Hayal ettiğim ülke bu değildi
Her insan doğup büyüdüğü ülkenin geleceği hakkında hayaller kurar. Hepimizin nasıl bir ülkede yaşamak istediğimize dair hayallerimizin, beklentilerimizin umutlarımızın olması doğaldır.
Demokrasinin nüfusun çoğunluğuna içselleşebildiği ülkelerde siyasetin ana görevi vatandaşların bu birbirinden farklı olabilen ülke hayalleri arasında bir ortak noktayı bulan bir uzlaşmayı sağlayabilen politikalar üretmesidir.
Bunca yıldan sonra yoğun bir hüzünle görüyorum ki bir gün bu ülke kendi içinde bu tür bir uzlaşmayı sağladığını düşünse bile benim bu uzlaşmanın herhangi bir yerinde olabilmem imkanı bulunmuyor.
Bu gerçeği görmemle birlikte yaşlılık sürecimde olmasına en çok ürküttüğüm düşünceyle birlikte yaşamaya mecbur bırakıldığımı anlıyorum maalesef.
Çetin Altan 88. yaş gününü kutlarken Cumhuriyet gazetesine yaptığı bir hayat değerlendirmesinde "Hayal ettiğim ülke bu değildi" demişti.
Eskiden yaşlanma günlerime yaklaşırken en büyük umudum yaşlılığımda bu cümleyi tekrarlamadan kalan hayatımı yaşayabilmekti.
Artık bunun olamayacağı belli oldu. Çetin Altan gibi "Hayal ettiğim ülke bu değildi" demeye başladım. Bundan korkuyordum çünkü yaşlılık zaten kendiliğinden insana bir burukluk hüzün yüklüyor. Bir de bu düşüncenin getirdiği ilave ağır yükü toptan taşıyabilmek hayli güç olacağa benziyor.
Yazının diğer bölümlerinde bu berbat ruh halimin analizine yarayabilecek bölümler olmasını umduğum yazılar olacak.
- Seçim sonucu neden böyle oldu?6 ay önce
- Kitabın ortasından konuşuyorum ve diğer lüzumsuz seçim notları6 ay önce
- Alevi tartışması6 ay önce
- Dün bu yazıyı yazarken...6 ay önce
- Mea Culpa6 ay önce
- Post-modern seçimin yankıları6 ay önce
- 'Cool'un büyük kaybı7 ay önce
- Z Kuşağına güvenilerek siyaset yapılır mı?7 ay önce
- Muhalif yazarları bekleyen büyük kriz7 ay önce
- Cumhuriyet Müzesi halk yüzünden kapanabilir7 ay önce