Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin

        Bugün Washington’da sürekli artan Türkiye karşıtlığını ve İsrail’den ülkemize yönelik düşmanca söylemleri, sadece reel siyasetin acımasız soğuk denklemleri içinde kalarak anlamak imkânsız. Örneğin bu düşmanca yaklaşanlar, son olarak Türkiye’nin İsrail’i işgal edeceği söylentisini yaymaya başladılar.

        Ne olup bittiğini tam anlayabilmek için hayli irrasyonel olan bir başka boyutu da inceleyip öğrenmek gerekiyor maalesef.

        Ben burada buna mecbur kalıyorum; çünkü bugün Washington’un güç hiyerarşisinde zirveyi tutan ve Beyaz Saray’ı adeta kuşatmış olan zihniyet bu irrasyonel söylemleri kullanıyor.

        Bunların dünyalarını bana anlatanlar, bu tehlikeli insanların dini söylemleri “kullandıklarını” vurguladılar. Yani dediklerine illa inanmak gerekmiyor ancak bugün bölgemizde ve dünyadaki güç savaşında bu söylemler işlerine yaradığı için bunları acımasızca devreye sokuyorlar.

        Trump’ın yanına Mike Pence ve Steve Bannon’u alarak Beyaz Saray’a oturmasıyla birlikte tabanda Evanjelik hareket inanılmaz hareketlendi. Washington’da ise İsrail’e koşulsuz destek veren neo-con’lar bu tabanı başkentten yönlendirerek Beyaz Saray’ı ve siyasi söylemleri kontrol altına aldılar.

        HEDEFTE TÜRKİYE VAR

        Dediğim gibi Washington’u bugün tam anlayabilmek için bunların dünyalarını da anlamak gerekiyor.

        Şunu hemen baştan söyleyeyim; Başkan Trump’a elçilik binasını Kudüs’e taşıtma kararı aldıran bu neo-con-Evanjelik koalisyonun hedefinde Türkiye bulunuyor.

        Washington’daki, Türkiye’yi neredeyse düşman haline getiren havayı onlar körüklüyorlar.

        Bu koalisyonun Washington’daki merkezi olarak çalışan Foundation for Defense of Democracies (FDD) vakfındaki güçlü insanların kısmi bir listesini versem, Türkiye karşıtlığının ne kadar da bu adamlara uyduğunu göreceksiniz.

        Mike Pompeo’nun Dışişleri Bakanlığı’na, Gina Haspel’in CIA Başkanlığı’na atandığını Washington’a ilk duyuran FDD’nin başkanı Mark Dubowitz’di; onun haberi verdiği tweet’ten sonra FDD’nin merkezinde bir kutlama partisi de başladı.

        Bu merkeze sıkça gelenler arasında, eski Türkiye büyükelçisi ve o dönemden bu yana sürekli Türkiye karşıtı görüşleri yayan Eric Edelman, Amerika’nın Türkiye’ye sert politikalar izlemesi gerektiğini savunan Frank Gaffney, Türkiye karşıtı görüşleri yaymak için Türkiye’den devşirip (bunlardan birinin kullandığı ad Ayşe Abla) Evanjelik yaptığı kişileri kullanan Macar asıllı faşist ve Trump’ın eski danışmanı Sebastian Gorka, Trump’ın eski başstratejisti ve Erdoğan düşmanı Steve Bannon, Türkiye’nin NATO’ya karşı bir tehdit oluşturduğunu düşünen Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, Amerika’da İsrail’in çıkarlarının en önde gelen savunucusu, Netanyahu’nun arkadaşı milyarder Sheldon Adelson da vardı.

        BU KİTABI OKUYORLAR

        Bu koalisyonun yönlendirdiği seçmen tabanı bugünlerde içeriği hayli tehlikeli sonuçlara varabilecek Türkiye karşıtı bir kitabı okuyup tartışıyorlar.

        Kitabın adı “Türkiye, İsrail’i İşgal Ediyor: Armageddon’a Az Kaldı-Şimdi Uyanmanın Zamanı” (Turkey Invades Israel: Half/Way to Armageddon-High Time to Awake). Yazarı da Evanjelik çevrelerde tanınıp bilinen Craig C. White.

        Bu kitapta İncil’e atıf yapılarak Türkiye’nin lideri Erdoğan’ın, eski Asur krallarının yaptıklarını yapacak bir “Magog” olduğunu ve önce Suriye’yi işgal edip ardından İsrail’e yürüyeceğini, bütün bunların İncil’de yazdığını ve bunun sonucunda bir Armageddon savaşının çıkacağını söylüyorlar.

        Bu dünyanın insanları anlayacağınız Türkiye’nin Afrin’e girmesini terörist örgüte karşı verilen bir savaş olarak değil, Türkiye’nin adım adım İsrail’e işgal için yaklaşması süreci olarak görüyorlar ve buna karşı savaşmanın kendilerinin dini görevleri olduğunu sanıyorlar.

        Anlayacağınız son derece tehlikeli hurafelerin reel siyasi hedeflerle buluştuğu inanılmayacak kadar tehlikeli bir bakış açısı var ortada.

        Yazı Boyutu

        Diğer Yazılar