin bir diğer özelliği de, dünyanın ilk genel evinin burada olması. Sokaklar, evler, hamamlar, yerlerdeki mozaiklerin ilk haline yakın görüntüleri karşılıyor sizi şehirde. Görülesi bir tarih durağı, görmeden geçemeyin derim. Günümüzde, 3.5 milyon kişinin yaşadığı bu özel şehirde aldığımız öğle yemeği sonrasında, Napoli’ye doğru yola çıkıyoruz.

 

İtalya’nın belki de en egzotik, en romantik ve elbette en ilginç şehirlerinden biri olan Napoli’ye vardığımızda, şehrin o kendine münhasır havasını solumaya başlıyorsunuz hemen. Balkonlarda iplere asılmış çamaşırlar, meşhur Napoli sokakları, rengarenk evleri ile daha ilk dakikadan itibaren etkilenmeye başlıyorsunuz. Suç oranının çok yüksek olduğu Napoli’de, hırsızlık konusunda dikkatli olmanız gerektiğini de hemen hatırlatmalıyım. Şu cümleyi çok duyacaksınız “Çantalarınız önde olsun.”

 

Roma ve Milano’dan sonra İtalya’nın 3. büyük şehri Napoli. Pizzanın doğduğu yer olarak biliniyor. Şehre vardıktan hemen sonra, ilk olarak Galeri Umberto’yu ziyaret ediyoruz. Burası 1900 yılında inşa edilen cam tavanlı bir kapalı çarşı. Yapıldığı dönem düşünüldüğünde bir sanat şaheseri denilebilir. 2800 yıllık bir geçmişe sahip olan Napoli’nin eski şehir merkezi Unesco Dünya Mirasları listesinde bulunuyor.

 

Dünyanın en ilginç, en renkli ve en sanatsal metrosu Toledo'do da Napoli'de görebileceğiniz ilginç noktalar arasında. Metro, İspanyol bir mimarlık firması tarafından tasarlanmış ve 2012 yılında açılmış. Oldukça enteresan olduğunu söyleyebilirim.

Napoli’deki bir diğer durağımız, ünlü Piazzo Plebistico Meydanı oluyor. Burası dünyada “Küçük Vatikan” olarak adlandırılıyor. Gerçekten de, merkezde bulunan San Francesco di Paola Kilisesi, St. Pietro Bazalikası’nı hatırlatmıyor değil. Royal Palace, Castel Nuovo, Napoli Üniversitesi Merkez Binası şehrin görülmeye değer tarihi yapıları. Bu arada hemen şu bilgiyi de paylaşmak isterim. Napoli, İzmir’in kardeş şehri. Biz Pompei’de yemek yediğimiz için, pizza olayına girmedik, ama, siz Napoli’ye gider de pizza yemek isterseniz, gerçek pizzayı sadece L'Antica Pizzeria da Michele’de yiyebilirsiniz. Tarafımdan daha önce test edilmiştir ve şiddetle önerilir.

 Napoli'deki keyifli ziyaretten sonra, tekrar Roma'ya doğru yola çıkıyoruz. Bir sonraki durağımız Floransa'da görüşmek üzere.

Tatilstil.com u ziyaret etmek için tıklayınız