F-35 krizi
AMERİKAN Senatosu’nda Türkiye’ye F-35 savaş uçaklarının teslimatını engelleme yolunda bir çalışma var. Bu yeni gelişen bir durum olduğu için dün yazımın sonunda sadece kısa bir not olarak verdim. Ancak bu tabii ki kısa bir notla geçiştirilemeyecek kadar vahim bir gelişme.
Şöyle söyleyeyim: Bugüne kadar Türkiye- Amerika ilişkilerinde birçok kriz yaşadık. Ancak bu son başlayan yeni kriz, iki ülke arası ilişkiyi gerçekten kalıcı şekilde koparabilecek türde yeni bir durum. Çünkü Türkiye, Amerika’yla F-35’lerin teslimatı konusunda çoktan anlaşmış, hatta parasını bile ödemeye başlamıştı. 116 adet uçağın alınmasından bahsediliyordu. Amerika, bölgede bu savaş uçaklarının ana bakım merkezinin Türkiye’de olmasını bile kabul etmişti. Şimdi ise bazı senatörlerin verdiği önergeyle bu teslimat işinin önlenmesi isteniyor.
SENATO’DA OYLAMA
Gerçi bir önerge verilmesi, o önergenin illa Senato oylamasında kabul edileceği anlamına gelmiyor. Ancak buradaki siyasi gözlemciler, bu defa oylama aşamasına gelindiği takdirde önergenin kabul edilmesine kesin gözüyle bakıyorlar. Bunun için de şu gerekçeler sıralanıyor:
1- Bunu hazırlayan senatörler, iki partiden de destek almak için gerekçe olarak Rahip Brunson’un Türkiye’de hapsedilmesini öne sürmüş. Daha önce rahibin serbest bırakılması için Senato’dan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yollanan mektubu iki partiden 66 senatör imzalamıştı. Bu, Senato’nun üçte ikisini oluşturan bir sayı. Bu nedenle önergeye desteğin yüksek olacağı düşünülüyor.
2- Artık Senato’da “Turkish caucus” olarak bilinen Türkiye’yi savunan grup sesini çıkaramıyor. Eskiden böyle bir önerge geldiğinde geçmemesi için bu grup, diğerlerini ikna edebiliyordu. Ancak Washington’da Erdoğan’ın son resmi ziyaretinde yaşanan çeşitli olaylardan sonra bu grup ortadan çekildi. Yani bir anlamda Türkiye, ABD Senatosu içinde savunmasız kalmış oldu.
ÖNERGEDE NE VAR?
Senatörler Lankford, Shaheen ve Tillis imzalarıyla verilen bu önerge 2 sayfadan oluşuyor ve tam metni de şu an elimde. 2’nci sayfada F-35’lerin Türkiye’ye teslimi Senato tarafından engellenirse Başkan’ın istisna getirebileceği, yani teslimatı yaptırabileceği de söyleniyor. Ancak bu istisnanın uygulanabilmesi için bazı koşulların yerine getirilmesi gerekiyor. Bu istisnalar da metinde şöyle sıralanmış:
1- Türkiye eğer NATO’nun iç operasyonelliğine zarar verecek adımlar atmıyorsa.
2- NATO’nun elindeki güç hakkında düşman olabilecek aktörlere açılım sağlamıyorsa.
3- NATO üyesi ülkelerin güvenliğini tehlikeye düşürecek adımlar atmıyorsa.
4- ABD tarafından yaptırımlar uygulanmış ülkelerden savunma teçhizatı almak için girişim yapmıyorsa.
5- Bir veya birden fazla Amerikan vatandaşını haksız ve hukuksuz biçimde tutuklamamışsa.
Yani bu maddelerde yazılan şartlar varsa Başkan, satış engelleme kararına istisna getirip teslimata izin verebilir. Özetle Türkiye’nin öncelikle Rahip Brunson başta olmak üzere bazı Amerikan vatandaşlarını hapsetmesi ve Rusya’yla yaptığı S-400 anlaşması bu önergenin gerekçesinin ana nedenini oluşturmuş.
BEYAZ SARAY’IN TAVRI
Şimdi Beyaz Saray’ın, öncelikle Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton ile Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun nasıl tavır alacakları merakla bekleniyor.
Ancak onlar da Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Türkiye’ye sempatileriyle tanınan insanlar değil. Eğer Trump bastırmazsa onlardan da bu gidişata “Dur” diyecek hamle beklemek zor görünüyor.
- Seçim sonucu neden böyle oldu?1 yıl önce
- Kitabın ortasından konuşuyorum ve diğer lüzumsuz seçim notları1 yıl önce
- Alevi tartışması1 yıl önce
- Dün bu yazıyı yazarken...1 yıl önce
- Mea Culpa1 yıl önce
- Post-modern seçimin yankıları1 yıl önce
- 'Cool'un büyük kaybı1 yıl önce
- Z Kuşağına güvenilerek siyaset yapılır mı?1 yıl önce
- Muhalif yazarları bekleyen büyük kriz1 yıl önce
- Cumhuriyet Müzesi halk yüzünden kapanabilir1 yıl önce